Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

İZMİR FİLM FESTİVALİ´NİN ARDINDAN

29 Nisan 2012 Pazar 20:13
Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

1989’da ‘Sinema Günleri’ olarak başlayıp, 2000’e dek 11 yıl süreyle ‘Uluslararası İzmir Sinema Günleri’ olarak devam eden ‘güzel’ İzmir’in film festivali, verdiği on iki yıllık aranın ardından 21-28 Nisan 2012 tarihleri arasında yeniden düzenlendi. 12. Uluslararası İzmir Film Festivali’ndeydim bende. SİYAD jürisi olarak görevim de vardı. Sevgili meslektaşlarım ve dostlarım Burcu Aykar ve Çağdaş Günerbüyük’le birlikteydik. Kardeşim Murat Özer’de festivalin ana jürisindeydi. Değmeyin keyfimize.
Dört yapraklı yonca gibi dolaştık İzmir sokaklarında. Karaca Sineması’na, İzmir Sineması’na, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ne, Kordon’a, Kızlarağası Hanı’na, eski çarşıya, Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ne, Alsancak’a, Balçova’ya, Konak’a, hatta Fuar alanındaki korku tüneline anılar bıraktık. Arada, kısa bir süre için sevgili Şenay Aydemir’de katıldı ekibe. Ardından Burak Göral, finişe yakın merhaba dedi.
Çok kalabalık değildik ama birlikteydik. Şehrin, izleyicinin, festivale, festival konuklarına ve filmlere olan ilgisine yakından şahit olduk. İzmir, film festivaline susamış. Artık asla ara vermeden sürdürmek gerekli bu şenliği. Festival Onursal Başkanı Prof. Dr. Oğuz Makal, festivali yeniden hayata kazandıran akademik öncü Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Zuhal Bahar ve Festival Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz başta olmak üzere, herkese büyük sorumluluklar düşüyor. Yeniden can verdikleri bu festival için onlara ve emeği geçen herkese içten teşekkürler.
Film festivali deyince akla gelen profesyonel isimler ve sevgili dostlar: Kadir Beycioğlu, Oktay Bulgay, Uğur Yüksel… Sonra, canla başla çalışan Emel Demirtaş Göral, Dilek Tunalı, Sabire Soytok, Sinan Önelge, Deniz Servi, Mehmet Umut Servi, festivale katkıda bulunan bütün çalışanlar ve gönlü kocaman gönüllüler… Teşekkürler. Ülkenin en önemli şehirlerinden birini, büyük eksiği olan film festivaline kavuşturmak öyle kolay bir şey değil elbet, ama öte yandan bir sorumluluk. Bu sorumluluğun altından kalkmayı başaran festival ekibi övgüyü hak ediyor. Şimdi yapılması gereken, yorulmadan, vazgeçmeden, yılmadan yürümeye devam etmek!

Gelelim filmlere… Uluslararası program şaşırtıcı derecede zengindi. Sinema tarihinin en önemli mücevherlerinden Georges Mélies’in 1902’de yönettiği ve 2010’da tümüyle restore edilen 14 dakikalık “Aya Seyahat / Le Voyage Dans La Lune” ülkemizde ilk kez İzmir Festivali’nde sunuldu izleyiciye. Sokurov’un “Faust”u ve Scorsese’nin “George Harrison Fani Dünyaya Karşı / George Harrison: Living In The Material World” adlı filmleri, 31. İstanbul Film Festivali’nin hemen ardından İzmir’in programındaydı. Lütfi Ö. Akad klasiklerinden “Vesikalı Yarim” ve “Yalnızlar Rıhtımı”, Costas Ferris imzalı “Rembetiko / Rebetiko”, Nuri Bilge Ceylan’dan “Bir Zamanlar Anadolu’da”, “Üç Maymun”, “Uzak”, Lazar Ristovski retrospektifi, Angelopoulos anısına “Kumpanya / O Thiassos” ve “Theo’nun Bakışı / Theo’s Gaze”, Manchevski’nin “Toz / Prasina”, Özcan Alper’in “Gelecek Uzun Sürer”i, Goran Paskaljevic’in “İyimserler / Optimisti”, Sırbistan yapımı “Komünist Sinema / Cinema Komunisto”, Alex de la Iglesia’nın “Talihin Böylesi / La Chispa De La Vida”, Kike Maillo’nun “Eva” adlı filmleri ve daha birçok ilginç sürpriz, izleyicinin karşısına çıktı.
Çolpan İlhan ve festivalin ağırladığı Yunanistanlı usta yönetmen Costas Ferris, ‘Yaşam Boyu Onur Ödülü’nün sahipleri oldular. Costas Ferris, festival boyunca, sıcak, sempatik kişiliği ve bilge haliyle, en renkli figür ve oluşlardan biri haline geldi. İzmir coğrafyasının efsane akademisyenlerinden, sinema sevdalısı, sevilen isim Oktay Kutluğ ise, ‘Akademi Onur Ödülü’ne layık görüldü.

Nuri Bilge Ceylan sinema dersi ve fotoğraf sergisi, ülkemizde ve dünyada en çok “Rembetiko” filmi ile tanınan Costas Ferris’in sinema dersi, Uğur İçbak ve Andreas Sinanos’un atölye çalışmaları, yitirdiğimiz devler Lütfi Ömer Akad ve Theo Angelopoulos’un anılarına düzenlenen paneller ve Costas Ferris’in katılımıyla; usta Yunanistanlı müzisyenlerden kurulu Rembetiko grubu Cafe Aman’ın verdiği konser, festivalin önemli etkinlikleri arasında yer aldılar.

Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma’sına katılan on film arasında; benim de yer aldığım SİYAD jürisi ödülü; Ruhi Karadağ’ın yazıp yönettiği “Simurg” un oldu. Gerekçemiz özetliyordu filmi: ‘Bir tutam mavi uğruna verilen mücadelenin, gözü pek, emek yoğun ve duygu dolu belgesi olması nedeniyle.’. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması jürisi ise ‘en iyi film’ ödülünü Ümit Ünal’ın yazıp yönettiği “Nar”a verdi. Alim Şerif Onaran Akademi Ödülü jürisinin kararı ise yine “Nar”dan yana oldu.

Evet, şimdi 13. İzmir’de sıra… Yeni festivali bugünden beklediğimizi, önemle anımsatmak gerek. Gündelik hayata anlam katan ve dayanılır kılan oluşlardan biri olan sinemanın ve film festivallerinin arkasında durmak, ‘sinemadan çıkmış insan’ların sayısını arttırmak ve daha güzel, anlamlı, umut dolu, aydınlık günler için usanmadan, yorulmadan çalışmaya devam etmek gerek. Çünkü sokak, sinemadan çıkmayanlarla dolu…

MURAT ERŞAHİN



Diğer Yazılar