YILDIZLARDAN YAPILMIŞ BİR YORGAN ÖRTTÜM ÜSTÜME
Tanju Okan’ın epeydir beklenen, çoktan beridir sözü edilen best of’u nihayet yayımlandı. Kiss Müzik’ in, Türk popunun en önemli firmalarından biri olan Odeon ile iş birliği yaparak yayımladığı bu albüme CenAjans da katkıda bulunmuş... ‘Best of / Bir Zamanlar’ adlı albüm türlü çeşitli açılardan çok çok önemli bir albüm. Ama aynı zamanda, telif konusunda ülkemizde mevcut karışıklığın da bir göstergesi gibi...
Ve yine ülkemiz müzik piyasasında her zaman hakim olmuş olan beceriksizliğin, ‘boşver’ciliğin, cehaletin de muhtemelen ‘son’ olmayacak yeni bir örneği... Koca Tanju Okan’ın, kaç firmanın bir araya gelerek çıkartabilmiş olduğu bu albümü yalnızca iki sayfalık bir kapakla piyasaya sunulmuş. Bildiğimiz üç kuruşluk plastik kutuyla hem de. İki sayfalık kapakta; Nail Keçili ve birkaç müzisyene ‘teşekkür’, oğul Tansu Okan’ın kompozisyon derslerinde ödev olarak yazılmış olsa on üzerinden sıfır alacak birkaç satırı, şarkı listesi ve fotoğraftan yana çok zengin bir Tanju Okan geçmişinden seçilmiş bir-iki fotoğraf yer almakta. Yani zaten çok ayıp edilerek ‘iki sayfa’ da tutulmuş kapak, üstelik şişirilmiş de. En beceriksiz grafikerin bile bundan iyisini yapabileceği bir kapak. Albümün basın bülteni, bu albümün; “genç müzikseverlerin bu büyük yeteneği daha yakından tanıyabilecekleri düşüncesinden yola çıkılarak” yapıldığını söylemekte ama albümde sanatçı hakkında tek bir söz bile yok... Ne doğum tarihi ne ölüm tarihi, ne geçmişi ne plakları... Hiçbir şey... Aferin Kiss Müzik’ e. Oysa standardın dışında işler yapıyor ya da yapmak istiyor gibi gözükmekteydiler. Savaş Ay’ın bir programında, yöneticilerinden biri mangalda kül bırakmamıştı yapacaklarını anlatmaya çalıştığında.
Albümde 15 şarkı yer almakta. Yüzlerce şarkı yapmış bir sanatçı için ‘komik’ sayılması gereken bir rakam bu. Sanatçının en büyük hit’i ‘Kadınım’ yok, ilk dönem 45’liklerinin hiçbiri yok, ‘Benim Halkım’ yok, ‘Darla Dirlada’ yok... Buna büyük ölçüde telif sorunları sebep olmuş gözüküyor. Bu konuda Kiss Müzik’ in tek başına yapabileceği bir şey yok. Bu berbat bir durum ve bir sürü fikir, proje sırf bu nedenle gerçekleşemiyor ve planlandığıyla kalıyor. Ama özellikle bu tür projelerde ‘olmazsa olmaz’ dediğimiz bazı şarkılar hep gündeme gelir ve firmaların da bu sorunu çözmek için elinden geleni ardına koymaması gerekir. Bir Tanju Okan best of’u ‘Kadınım’ sız olmaz... Bu nedenle Kiss Müzik’ in, bedeli ne olursa olsun bu şarkıyı alıp albüme koyabilmesi gerekirdi. Bu telif sorunlarının ağırlığı firmayı ‘tuhaf’ şeyler yapmak zorunda bırakmış... Türk Popu’nun en hoş şarkılarından biri olan ‘Arkadaş Dur Bekle’ nin söz yazarı kısmında ‘bilinmiyor’ diye bir sözcük yer almakta. Philips’in bilmem kaçıncı yıl kutlamaları için hazırladığı ‘Auntie’ adlı şarkı için dışarda epeyce önemli isim bir araya gelmişti. Bu projenin Türkiye versiyonu olan ‘Arkadaş Dur Bekle’ için ise; Tanju Okan , Modern Folk Üçlüsü ve Nilüfer girmişti