Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

27 EYLÜL 2013

26 Eylül 2013 Perşembe 20:26
Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

Sekiz yeni filmin merhaba dediği yeni vizyonda, yerli yabancı birbirinden farklı türler ve seçimler sizi bekliyor. ‘You’re Next / Katliam Gecesi’ adlı korku gerilimle birlikte iki yerli yapım, Aydın Bulut’un yönettiği ‘Benimle Oynar Mısın?’ ile ‘3 Kadın 3 Kader’, haftanın notlarımız arasında yer alamayan yenileri. İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini asla bırakmayın. Herkese iyi seyirler!

MAVİ YASEMİN
Yetmiş sekiz yaşındaki Woody Allen, halen o kadar genç ki! Tıkır tıkır işleyen, zeki, incelikli, müthiş bir iş. Büyük usta, Avrupa dönüşü sonrası, ülkesinde çektiği filmle, ince bir mizahın omuz başında yükselen can acıtan, yürek sökücü bir drama imza atmış. Perdede müthiş tespitler var yine. Sosyo ekonomik oluşlarıyla yeni dünyada yaşanan kabus. New York jet sosyetesinden, müthiş bir düşüşle, kan bağı olmayan, kendi gibi evlatlık kardeşinin yanına, San Francisco’daki yoksul eve gelen Jasmine’in öyküsü. Dolandırıcı eşinin hapse düşmesiyle, şaşalı geçmişine veda eden problemli kadının çıkmazı. İyilik ve kötülük. Sınıfsal durumlar, kapitalist ahlak, karakter ve insan halleri. Müthiş bir kurguyla, ‘Match Point / Maç Sayısı’ndaki mesele ve görkeme geri dönüyor usta sinemacı. Başrolde Cate Blanchett tek kelimeyle olağanüstü! Sadece kendisinin değil, bütün zamanların beyazperdeye yansıyan en önemli performanslardan biri kesinlikle. Mike Leigh oyuncusu Sally Hawkins’de gayet iyi. Alec Baldwin, Bobby Cannavale, Peter Sarsgaard ve Michael Stuhlbarg kadronun diğer önemli isimleri. Sezonun kaçırılmaması gerekli yapımlarından! İzlendikten sonra devam eden ve uzun süre sizinle kalan filmlere taze bir örnek. (4 / 5)

MALAVİTA: BELALI TANIK
Kısa bir özet yapacak olursak durum şu: Martin Scorsese yapımcı, Luc Besson yönetmen. Robert De Niro ve Michelle Pfeiffer başroldeler. Bazı hoş anlara karşın, dağ fare doğuruyor! Büyük mafya patronları aleyhine şahitlik yapmış Fred Manzoni, tanık koruma programına alınmış, eşi ve iki çocuğuyla birlikte oradan oraya gizli kimlikler ve aşırı güvenlikli gözetimle savrulmaktadır. Ailenin son durağı, Fransa’nın küçük, sakin bir kasabasıdır. Bütün aile üyeleri, Normandiya yakınlarındaki kasabada, problemlerini, bildik mafya yöntemleriyle halletmektedirler. İntikam yemini eden mafya, aileye ulaşınca; birbirlerinden başka güvenecek kimseleri olmadığını görürler. Mizah soslu suç filmi, iki usta oyuncusuna, Sinan Çetin’in Fransa şubesi Luc Besson’un yönetmen koltuğuna bizzat oturmasına ve Martin Scorsese ustanın yürütücü yapımcılığına rağmen vasata zor ulaşıyor. Kasabanın sinema salonundaki film çözümleme sahnesi ve karikatürize edilmiş figürler haricinde sevimli yanı pek az. (2 / 5)

