Zamanımızın en görkemli yakın dövüş sanatları aksiyonu ‘John Wick’ serisinin üçüncü adımında, yine kan gövdeyi götürüyor. Öykü New York-Casablanca hattında gidip gelirken ‘yakışıklı tetikçi’, peşindeki kiralık katilleri yok etmek için olağanüstü bir mücadele veriyor ve film boyunca yaklaşık 200 kişiyi öte tarafa gönderiyor. Keanu Reeves’ın sürüklediği film koreografik anlamda çok iyi tasarlanmış aksiyon sahneleriyle dikkat çekiyor. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/18.05.2019)
Bir operasyon esnasında uyguladıkları orantısız şiddetle teşkilattan ayrılmak zorunda kalan iki polisin kanun dışına sürüklenişlerini anlatan ‘Adaletsiz’, arka planında suç kavramının sınıfsal analizine soyunuyor. Mel Gibson ve Vince Vaughn’un başrollerini paylaştığı film, gevezeliğiyle Tarantino, şiddete olan ilgisiyle de Peckinpah esintileri sunuyor. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/11.05.2019)
Claire Denis imzalı ‘High Life’, suçlulardan oluşan mürettebatıyla uzayın boşluğunda kara delik arayan bir gemide yaşananları anlatıyor. Film, yönetmeninin ifadesiyle zaman ve mekân duygusuyla oynayan, şehvet, arzu, bastırılmış veya tatmin olmayan duygulardan, şefkat ihtiyacımızdan bahseden bir bilimkurgu. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/04.05.2019)
Bir önceki yazımın son paragrafı şöyle başlıyor: “Dayanışmanın yolunu bulduğu, gözleri yaşarttığı güzel hadiselerden biri bu.” Öyleydi. Yanılmadığımızı görmek, güzeldi. Bahar Şenliği, bu yıl sahiden “şenlik” oldu. Söyledim, tekrarlayayım: Bu, geleceğe dair umudumuzu güçlendiriyor. MURAT MERİÇ (gazeteduvar.com.tr)
‘Avengers’ serisinin son halkası ‘Endgame’de hayatta kalanlar, yitip gidenlerin yarattığı boşlukta debelenirken zamanı da başa sarmanın yollarını arıyor. 181 dakikalık film ‘epik’ olmaya çalışmış ama bilimkurgu evreninde sıkça rastladığımız bir temanın peşine takılırken vasatı aşamamış. UĞUR VARDAN (27.04.2019)
Mads Mikkelsen’in adeta tek başına sürüklediği ‘Arctic’, uçağının düşmesi sonucu Kuzey Kutbu’nun buzullarında hayatta kalma mücadelesi veren bir pilotun yaşadıklarını anlatıyor.
Kapanmayan yaralarını yanında taşıyarak Mardin’den Berlin’e göçmüş bir Süryani ailesi... Minik torunlarının yaş gününde Türkiye’den gelen bir telefon, onları tekrar kökleriyle ve acılarıyla buluşturur. Yakup ve Şemsa, yanlarına yârenlik etsin diye aldıkları torunları Nardin’le birlikte Mardin’e giderler. Mesele şudur:
Müziğimizin en güçlü, en popüler isimlerinden Barış Manço'nun, henüz bir lise öğrencisiyken yani 'sıfır noktası'nda yaptıkları bir albümde toplandı. Onun daha ilk günlerinden müziği değiştirmeye nasıl çabaladığını görmek isterseniz mutlaka dinleyin. NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/16.02.2019)
Robert Redford’u oyuncu olarak son kez huzurlarımıza getiren ‘İhtiyar Adam ve Silah’, yaşlı bir soyguncunun hikâyesini anlatıyor. David Lowery imzalı yapım, bu büyük sinema ikonuna zarif bir veda olmuş. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/06.04.2019)
Mazhar’ın durup dururken bunu gündeme getirmesini ters bulanlar var. Oysa gündeme getiren Alanson değil, bunu haber yapanlar ve sonrasında bunun üzerinden tartışma başlatanlar. Bunların bir kısmı durumu güne uyarlıyor ve “iktidara yakınlaşma çabası” olarak nitelendiriyor ama ortada AKP yokken de Mazhar bunu söylüyordu. Dahası, iktidara zaten yakındı. AKP iktidarına değil, genel olarak “iktidar”a. MURAT MERİÇ (gazeteduvar.com.tr)
