Konuk Yazar

‘KAYGI'LAR, 'NEŞE'MİZİ BOZMAYA ÇALIŞIRKEN...

19 Haziran 2024 Çarşamba 21:08
‘KAYGI'LAR, 'NEŞE'MİZİ BOZMAYA ÇALIŞIRKEN...

Malum, bu gezegen üzerindeki varlığımız, kapladığımız alan genel bir bileşimin yansımasıdır ve onca organın, onca parçanın oluşturduğu uyumlu bir düzenin ifadesidir. Lakin iş sadece bu elementlerin organizasyonuyla bitmez, bir de duygular, hisler vardır... Beyne bağlı çalışan birimler yani! 2015 tarihli ‘Ters Yüz’ (Inside Out) adlı animasyon, Riley adlı küçük bir kıza ait bu türden birimlerin kendi içindeki çabalarını anlatan, yer yer öğretici yanlar barındıran bir çalışmaydı. Filmde Neşe’nin öncülüğünde hareket eden ‘Kumanda Merkezi’ dahilinde Üzüntü, Öfke, Korku ve Tiksinti de görev yapıyor, birlikte bağlı bulundukları yapının yani minik Riley’nin hayat yarışındaki dengelerine, gidişatına yön veriyorlardı. Öyküdeyse ana karakterin babası San Francisco’da yeni bir işe başlıyor ve küçük kızın hayat ajandasına yeni bir ev, okul ve arkadaşlar meselesi dahil oluyordu.

‘Ters Yüz’ü Pixar adlı muhteşem animasyon fabrikasının en önemli akıl ve yön merkezlerinden Pete Docter yönetmişti. Bu büyük ustanın portföyüne bakıldığında ‘Sevimli Canavarlar’ (Monsters, Inc.), ‘Yukarı Bak’ (Up) gibi filmlere yönetmen, ‘Oyuncak Hikâyesi 1’, Oyuncak Hikâyesi 2’ (Toy Story) ve ‘VOL.İ’ (WALL.E) gibi klasiklerde de yazar olarak adını yazdırdığını görüyorduk. Dolayısıyla Riley’nin içindeki fırtınaları (!) anlatan bu yapım birinci sınıf bir elden çıkmıştı. ‘Ters Yüz’ü tüm zamanların en iyi animasyonları arasına koyan birçok eleştirmen var, lakin ben filmi Pixar’ın diğer şaheserleri yanında vasat bulmuştum.

DİDAKTİK AMA GÖRÜLESİ...

Şimdi sırada ikinci adım var. Yönetmenliğini Kelsey Mann’in üstlendiği, senaryosunu da Dave Holstein-Meg LeFauve ikilisinin kaleme aldığı çalışmada (Pete Docter bu kez yapımcılardan biri) Riley’nin çok yakın iki arkadaşıyla hokey yaz kampına davet edilmesi ve burada takımın parçası olma yolunda vereceği kararların ne türden sonuçlar doğuracağına dair bir öykünün izlerini takip ediyoruz. Bu süreçte meseleye yeni dahil olan başka merkezler de var tabii; Kaygı, Gıpta, Bıkkınlık ve Utanç gibi.

Bu yeni oluşumun başını Kaygı çekiyor ve ilk filmde karşımıza ‘kontrol manyağı’ profilinde çıkan Neşe ve yanındaki ekibe karşı üstünlük sağlamak için uğraşıyor. Her ne kadar bütün amaç Riley’nin iyiliği olsa da Kaygı’nın ‘abartılı’ kaygıları (!) artık ergenlik çağına doğru ilerleyen ana karakterin şirazesinin kaymasına ve vereceği kararlarda sallantılar yaşamasına neden oluyor. Özetle film Neşe’yle Kaygı’nın mücadelesi üzerine kurulu bir zeminde ilerliyor...

Naçizane kendi yaşadığım deneyimlerden oluşan öykülere yer verdiğim bir çocuk kitabı kaleme almış biri olarak bu meselelerde hep şu genel çizgiye itibar ettim: Hayat denen o muhteşem yolculuğun ilk ve belki de en önemli bölümünü kapsayan bu çağda, üzerimize boca edilen onca veriyi depolarken genellikle didaktik olmayanlara daha farklı yaklaşırız. Ve onları yarışın sonraki bölümlerinde de kullanmak üzere özel yerlerde saklar, koruruz.

Yani bir çocuk kendisine uzatılan onca farklı seçenekten kendi zekâsını önemseyen, onu daha ileriye taşıyanlara, ufuk açanlara daha fazla önem verir, kıymet biçer. Ben de animasyon yapımlarını izlerken biraz da yaşı fazlaca büyük bir çocuk olarak meseleye yaklaşır ve söz konusu filmlerin yetişkinleri de ne ölçüde içine çekebildiğine bakarım. Bu doğru bir tavır olmayabilir elbet. Nitekim ben hem ‘Ters Yüz’ü hem de ikincisi çok fazla beğenmedim, fazla didaktik buldum. Ama konunun uzmanı, ‘Çocuk ve Sinema’ alanında yazılarıyla ve kitabıyla öne çıkan sinema yazarı meslektaşım Burak Göral, her iki yapımın da belli yaş grubu çocuklar
(7 yaş ve üstü) için son derece önemli mesajlar içerdiğini nakletti bana. Dolayısıyla her ne kadar benim için Disney-Pixar yapımı ‘Ters Yüz 1 ve 2’nin, ‘VOL.İ’, ‘Sevimli Canavarlar’, ‘Oyuncak Hikâyesi’ serisi, ‘Karınca Z’, ‘Canavar Ev’, hatta ‘Coco’ düzeyinde olmasa da genel çizgileriyle ilgiye değer bir çaba olduğu muhakkak. Son derece çekici bir şeker dükkânını andıran hafıza labirentine sıkça uğrayan öyküleri sanırım her yaştan çocuğu içine çekecektir...

Türkçe dublaj olarak vizyona girecek yapımda Neşe’yi Aysun Topar’ın, Üzüntü’yü Gupse Özay’ın, Kaygı’yı Aslı İnandık’ın, Riley’yi de Duru Atlıhan’ın seslendirdiğini belirteyim.

Not: ‘Ters Yüz 2’yi izlediğim günün gecesinde evde göz attığım başka bir filmde bir müzisyen olan ana karakter, sevgilisine “Kaygı ilham verir” diyordu, bu benim için ilginç bir tesadüf oldu! UĞUR VARDAN (HÜRRİYET/15.06.2024)



Diğer Yazılar