KARNAVAL
Otuzlu yaşlarının sonuna doğru ilerleyen Ali Sinan, yani ‘Alis’, babasıyla kavga ettikten sonra evinden ayrılmış, dayısının ona verdiği arabada yaşamaya başlamıştır. Annesinin getirdiği ev yemekleriyle idare etmektedir vaziyeti. İş başvuruları da sonuçsuz kalınca, ‘karnaval’ adlı halı yıkma makinesini pazarlarken bulur kendini. Yolu, düğün pastaları yapan ve babasıyla yaşayan güzel Demet’le kesişir. Galasını, 32. İstanbul Film Festivali, ulusal yarışma bölümünde yapan komedi, Can Kılcıoğlu’nun ilk uzun metrajı. Başrolleri Serdar Orçin ve Tülin Özen paylaşıyorlar. İki oyuncu da ellerinden gelen katkıyı yapıyorlar. İyi açılıyor ama sonrası öyle gitmiyor. Hafif gerisi. İçi doldurulamamış hayati meseleler, sakin anlatıyı darmadağın eden aceleye gelmiş finalle noktalanıyor. İzmir’de geçiyor, orta sınıf ailelerin içinde birey olmanın zorluğunu perdeye taşıyan, bir yanı trajik kara komedi. R2-D2 oynuyor filmde bir de! (2,5 / 5)

BÜYÜK KUMAR
Prestijli Princeton Üniversitesi’nin parlak öğrencilerinden olan Richie Furst, okul parasını ödemek için, internet üzerinden kumar oynatan sisteme bulaşır. Elindeki bütün parayı kaybedip, dolandırıldığını anladığında, soluğu bu işin merkezinin bulunduğu Kosta Rika’da alır. Dolandırıcı iş adamı Ivan Block’un teklifine evet diyen genç adam, bol paralı ama netameli dünyada, bir yanı ihanet olan iki ucu keskin bıçağın üzerinden yürümektedir adeta. Yapımcılığını Leonardo DiCaprio’nun üstlendiği suç filmini, ‘The Lincoln Lawyer / Güneşin Karanlığında’ filminden tanıdığımız Brad Furman yönetmiş. Başrolleri paylaşan ikili ise; Justin Timberlake ile geçtiğimiz yılın parlak işlerinden ‘Argo’ ile çok ses getirip, Oscar’ı kapan Ben Affleck. ‘Hansel ve Gretel: Cadı Avcıları’ filminin Gretel’i, güzel aktris Gemma Arterton ise, filmin iki popüler aktörüne eşlik ediyor. Öykü iyi gözüküp, oyuncular ‘isimli’ olsa da, ortadaki iş, beklentiyi karşılamıyor. Son derece zorlama, lüzumsuz, ‘yaptık oldu’ bir iş orijinal adıyla ‘Runner Runner’. Çekimleri Porto Riko’da gerçekleşen film, maliyet hesaplarına, oyuncularının olası tatil planlarına ve kurnaz bir pazarlamaya borçlu sanki varoluşunu. Son derece sıradan, hatta sıkıcı. (1,5 / 5)

ÖYLE SEVDİM Kİ SENİ
Karadenizli kadınların doğaya karşı verdikleri mücadeleyi ve onların makus talihini, ‘İfakat’ adlı belgeselinde ele alan Orhan Tekeoğlu, ilk uzun metraj kurmacasını imzalamış. Trabzon’da geçiyor öykü. Çalışıp, para kazanmak, hasta annesine bakmak için ülkesi Ukrayna’dan Trabzon’a gelen Olga, burada kadın tüccarı Murat’ın tuzağına düşer. Bir tesadüf eseri karşısına çıkan Cemal, genç kadına yardım eder. Şehirde esnaflık yapan, evine bağlı, evli, çocuk sahibi, dürüst adam ile tek derdi, alın teriyle çalışıp para kazanmak olan Olga arasında yaşanan yoğun duygular, işleri karıştıracaktır. Kadına uygulanan her türlü şiddeti, Karadeniz’de yaşanan insan sefaleti olarak nitelenebilecek sosyal sorunlarla harmanlayan film, anlattığı gerçek ve duygu dolu öyküye rağmen, sinemasını güçlü tutamıyor. Bir canlandırmaya dönüşüyor perdeye yansıyanlar. Etkileyicilik de bütün iyi niyete rağmen kısıtlı kalıyor. Yedi yönetmenin imzasını taşıyan Türkiye-Yunanistan ortak yapımı ‘Unutma Beni İstanbul’ ile Angelina Jolie’nin yönettiği, Bosna’da geçen romantik savaş dramı ‘In The Land of Blood and Honey / Kan ve Aşk’ta da rol alan Bosna Hersek’li aktris Alma Terzic ve TV dizilerinden tanıdığımız Oktay Gürsoy’a, yılların usta oyuncusu Kayhan Yıldızoğlu eşlik ediyor. (1,5 / 5) MURAT ERŞAHİN




Diğer Yazılar