30 MAYIS 2025
.jpg)
İlkbahar mevsiminin son vizyon haftasındayız. Önümüzdeki hafta resmen yaz başlıyor! 78. Cannes Film Festivali, 24 Mayıs akşamı düzenlenen ödül töreniyle sona erdi. Juliette Binoche başkanlığındaki jüri, Altın Palmiye Ödülü’nü ‘Un Simple Accident’ filmiyle İranlı yönetmen Cafer Panahi’ye verdi. Norveçli yönetmen Joachim Trier, ‘Valeur Sentimentale’ filmiyle Büyük Ödül’e layık görülürken, En İyi Yönetmen Ödülü’nü ‘L'Agent Secret’ filmiyle Brezilyalı Kleber Mendonça Filho kazandı. Jüri Ödülü ise ‘Sirat’ filmiyle İspanyol yönetmen Olivier Laxe ve ‘Sound of Falling’ filmiyle Alman yönetmen Mascha Schilinski arasında paylaştırıldı. Jüri Özel Ödülü ise ‘Resurrection’ filmiyle Çinli yönetmen Bi Gan’a gitti. En İyi Senaryo Ödülü ‘Jeunes Meres’ filmiyle Belçikalı usta kardeşler Luc ve Jean-Pierre Dardenne’in oldu. Brezilyalı Wagner Moura, ‘L'Agent Secret’ filmiyle En İyi Erkek Oyuncu, ‘La Petite Derniere’ filmindeki performansıyla Fransız Nadia Melliti de En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini elde ettiler. Festival sırasında Cannes seçkilerinden birinde (Resmi Seçim, Yönetmenlerin On Beş Günü veya Eleştirmenlerin Haftası) gösterimi gerçekleşen ‘en iyi ilk uzun metraj filme’ verilen ödül olan prestijli ‘Altın Kamera Ödülü’ ‘The President's Cake’ adlı filmin Iraklı yönetmeni Hasan Hadi’ye sunulurken, Kısa Metraj Film Ödülü, ‘I'm Glad You're Dead Now’ isimli yapımı imzalayan Filistinli yönetmen Tawfeek Barhom’a verildi.
Arif Damar, ‘Sunu’ adlı şiirinde diyor ki:
‘İlle de görmek için mi beklenir güzel günler
Beklemek de güzel’
Sinemayla, şiirle, sanatla dolu bir hafta dileğiyle…
SİNEMA TARİHİNDEN 5 KLASİK
Plein soleil / Kızgın Güneş
(Yönetmen: René Clément / 1960)
Mélodie en sous-sol / Vurgun
(Yönetmen: Henri Verneuil / 1963)
Le Chat / Kedi
(Yönetmen: Pierre Granier-Deferre / 1971)
Neskolko dney iz zhizni I.I. Oblomova / Oblomov’un Yaşamından Birkaç Gün
(Yönetmen: Nikita Mikhalkov / 1980)
Danton
(Yönetmen: Andrzej Wajda / 1983)
HAFTA SONU AİLE SİNEMASI
ANNE VE BABA İÇİN
Falling in Love / Geç Kalan Sevgi
(Yönetmen: Ulu Grosbard / 1984)
Stanley & Iris / Stanley ve Iris
(Yönetmen: Martin Ritt / 1990)
Frankie and Johnny / Frankie ve Johnny
(Yönetmen: Gary Marshall / 1991)
ÇOCUKLAR İÇİN
Barnyard / Parti Hayvanları
(Yönetmen: Steve Oedekerk / 2006)
The Ant Bully / Bitim Karınca
(Yönetmen: John A. Davis / 2006)
Planet 51 / Gezegen 51
(Yönetmen: Jorge Blanco, Javier Abad, Marcos Martinez / 2009)
Vizyonda bu hafta (30 Mayıs 2025)
Dördü yerli yapım, biri yeniden vizyon gören beş yabancı film olmak üzere toplam dokuz yeni film merhaba diyor bahar mevsiminin son haftasına!
Zeynep Köprülü’nün ilk uzun metraj kurmacası olan yerli dram ‘Su Yüzü’ haftanın notlarımızda geniş olarak yer alan tek yenisi.
