1955’de İstanbul’da doğdu. Genç yaşta davul çalmaya başladı ve çeşitli gruplara girip çıktı. Özellikle Anadolu popun gözde olduğu dönemde vitrindeki isimlerden biriydi. Kardaşlar’da Hüseyin Sultanoğlu bir süre F. Almanya’da yaşayacağını söyleyince yerine Ağustos 1971’de Fehiman Uğurdemir’le birlikte gruba katılmıştı.
9 Eylül 1909’da İstanbul’da doğdu. İlkokulda klasik piyano dersleri aldı. Berlin’de yaşarken arkadaşlarıyla caz çalmaya ve orkestra şefliği okumaya başladı. Piyanonun yanında gitar, kornet, klarnet, saksafon, trompet, trombon da öğrendi. Paris’e geçti ve düzenlemeler, film müzikleri yazdı.
1 Mayıs 1902 Kıztaşı-İstanbul doğumlu Hasan Fehmi Ege, 12 yaşında Şehzadebaşı Ferah Tiyatrosu’nda ustaların arasında keman çalmaya başladı. Bestekar İsmail Hakkı ile Ali Rıza Bey’in öğrencisi olmuş, ilk bestelerini alaturka yapmıştı. Sonra alaturkadan alafrangaya geçti ve sessiz filmler zamanında sinema salonlarında piyano çaldı.
1955’te doğdu. 15 yaşında Kadıköy Maarif Koleji’nde gitar çalmaya, 20 yaşında cazla ilgilenmeye başladı ve çeşitli gruplarda yer aldı. 1985’den itibaren yerli ve yabancı caz etkinliklerine katıldı. 1994’de 'Önder Focan JAZZ GUITAR' kasedini ve 'Önder Focan Group-ERKEN' CD’sini yayınladı.
1969’da İstanbul’da doğdu. Yedi yaşında piyano çalmaya ve klasik müzik eğitimine başladı. Lise yıllarında Faris Akarsu ile piyano çalıştı, senfonik rock gruplarında ve caz gruplarında yer aldı. İstanbul Oda Orkestrası’nda altı yıl tenorluk yapan Benba, 1990’dan itibaren caza ağırlık verdi ve Can Kozlu ile caz tarihi ve teorisi çalıştı; albümlerde yer aldı.
1952’de İstanbul’da doğdu. 1972’de dört arkadaşı ile Grup Marşandiz'i kurdu. Marmara Üniversitesi Piyano Bölümü'nden mezun oldu.1975’te grup arkadaşlarıyla Stüdyo Marşandiz'i açtı. 1980’de ses mühendisliğine başladı
Ağustos 1938’de İstanbul'da doğan, İstanbul Belediye Konservatuarı piyano bölümünü bitiren Güven Aydın, profesyonel müzik hayatına 1957’de Güven Aydın Dans ve Show Orkestrası’nda başladı.1957-1985 arası bu orkestra ile İngilizce, İtalyanca, İspanyolca müzik yaparak, her zevke hitap ederek İstanbul ve İzmir lokallerinde, pavyonlarında çalıştı.
1947’de Ankara’da doğdu. Dört yaşında iken babası Kemal Eroğlu’ndan piyano dersleri alarak başladığı müzik eğitimine Leyla Atak ile devam etti. 1955’te piyanist Mithat Fenmen’in öğrencisi oldu. TED Ankara Kolejinde okudu. 1960’ta Ankara Devlet Konservatuvarı piyano bölümüne girdi, Mithat Fenmen ve Ulvi Cemal Erkin ile çalıştı. 1965’de İstanbul’da aranjör ve...
27 Ağustos 1954’te İstanbul’da doğdu. İlkokulda mandolin, genç yaşta gitar çalmaya başladı. Profesyonel müziğe adım attığı düğünlerde, lokallerde çeşitli gruplarla müzik yaparken gitarın yanında şarkı da söylüyordu. Bas gitarist eksikliğini görünce bu çalgıyı denemeye karar verdi. Bu arada yüksek öğrenimini de sürdürdü. 1982’den itibaren stüdyo müzisyeni olarak yüzlerce albümün kaydında yer aldı ve deneyimiyle yapıma çok şeyler kattı.