Serdar Ateşer çok ama çok güçlü bir albüm yaratmış. Anadolu pop’un üstüne güzelce oturan, gayet şık duran, özetle yakışan bir kılık bu. NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/08.12.2018)
İlhan Şeşen şarkılarını pek çok ünlü sanatçının yorumladığı ‘Hediyem’, olması gereken denklemleri büyük oranda çözen bir saygı projesi... TOLGA AKYILDIZ (HÜRRİYET/20.10.2018)
Perşembe günü Hilal Cebeci yeni klibini yayımladı ve herkes buna odaklandı. Üzerine konuşulmayacak gibi değil zira durup dururken hiç alakası olmayan birinden “Bella Ciao” dinlemek tuhaf. Üstelik ödenmiş onca bedel varken… Şüphesiz herkes her şeyi söylemekte özgür, kimseye karışamayız ama söylenen şarkının neyi anlattığına dikkat etmek, vurguyu biraz da buna yapmak gerekiyor. MURAT MERİÇ (gazeteduvar.com.tr)
Seni özleyeceğiz Turgut Abi. Belgelerin elimizde. Onlara çok iyi bakacağız, rahat ol. Yavuz’a, “Asit” Orhan’a ve diğer arkadaşlarımıza selam söyle… MURAT MERİÇ (gazeteduvar.com.tr)
Arabeskin kollarına sığınışımız sürüyor. Şimdi Funda Arar ve Gülçin Ergül de aynı ismi verdikleri albümleriyle bu sularda. Farkları ve benzerlikleriyle bakalım hangisi kime daha uygun? NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/18.08.2018)
Gençlik-güzellik takıntısı, kadın/erkek fark etmez, herkesi önüne katmış sürüklüyor. Bu çağ böyle bir çağ. Her şey bu takıntının yanında yaya kalıyor. Şarkı mı kalmayacaktı? NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/04.08.2018)
Mahmut Orhan’ın öne çıkan özelliklerinden başta geleni, bizim buraların renk ve seslerini, dans müziğine dahil edişiydi. ‘One’ albümüyle, bu özelliğin o kadar layıkıyla yapılmamış olduğu ve bulunmuş tek bir formülün, her seferinde tekrarlandığı anlaşılıyor. NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/21.07.2018)
‘Hüzün kraliçesi’, ‘Orijinal Kayıtlar ve Remixler 1971/1973’ ile çok gösterişli bir biçimde döndü aramıza. Hoş geldi, sefalar getirdi. NAİM DİLMENER (HÜRRİYET/09.06.2018)
"Tutkulu bir plak koleksiyoncusu... Koleksiyonuna yeni plaklar katmak için İstanbul’un muhafazakâr sokaklarında porno resimler/filmler pazarlıyor. Karısını, kızını, bütün dünyayı bir kenara bırakmış. Sezenak Su Çince bir plak mı yapmış ne, onun peşinde. O plak için yapmayacağı şey yok. Hatta..." Böyle yazıyor, alemin en kral adamlarından Naim Dilmener’in Doğan Kitap’tan çıkan yeni romanı ‘Obsesyon’un arka kapağında... Şaşırtıcı değil. Birisi tutkulu bir koleksiyoncunun romanını yazacak idiyse, bu elbette yıllarını, hatta hayatını bu işe adamış ama romanının kahramanı Selami’nin aksine, bunu sevgili karısı Belinda ve biricik oğullarını asla imal etmeden yapmış Naim Dilmener olacaktı. ASU MARO (MİLLİYET/06.04.2018)
Mu Tunç’un çektiği ve ‘Türkiye’nin ilk punk filmi’ olarak sunulan ‘Arada’ dün vizyona girdi. Filmle birlikte de, ağabey Orkun Tunç’un seçtikleri ve yaptıklarından oluşan albüm, dijital platformlarda satışa sunuldu. NAİM DİLMENER(HÜRRİYET/14.04.2018)
24 Temmuz Çarşamba günü vizyona merhaba diyecek olan ve sevilen Marvel kahramanlarını buluşturan mizah katkılı aksiyon bilimkurgu ‘Deadpool & Wolverine’ dahil olmak üzere, biri yerli yapım; toplam dört yeni film vizyona giriyor bu hafta! Şehir dışında bulunduğumdan ve kimi filmler adına düzenlenen basın gösterimlerine katılamadığımdan dolayı 26 Temmuz haftasının filmlerine yapım notlarıyla değineceğim.
Çeyrek yüzyılı aşkın, başta pop olmak üzere müziğin tarihini tutan, radyo programları üreten, kitaplar, eleştiriler yazan, plaklar çalan Naim Dilmener bu uzun yürüyüşün Gazete Pazar ile Radikal adımlarında kaleme aldığı yazılarıyla, müzik serüvenimizden önemli ve değerli isimleri bizlerle paylaşıyor.