stüdyoya. Bu şarkı ilk defa CD üzerinde yer almış oluyor, bu sahiden çok sevindirici. Ama söz yazarı neden ‘bilinmiyor’ olsun ki... Plağın üzerinde yazıyor. Söz yazarı Çiğdem Talu... Şu anki hak sahibi de kızı Zeynep Talu. Zeynep Talu’nun telif konusunda uyumlu olmak bir yana sürekli sorun çıkaran biri olduğunu hep duyarım. Ama bütün bunlar Çiğdem Talu’nun sözlerini yazdığı bir şarkının etrafına bir ‘muamma’ perdesi çekmemize yeterli midir? Yarın ya da sonrası, bu kapağa bakıp bir şeyler öğrenmeye ve yazmaya çalışan insanları tamamen yanlış yerlere yönlendirmiş olmayacak mıyız? Albümüm kapağı, Tanju Okan’ın bir başka büyük hit’ i olan ‘Hasret’ için de yeni fikirler atmış ortaya. Kapağa göre ‘Hasret’ in sözleri Bekir Sıtkı Erdoğan’ ın bir şiiri... Zamanında yayımlanmış plağın üzerinde ise, söz sahibi olarak Nino Varon ve Ş.Akannaç’ ın isimleri yer alıyor. Kiss Müzik göğsünü gere gere ‘Bekir Sıtkı Erdoğan’ yazdığına göre bir şeyler biliyor demek ki, o zaman zamanında Yonca Plak mı aldatmış oluyor bizi? ‘Hasret’ herhangi bir şarkı değil, bu nedenle de benimki fazladan ‘hassasiyet’ sayılmamalı. Ama dediğim gibi, bu albüm aynı zamanda çok da önemli bir albüm. Türk popunun neredeyse en parlak ve en tarihsel dilimlerini elinde tutmakta olan Odeon, ilk defa bu albüm ile arşivinin bir bölümünü ortaya çıkarmış oluyor. Tanju Okan’ın bu albümü; belki de Kiss Müzik’ in çabaları ile Odeon’ u, kenarından köşesinden de olsa arşivini diske aktarma konusunda razı etmişe benziyor. Odeon bundan vazgeçmez ve bu işe devam ederse ortalık çok şenlenecek. Çok önemli insanların çok keyifli ve eğlenceli şarkılarını, dönemlerini elinde bulunduruyor Odeon. Oğul Tansu Okan, Dani Grunberg için de yazdığı bir iki satırda; Dani Grunberg’ in gösterdiği iyi niyeti “bu birikimi herkesle paylaşarak sanatçıyı yeniden yaşama döndürme” olarak yorumlamış. İnşallah yanılmamıştır ve umarız Dani Grunberg bu iyi niyeti başka albümlerde de göstermeye devam eder de sanatçı ve grupların hayata veda etmesine gerek kalmaksızın bu şarkılar ortaya çıkar.
İÇİMDE SEN BİR BİLMECE
Tanju Okan 1938 İzmir Doğumlu. Müzik hayatına 1961 yılında Ankara’ da başlıyor sanatçı. 1962 yılında İstanbul’a gelir ve Müfit Kiper Orkestrası ile birlikte çalışmaya başlar. 1964 yılında da hayatının dönüm noktalarından biri olan Balkan Melodileri Festivali’ ne katılır... Erol Büyükburç ve Tülay German’la birlikte ‘Milli Orkestra’nın solistlerinden biri olarak. Bu bilgileri Yener Süsoy / Hulusi Tunca’ ya ait ‘Türk Pop Müziği Sanatçıları Ansiklopedisi’nden aldım. Genellikle başvurduğum bir kaynaktır bu. Bu bilgileri başka kaynaklardan da teyit ettim... Ama ansiklopedinin ‘Tanju Okan’ maddesinin bundan sonraki satırları biraz karışık. Ansiklopediye göre Tanju Okan’ n ilk plağı ‘İbibikler Öter Ötmez Ordayım’ adlı plak. Bana ( ve birlikte bu konuda bir kitap hazırlamakta olduğum arkadaşım Hakan Eren’ e) göre ise, sanatçının ilk plağı Sahibinin Sesi’nden çıkmış olan ‘İnan Yağcı Değilim / Maça Dolmuş’ adlı plak. Belki yanılan biziz. Ana bu karışıklığı ardımızda bırakıp devam edersek durum kolaylaşıyor... Hem de Tanju Okan onlarca firma değiştirmiş olmasına rağmen... Sahibinin Sesi ile başlayan maraton; Odeon, Arya, Regal, Fonex, Philips, Yonca, Diskotür, Balet, Nova, Gönül, Sinyal ve İstanbul Plak ile sürüp durmuş. Pek adetten değil bu kadar firma değiştirmek... Tanju Okan çok fazla plak yapmış sanatçılarımızdan, burası doğru. Ama bu kadar hatta daha fazla plak yapmış diğer sanatçılar (Erol Büyükburç, Ajda Pekkan, Gönül Yazar, Kamuran ve Gönül Akkor) üç – beş firma ile yapmışlar bütün plaklarını. Görünen o ki, Tanju Okan, hiçbir zaman uzun vadeli sözleşmeler imzalamamış plak şirketleri ile. Her firma ile birkaç plak yapılmış gibi. En uzun çalıştığı firma Philips... Ama bu firma ile çalışırken bile araya başka firmalar ve plaklar girmiş... Türk Popu’nun 60’lı yıllarını şekillendiren iki çok önemli eğilim var: Bunlardan birincisi, Sezen Cumhur Önal ve Fecri Ebcioğlu’nun başını çektiği ‘yabancı şarkı üzerine Türkçe söz yazma’ eğilimi, diğeri ise Balkan Melodileri Festivali ve Altın Mikrofon Yarışması’nın iteklemesiyle ‘Türkülerin aranje edilmesi’dir. Tanju Okan, Milli Orkestra’nın bir solisti olarak aranje edilmiş Türkülere yer verir ilk plaklarında. ‘Atmaya yürek’ gereken ‘kum’ hemen ikinci plakta ‘kunduraya dolar’. Artık Türk Popu’ nun efsanevi söz yazarlarından biri haline gelmiş Fikret Şeneş, ilk Türkçe şarkıyı Tanju Okan için yazar: ‘İki Yabancı’...
Fecri Ebcioğlu da aynı şarkıyı (Strangers in the Night) aynı isimle Ajda Pekkan için yazmıştır. Kim kimden önce davrandı, kim kimden kopya çekti Allah bilir. Araya, hiçbiri diğerine göre sivrilmemiş olan başka plaklar da girer ve geliriz 70’ li yılların başlarına. Ergin Bener ve Hümeyra‘nın, Melodi Plak’ tan ayrılıp kurdukları Yonca Plak, firmalarının ilk plaklarından birini Tanju Okan’ a yaptırırlar: ‘ Hasret’... George Moustaki’nin kıyamet koparmış şarkısı ‘Le Meteque’in Türkçe versiyonu olan bu parça o güne kadarki en büyük Tanju Okan hit’ i olmakla kalmaz, Türk Popu’ nun da en önemli şarkılarından biri olur. Çok sevilir, çok satar, çok ağlatır, çok inletir...
1975 yılında ‘Bütün Şarkılarım’ albümü çıkar Philips’ ten. Ses getirmiş bütün 45’liklerin toplandığı bu albüm Tanju Okan’ın eksik de olsa bir best of’u gibidir. Ki zaten bugün çıkmış olan yeni albüm de büyük ölçüde bu LP’ ye dayanmakta. LP’lerin değil 45’liklerin çok sattığı bir dönemdir o zamanlar. Bu nedenle ‘en iyi Tanju Okan şarkıları’nı bir araya getirmiş de olsa, bu albüm çok satmaz. Zaten sanatçılar da firmalar da LP’lerin yalnızca prestij için yapıldığını bilirler. Araya orta çapta başarı getiren plaklar girer, sonra da ‘Kadınım’ı yapar Tanju Okan... Yer yerinden oynar bu plakla... Herkes kendisini ‘anılar ve eşyalar’ın toplandığı odalara kapatmış ve salya sümük, çekip gitmiş sevgiliye ağıtlar yakmıştı: ‘Sen Kadınım ...’ Bir keyifli beraberlik sonucuydu bu şarkı da. Tanju Okan – Mehmet Teoman beraberliğinin. Öteden beri sanatçının sıkı dostu olan Mehmet Teoman zaten Tanju Okan’ın ısrarı ile şarkı sözü yazmaya başlamıştır. “Yazarsın yazarsın” diretmelerinin bir sonucu olarak Mehmet Teoman, ilk olarak ‘Danset’ adlı şarkıyı yazmıştır Tanju Okan için... Bu şarkı arada kaynar gider ama bu, ikilinin birlikte çalışmalarına engel olmaz. Mehmet Teoman, Anne-Marie David’e şarkı yazmaktan fırsat bulduğunda Tanju Okan için de bir şeyler yazmaya devam eder ve bunun sonucunda ‘Kadınım’ çıkar ortaya. Bu işbirliği sonraki yıllarda da çok önemli bir plağın çıkmasına sebep olacaktır... Mehmet Teoman, Nükhet Duru ile çok meşgul olmasına rağmen; Tanju Okan, arabeskin önlenemeyen yükselişine kenarından köşesinden de olsa katılmak zorunda kalarak ‘Deli Gibi Sevdim’ ve başımızın tacı ‘Kemancı’yı terennüm ediyor olmasına rağmen; bu ikili yine de ‘mekanlarını seçer’ ve ‘Parkta Yatıyorum / Çocukluğum’u yaparlar. Tanju Okan’ın son 45’liklerinden biri olur bu. 1980 yılında Garo Mafyan / Melih Kibar / Bora Ayanoğlu destekli ‘ Yorgunum’ albümü çıkar Kent firmasından. Hem Kent’ in hem de Melih Kibar’ ın en sıkı dönemleridir. Bu nedenle masraftan kaçınmadan, çok derli toplu kadrolarla yapılır bu albüm. Doğrusunu söylemek gerekirse Türk popunun da en temiz albümlerinden biridir bu. Ama şansız bir dönemde çıkmıştır albüm ve çoğu insanın çıktığından haberi bile olmaz. Albüme adını veren parça ilgi çekmiş olsa da, bu ilgi albümün tamamına gösterilmez.
90’lı yıllarda Türk Popu’nun yeniden ‘moda’ olması Tanju Okan’ ı da ümitlendirmiş olmalı. Yıllar yıllar sonra O da bir albüm yapar. Marş Müzik, Başak Başer / Reha Erdir ‘in emek verdiği ‘İşte Tanju Okan’ 95’ i yayımlar. Ama Türk Popu’ndaki patlama ne yazık ki görünürdedir ve henüz ‘iyi şarkı’, ‘iyi şarkıcı’ kaldıracak bir durumda değildir. Bu albüm Aşkın Nur Yengi ve Yonca Evcimik’in albümleri arasında kaynadı gitti. Televizyonlar, küçücük çocukları Yonca Evcimik kılığına sokup ‘Abone’ yi ( ya da ‘Bandıra Bandıra’yı, ya da buna benzer bir şeyi) söyletip bizi güldürmeye çalıştıklarından bu albümü göremez... Tıpkı Berkant, Alpay ve Bora Ayanoğlu’nun albümlerinde olduğu gibi.
Durum hala aynı. Ama en azından Tanju Okan’ın bazı şarkıları dinlenebilecek bir şekilde elimizin altında artık. Yazının başındaki itirazlarımı boş verin. Bunların hiçbiri bu albümü almaya ve tadını çıkarmaya engel değil. ‘Şerefe’, ‘Öyle Sarhoş Olsam ki’, ‘Hasret’ temizlenmiş kayıtlarla kapınıza kadar gelmiş. Mızmızlığa gerek yok.
Alın dinleyin ve bini bir para hatıralar sarıp sarmalısın sizi.
BULURSANIZ KAÇIRMAYIN
Kundurama Kum Doldu – Sahibinin Sesi – 45’lik
Hayat Bu Nermin - Arya - 45’lik
Hasret – Yonca – 45’lik
Kadınım – Diskotür – 45’lik
Kemancı – Gönül Plak – 45’lik
Gözünde Yaşlarla / Sevince – Philips – 45’lik
Parkta Yatıyorum / Çocukluğum – Philips – 45’lik
Darla Dirlada – Fonex – 45’lik
Bütün Şarkılarım – Philips – LP
Yorgunum – Kent - LP
İşte Tanju Okan’ 95 -
Kadınım – Emre - Kaset
NAİM DİLMENER