1944’te İstanbul’da doğdu. Profesyonel müziğe 1958’de Gökçen Kaynatan Orkestrası’nda adım attı. Mesut Aytunca ile Erol Bilem, Gökçen Kaynatan’ın grubundan ayrılarak, soyadı sonradan Erenus olacak Bilgesu Duru’ya radyo programlarında eşlik etmişti. Bir sınavın ardından radyoda program yapma hakkını Duru kazanmıştı ve Duru’nun adıyla radyoda çalabiliyorlardı.
6 Mayıs 1954'te İstanbul'da doğdu. Babası Erdoğan Altındağ'ın teşviki ile yedi yaşında mandolinle müziğe başladı. Sekiz yaşında akordeon ve piyano çalmayı öğrendi. 14 yaşında ise nefesli sazları seçti. Orta okulda öğrenimini yarı bırakıp ağabeyi Behiç Altındağ'ın orkestrasında çalmaya başladı.
1961’de Trabzon Sürmene’de doğdu. Adapazarı’nda ilkokulda mandolin çalmaya başladı. Lisede bas gitara geçti. Düğünlerde, pavyonda, taverna, gece kulüplerinde, gazinolarda profesyonel olduktan sonra 1980’de caza yöneldi ve Neşet Ruacan’dan kompozisyon, Ali Perret’den armoni dersleri aldı.
1910’da İstanbul’da doğdu. 16 yaşında Ankara’da Riyaseti Cumhur Musiki Heyeti’ne kabul edildi ve burada saksafon çalmayı öğrendi. Saksafonun yanında Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi öğrencisiyken balo ve çaylarda orkestra eşliğinde şarkı söylüyordu İbrahim Özgür. İşi ilerletti ve Ankara Radyosu’nda Şevket Yücesaz Orkestrası’yla caz programları yaptı.
1938 İstanbul doğumlu Vural Cantürk’ün müzik yaşamı 50’li yılların sonunda başladı. Sırasıyla Neşet Can ile Şevket Uğurluer orkestralarında bas çalan Cantürk, adına orkestra kurup renkli şovlarıyla lokallere canlılık getirdi. Filmlerde oynadı.
11 Kasım 1962’de Federal Almanya’da doğdu. İlkokulda mandolinle müziğe başladı, ortaokulda flütü de denedi. Lisede de gitara geçti.İTÜ gemi mühendisliği bölümünde okudu. Okul döneminde pavyonlarda çaldı, E-5, Painted Bird, Çapkınlar gibi gruplarda ve Asım Can Gündüz’le müzik yaptı.
1917’de İstanbul’da doğdu ve Galatasaray Lisesi’nde öğrenim görürken son sınıfta okulun topluluğu İz-Caz’da müziğe başladı. Gitara merak saran Zamboğlu özel ders aldıktan sonra, 20’li yaşlarından itibaren dönemin az sayıdaki amatör topluluklarında çalmaya başladı.
1920’de İstanbul’da doğdu. Altı yaşında özel müzik dersleri almaya başladı. 1941’de İstanbul Belediyesi Konservatuarı obua bölümünden yüksek dereceyle mezun oldu ve Viyana’da eğitimine devam etti. Dönünce İstanbul Şehir Orkestrası’na girdi. Bu topluluk İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası adını adlı ve Akatlar bünyede grup şefi oldu.