Tarihi bir yapımın seçmeleri için gittiği Cinecittà Stüdyoları’nda filmin yıldızı tarafından beğenilen ve bir gün içinde farklı bir dünyanın içinde gezinen genç bir kız. Saverio Costanzo imzalı ‘Şafak Sökerken’, 50’ler İtalya’sında geçen ve sinema dünyasındaki yıldızların parlak görünen ama gerçekte ikiyüzlü, sorunlu hayatlarına ayna tutan bir çalışma. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/20.07.2024)
Gündemdekilere ve vitrindekilere aldırmadan upuzun sinema tarihinden cımbızla seçilen hoş filmler, insan kokan öyküler, gözden kaçanlar, ıskalananlar, pamuklara sarılması gereken mütevazı başyapıtlar ve diğerleri Hilal Çetinder’in kaleminden Film Makarası’nda…
Sinema salonlarımızı halen animasyonlar domine ederken, bir yandan da Deadpool & Wolverine filmi bekleniyor. Bu arada, sinemalara her hafta 10-12 film gelmeye devam etse de, bunların çok azı, iyi bir seyirci sayısına ulaşıyor. Biz bu hafta yine vizyondan dört filme bakalım. Önce Yorgos Lanthimos'un, Poor Things’den çok kısa bir süre sonra yaptığı ve yine Emma Stone ile çalıştığı Merhamet Hikayeleri’ne bakalım. Sonra iyi bir popüler sinema örneğine ve ümit verici bir şekilde başlayıp, sonunu getiremeyen bir filme bakalım. Son olarak da 15 dakikalık after credits sahneleriyle, sinema tarihine geçebilecek(!) bir yerli korkuyu ele alalım.
Birbirinden güzel eserlerin icra edildiği bir TRT klasiği "Akşam Sefası" programı, bugün 21.00'de TRT Müzik'te.
Yeni fotoğrafı görmek, müzikseverlerin beğenisinin ne kadar değiştiğini öğrenmek için yerli rockta ‘bütün zamanların en iyileri’ni sinemamuzik.com okurlarına ve müzik eleştirmenlerine sorduk. İlginç liste çıktı ortaya:
Her biri meslekte en az 20 yılı devirmiş müzik yazarlarımızın saptadığı yerli grupların ‘şeref tablosu’nda Moğollar, Bulutsuzluk Özlemi ile ‘orta yaş’a dayanmış akranlar mor ve ötesi ile Duman gözüküyor. Hemen enselerinde Kurtalan Ekspres ile Dervişan yer alıyor. Bir alt basamakta ise, az zamanda çok iş yapmış Hardal ve Mazhar Fuat Özkan bulunuyor. Aslında gözler Mazharlar’ı daha üstte arıyor da, ‘ticaret’in dozunu kaçırmak bazen böyle sonuçlara neden oluyor.
Sinemamuzik.com, bir çoğu Altın Portakal’da jürilik de yapmış sinema yazarlarına sordu: ‘Antalya Altın Portakallı en iyi film hangisi’?... Birinciler listesinde ‘kortej’e çıkan ve bütün zamanların Altın Portakal birincilerini değerlendiren 31 sinema yazarının katıldığı araştırmada, Zeki Ökten’in 1980 tarihli Sürü filmi 213 puan toplayarak birinciliği kazandı. Sürü’yü 204 puanla Muhsin Bey (Yavuz Turgul) ve 192 puanla Uzak (Nuri Bilge Ceylan) izledi.
Sinemamuzik.com sinema yazarlarına sordu: ‘İlk uzun filmini 21. yüzyılda çeken en iyi 10 yerli yönetmen kim?... 30 sinema yazarının katıldığı araştırmada bol ödüllü Emin Alper 195 puan toplayarak birinciliği kazandı. Alper’i 145 puanla Pelin Esmer ve 136 puanla Özcan Alper izledi. Emin Alper'i 27 sinema yazarı listesine alırken, Pelin Esmer’e 25, Özcan Alper’e 20 listede yer verildi. Bazı popüler isimler ön sıralarda yer alamadı.
Sinema yazarı ve eleştirmen Olcay Bağır'ın 'Sinesözlük-Sinemaya Giriş' kitabı Kara Karya yayınları etiketiyle satışa çıktı. 344 sayfalık yapıt basın bülteninde şöyle özetleniyor:
Türkiye´nin büyük kentlerinde yayında olan radyo kanallarının geniş listesi
Genç yaşına karşın uzun yıllardır rap müzikle uğraşan ´sinemamuzik.com´ okuru Emre Onaran sitemiz için şarkı yazdı. Yapıtını arkadaşı Uygar´la (Ragyu) birlikte seslendiren Emre Onaran´ın (Sürgün) videosu içeride:
Ünlü grupların kuruluş öyküleri, müzik serüvenleri yakından takip edilse de isimlerinin nasıl doğduğu ve koyulduğu pek bilinmez. Meraklısı için ilginç bir liste hazırladık:
Popüler orkestralar ile grupların Türkiye serüvenini ‘Günlerin İçinden Canım’ / 100 Yıllık Türkiye Popüler Orkestralar ve Gruplar Tarihi (1923-2022) adlı internet sitesinde anlattım.