SU YÜZÜ
-Geçmişin peşinde-
Deniz yetersizlik hissiyle baş ettiği bir dönemde, yeniden evlenecek olan annesinin düğününe katılmak için, yaşadığı Fransa’dan, memlekete; doğduğu kasabaya geri döner. Ardında bıraktığını düşündüğü öfkesi, korkuları ve suçluluk duygusu bu ziyaretle birlikte yeniden su yüzüne çıkacaktır. Çektiği üç kısa metraj kurmacanın ardından ilk uzun metrajını yöneten Zeynep Köprülü, filmin senaryosunu Selin Sevinç ile birlikte kaleme almış. Baş rolü Cemre Ebüzziya’nın üstlendiği dramın diğer oyuncuları, usta aktris Nazan Kesal, Yasemin Szawlowski, Aytek Şayan ve Şamil Kafkas. Lucile Mercier’in titiz kamerası, geçmişle hesaplaşma ve yüzleşme öyküsüne artı değer katmış.
Gitmek ve kalmak… Geçmişin hayaletleri, kaçtığımız anlar, gerçekle yüzleşmenin tedirginliği, öfkeler, kendinle barışmanın imkânsızlığı, korkular, travmalar, suçluluk duygusu, aile, vicdan ve bir anne-kız arasındaki o özel bağ. Geçmişi kabullenmek, bastırılmış duygular ve büyümek/büyüyememek üzerine içsel bir anlatı ‘Su Yüzü’. Görülmenin, anlaşılmanın yürek zorlayan derdi. Su altında nefes alıp veren korkuların aniden yüzeye çıkması. Zorlu özgürleşme süreci. Yeniden başlayıp nefes almanın iyileştiriciliği bir de! (2,5 / 5)
Haftanın diğer yenilerine bakacak olursak…
Leigh Whannell ve James Wan ikilisinin yarattıkları, James Wan’ın yönettiği, on filmlik popüler bir korku-gerilim serisine dönüşen 2004 tarihli ‘Saw / Testere’, yirmi bir yıl aradan sonra yeniden beyazperdede. İki adam, yıkık dökük bir banyoda zincirle bağlanmış halde uyanırlar. Birbirlerini tanımamakta ve oraya nasıl getirildiklerini hatırlayamamaktadırlar. Üstüne üstlük banyonun tam ortasında kanlar içinde bir ceset bulunmaktadır. Onları banyoya kitleyen katilin isteği ise kurbanların birbirlerini öldürmeleridir. Sağ kalan kurtulacaktır. Cary Elwes, Leigh Whannell, Ken Leung, Danny Glover, Dina Meyer ve Tobin Bell oyuncu kadrosunu oluşturuyorlar. Efsanenin başlangıcına beyazperdede yeniden tanık olmak özellikle yeni nesil korku severler adına ilginç bir deneyim vaat ediyor!
Wes Anderson’un geçtiğimiz hafta Cannes’de Altın Palmiye için yarışan yeni filmi taze taze vizyonda! Bir ailenin ve aile işinin hikâyesi! Oldukça eksantrik bir ailenin geleneksel şirketi gizemli bir casusluk olayına karışır. Ailenin son derece karizmatik reisi Zsa-Zsa Korda, belirsiz koşullar altında birkaç uçak kazasından sağ kurtulur. Ancak bunların kaza olmadığı, aksine onu ve hayatının eserini yok etmeyi amaçlayan hedefli saldırılar olduğu yönündeki kanıtlar hızla artar. Bu sırada aile içindeki gerginlikler artmaya devam eder. Zsa-Zsa’nın, artık bir rahibe olarak inzivaya çekilen kızı Liesl’le ilişkisi özellikle kırılgandır. Ancak baba ve kızı birlikte riskli bir yolculuğa çıkarlar. Yolculuk sırasında çözülememiş birçok çatışma ortaya çıkar ve uzun yıllardır süregelen sadakatler sınanır. Yaman sinemacının yeni filmi ‘The Phoenician Scheme / Fenike Planı’ her Anderson filmi gibi yıldız isimlerle dolu oyuncu kadrosuyla dikkat çekiyor. Başrolü üstlenen Benicio Del Toro’ya eşlik eden isimler, Mia Threapleton, Michael Cera, Willem Dafoe, F. Murray Abraham, Tom Hanks, Rız Ahmed, Bryan Cranston, Rupert Friend, Matthieu Amalric, Jeffrey Wright, Scarlett Johansson, Benedict Cumberbatch ve Hope Davis.
Dövüş sanatları türünün yeni örneği ‘Karate Kid: Legends / Karate Kid: Efsane Dövüşçüler’, 1984 tarihli efsane ‘Karate Kid’ mitinin yeni halkası! Travma dolu bir aile trajedisinin ardından, son derece yetenekli kung fu dehası Li Fong, Çin’in başkenti Pekin’deki evini terk edip annesiyle birlikte New York’a taşınmak zorunda kalır. Burada yeni ve alışılmadık bir ortama uyum sağlamakta ve sınıf arkadaşlarıyla bağ kurmakta zorluk çeker. Li, çatışmadan kaçınmak istese de kendini sürekli olarak zor durumların içinde bulur. Bir arkadaşının desteğine ihtiyacı olduğunda karate yarışmasına katılmaya karar verir. Ancak sadece becerilerinin yeterli olmadığı kısa sürede anlaşılır. Li’nin kung fu öğretmeni Bay Han bu nedenle karate efsanesi Daniel LaRusso’dan destek ister. Birlikte Li’ye, iki ustanın farklı dövüş stillerini birleştirerek belirleyici bir dövüş sanatları karşılaşmasına nasıl hazırlanacağını öğreteceklerdir. Orijinal filmin yıldızı Ralph Maccio ve Jackie Chan’a, Ben Wang ve Joshua Jackson eşlik ediyorlar.
Usta aktör Al Pacino’nun başrolü üstlendiği doğaüstü korku gerilim ‘The Ritual / Son Ritüel’, David Midell imzalı. İki rahip, uzak tutulması gereken bir laneti durdurmak için görevlendirilir. Ancak girdikleri bu ritüel, sadece bir kurtarma çabası değildir. Süreç, akıl sağlığını ve inançlarını paramparça eden bir kâbusa dönüşecektir. Her dua cevapsız kalırken, karanlık daha da yaklaşır. Onları bekleyen şey ne mantık ne de inançla açıklanabilen bir karanlıktır. Pacino’ya, Dan Stevens, Ashley Greene, Patricia Heaton, Patrick Fabian ve Abigail Cowen eşlik ediyorlar.
Birleşik Arap Emirlikleri yapımı psikolojik gerilim ‘Three’, oğlunun giderek garip ve şiddetli davranışlar sergilemeye başladığını gören bir annenin, oğlunu kurtarma çabasını konu alıyor. Genç bir anne, oğlunun davranışlarında birtakım tuhaflıklar fark eder. Çocuğun tuhaf değişimi gün geçtikçe artmaktadır. Psikiyatri kliniği ve büyücüler arasında sıkışan anne oğlunu kurtarmak için, bir yabancıdan yardım ister. Nayla Al Khaja’nın yönettiği yapımın başlıca rollerini Jefferson Holl, Faten Ahmed, Noura Alabed ve Saud Alzarooni üstleniyorlar.
Yönetmenliğini Mustafa Kotan’ın üstlendiği fantastik yapım ‘Sihirli Annem: Hepimiz Biriz’ özellikle çocuklar tarafından çok sevilmiş popüler TV dizisinin beyazperde versiyonu. Periler ve fanilerin dünyasında geçen yeni bir maceraya tanıklık ediyoruz. Günlerden bir gün, periler aleminde ve dünyada her şey yolunda giderken Dudu’nun kardeşi Gogo’nun Sihirsizler Evinden çıkmasıyla ortalık karışır. Elinden sihir güçleri alınan Gogo’nun tek bir amacı vardır, bütün periler alemini sihirsiz bırakmak. Periler Alemi’ne beklenmedik bu ziyaret her iki tarafı da allak bullak ederken, problem perilerin ve fanilerin birlik olmasıyla çözülebilecek midir? İnci Türkay’ın başrolde olduğu yapımda, Nevra Serezli, Şahap Sayılgan, Gül Onat, Ayşen İnci, Jess Molho, Süeda Çil ve Tiraje Başaran öne çıkan diğer rolleri üstleniyorlar.
Bizde dostluk ladestir, gerekirse bile bile ölüme gidilir diyen Tane Bahadır’ın yönettiği ‘D.O.Z.’ un oyuncu kadrosunda yer alan isimlerse Boğaç Aksoy, Mehmet Kahraman, Yağmur Ün, Mert Aydoğdu, Şevki Özcan, Abidin Yerebakan ve Halil İbrahim Kalaycıoğlu.
Mişhe, derin kişilik çatışmaları yaşayan, geçmişinin karanlık izlerini üzerinde taşıyan bir karakterdir. Ona göre Tanrı, kötülüğü bu dünyada cezalandırmalıdır ve eğer cezalandırmıyorsa, o zaman biri bu görevi üstlenmelidir. Mişhe, adaletin terazisini kendi ellerine alır; ahlaki çöküş, ikiyüzlülük ve şiddetle lekelenmiş modern toplumun karşısına dikilir. ‘Maske’, Koray Fındıkoğlu’nun yazıp yönettiği bir gerilim örneği. Nuri Can Yeniyol, Sertaç Ekici, Kenneth James Dakan başlıca rolleri üstleniyorlar.
İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın ha bırakmayın!
İyi seyirler herkese.
MURAT ERŞAHİN