1 Şubat 1929 Zonguldak doğumlu Aydemir Mete, Ankara’da konservatuarda okurken 1954’de ‘başkent’te vatani görevini yapan İlham Gencer’le tanıştı. Aynı yıl İstanbul’a gitti ve kulüplerde kontrbasıyla profesyonel oldu. 1962-65 arası Lübnan’da Fransızların, İspanyolların ve Belçikalıların yer aldığı orkestrada çalıştı. Dönünce Vasfi Uçaroğlu ve İlham Gencer’le caz triosu olarak İstanbul Radyosu’nda programlar yaptı.
11 Şubat 1939’da İstanbul Haseki’de doğdu. Çatalca’da çiftlikte yaşarken düğünlerde müzikle, orkestralarla tanıştı. Ankara’da konservatuarın davul bölümüne girdi. Okul döneminde, yasak olmasına rağmen kulüplerde, lokantalarda dans müziği yaptı, bongo ile marakas çaldı. Bu nedenle bir yıl sonra okuldan uzaklaştırıldı. Ama iyi bir temel eğitim almış, lokallerde de tekniğini geliştirmişti.
1934’te İstanbul’da doğdu. Babası dönemin ünlü saksafoncularından İsmail Ağırbaş’tı. Üsküdar’dan Fatih’e taşındılar. Babasının çaldığı orkestrayı izleyerek müziğe sevdalandı. Aralarda davulun başına geçerek deneyimini arttırdı, okul topluluğunda davulu üstlendi. Askerliğini çeşitli orduevlerindeki orkestralarda yer alarak bitirdi ve sonrasında piyasaya girdi.
2020 Mart ayından bu güne, artık hayatta olmayan canım ‘Sinema’ dergisindeki ‘Sinemadan Çıkmış İnsan’ adlı köşemde, geçmiş sayılarda yayınlanmış eski yazılarımı paylaştım. 5 Mart 2021’den itibarense, sinema salonları perdelerini açana dek, her yeni hafta, o tarihe ait eski ‘sinemadan çıkmış insan / vizyonda bu hafta köşeleri’ni sizlerle buluşturdum. Sizlere her hafta sinema tarihinden 5 klasik film önerdiğim ‘Önce Tavsiyeler’ adlı bölüm ve geçmiş vizyon haftalarını anımsadığımız ‘Tarihte Bu Hafta’ adlı bölümler devam edecek!.. Beşi yerli yapım olmak üzere toplam on yeni filme ev sahipliği yapıyor 13 Mayıs haftası! Gaspar Noé’nin yeni filmi ‘Vortex’ notlarımız arasında!
Çeyrek yüzyılı aşkın, başta pop olmak üzere müziğin tarihini tutan, radyo programları üreten, kitaplar, eleştiriler yazan, plaklar çalan Naim Dilmener bu uzun yürüyüşün Gazete Pazar ile Radikal adımlarında kaleme aldığı yazılarıyla, müzik serüvenimizden önemli ve değerli isimleri bizlerle paylaşıyor.
Gaspar Noé’nin ‘yüreklerini yitirmeden önce akıllarını yitiren tüm insanlara’ adadığı son çalışması ‘Vortex’ biri demans problemleriyle uğraşan yaşlı bir çiftin hayatlarında dolaşıyor. Provokatif yapıtlarıyla tanıdığımız Arjantin kökenli yönetmen, kıvrımları son derece zor bu öyküyü ekranı ikiye bölerek farklı bir görsel dille anlatıyor. UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/ 14.05.2022)
Gündemdekilere ve vitrindekilere aldırmadan upuzun sinema tarihinden cımbızla seçilen hoş filmler, insan kokan öyküler, gözden kaçanlar, ıskalananlar, pamuklara sarılması gereken mütevazı başyapıtlar ve diğerleri Hilal Çetinder’in kaleminden Film Makarası’nda…
Vizyon takvimi, haftada 9-10 filmle devam ediyor. Doğrusu gerçekten izlenmeye değer filmlerin sayısı, son derece az. Bu hafta yine vizyonda yer alan filmlerden bir kısmı hakkında ufak görüşlerle devam edelim. Ankara’daki sinemaseverler için, Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’nin biletlerinin satışa çıktığını da hatırlatmış olalım.
Bu ara plaklar popüler. Kimi albümler yeniden basılıyor, döneminde plak olarak yayımlanmamış albümler plağa kaydediliyor. Sadece bunlar değil, yeni albümler de plaklar aracılığıyla dinleyiciye ulaştırılıyor. Ekseriyetle 33’lük plaklar bunlar ama benim gibi 45’lik sevdalılarını sevindiren hamleler de yok değil. MURAT MERİÇ (gazeteduvar.com.tr/03.10/2021)
TRT İzmir Stüdyosu'nda özel eserlerin icrasıyla hazırlanan Radyo Günleri programı bugün 19.00'da TRT Müzik'te.
Yeni fotoğrafı görmek, müzikseverlerin beğenisinin ne kadar değiştiğini öğrenmek için yerli rockta ‘bütün zamanların en iyileri’ni sinemamuzik.com okurlarına ve müzik eleştirmenlerine sorduk. İlginç liste çıktı ortaya:
Her biri meslekte en az 20 yılı devirmiş müzik yazarlarımızın saptadığı yerli grupların ‘şeref tablosu’nda Moğollar, Bulutsuzluk Özlemi ile ‘orta yaş’a dayanmış akranlar mor ve ötesi ile Duman gözüküyor. Hemen enselerinde Kurtalan Ekspres ile Dervişan yer alıyor. Bir alt basamakta ise, az zamanda çok iş yapmış Hardal ve Mazhar Fuat Özkan bulunuyor. Aslında gözler Mazharlar’ı daha üstte arıyor da, ‘ticaret’in dozunu kaçırmak bazen böyle sonuçlara neden oluyor.
Sinemamuzik.com, bir çoğu Altın Portakal’da jürilik de yapmış sinema yazarlarına sordu: ‘Antalya Altın Portakallı en iyi film hangisi’?... Birinciler listesinde ‘kortej’e çıkan ve bütün zamanların Altın Portakal birincilerini değerlendiren 31 sinema yazarının katıldığı araştırmada, Zeki Ökten’in 1980 tarihli Sürü filmi 213 puan toplayarak birinciliği kazandı. Sürü’yü 204 puanla Muhsin Bey (Yavuz Turgul) ve 192 puanla Uzak (Nuri Bilge Ceylan) izledi.
Sinemamuzik.com sinema yazarlarına sordu: ‘İlk uzun filmini 21. yüzyılda çeken en iyi 10 yerli yönetmen kim?... 30 sinema yazarının katıldığı araştırmada bol ödüllü Emin Alper 195 puan toplayarak birinciliği kazandı. Alper’i 145 puanla Pelin Esmer ve 136 puanla Özcan Alper izledi. Emin Alper'i 27 sinema yazarı listesine alırken, Pelin Esmer’e 25, Özcan Alper’e 20 listede yer verildi. Bazı popüler isimler ön sıralarda yer alamadı.
Sinema yazarı, eleştirmen Tunca Arslan'ın proje yönetmenliğiyle hazırlanan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yayımlanan Türk Sinemasında İstanbul kitabı satışa çıktı. 472 sayfalık kitapta 13 ayrı bölümle, İstanbul'un beyazperde serüveninin izi sürülüyor.
Türkiye´nin büyük kentlerinde yayında olan radyo kanallarının geniş listesi
Genç yaşına karşın uzun yıllardır rap müzikle uğraşan ´sinemamuzik.com´ okuru Emre Onaran sitemiz için şarkı yazdı. Yapıtını arkadaşı Uygar´la (Ragyu) birlikte seslendiren Emre Onaran´ın (Sürgün) videosu içeride:
Ünlü grupların kuruluş öyküleri, müzik serüvenleri yakından takip edilse de isimlerinin nasıl doğduğu ve koyulduğu pek bilinmez. Meraklısı için ilginç bir liste hazırladık: