24 OCAK 2025
Geçtiğimiz hafta, yedinci sanatın en değerli isimlerinden David Lynch’i kaybettik.
David Keith Lynch adıyla 20 Ocak 1946, Missoula, Montana’da dünyaya geldi dev auteur. 16 Ocak 2025’te amfizem nedeniyle Los Angeles’ta yaşama veda etti. Usta bir sinemacı ve ressam olmasının yanı sıra kendisi pek fazla kullanmasa da mobilya tasarımı da yapıyordu. Marangozluk önemliydi onun için! Pennsylvania Güzel Sanatlar Akademisi ve American Film Institute’de eğitim aldı. 1977 yapımı siyah-beyaz filmi ‘Eraserhead’ ile tanındı. ‘Dune’ ve ‘Blue Velvet / Mavi Kadife’ ile artan başarısı 1990’lı yılların sonunda yönettiği ‘Lost Highway / Kayıp Otoban’ ile doruğa ulaştı. Ardından ‘Mulholland Drive / Mullholland Çıkmazı’ ve deneysel kısa filmler çıkageldi.
Filmlerinde kısık sesli gürültüler, çürümüş nesneler, bozulmuş karakterler ve polarize edilmiş karanlık dünyalar kurgulaması ile dikkatleri üzerine çekti. Kariyeri boyunca aykırı fikirlerini kendine özgü, nesnellikten uzak ve sembolik anlatımıyla cesurca sinema perdesine yansıttı. Şiirseldi ve gerçekliği başka yerlerde, düş dünyalarda aradı hep. Amerikan sinemasının en önemli yönetmenlerinden ve Film Noir akımının önde gelen temsilcilerindendi. Lynch’in filmlerinde hiçbir şey göründüğü gibi değildi. İşlediği temalar, anlatım tekniği ve sık kullanılan rüya/kâbus sekansları ‘bilinçdışının yönetmeni’ olarak nitelendirilmesine neden oldu ve eserleri psikanalitik açıdan da incelendi. David Lynch sineması üzerine analitik bir inceleme sunan, Sloven kültür eleştirmeni Slavoj Zizek’in, ‘Gülünç Yücenin Sanatı: David Lynch’in Kayıp Otoban’ı Üzerine’ adlı yapıtı, Om Yayınevi tarafından 2001 yılında Türkçe olarak da yayınlandı.
Karanlığın duayeniydi… Yaratıcı, orijinal, eksantrik, netameli, karanlık bir ‘auteur’. Usta sinemacının sanat yaşamı üzerine, Lynch’in zihninin en derin yerinde filizlenen ‘şeyler’ hakkında kalburüstü, stilize lekelerden konuşulabilir. Bol ödüllü yaratıcı yönetmenin, küçük bir kasabada başlayan çocukluk hayatından, ilk gençliğine, sanatla tanışma dönemine ve en nihayet günümüze uzanan bir bilinç-yaratı seyahati… Lynch’in zihnindeki desen ve biçimlerin, sonradan resim ve sinemayla buluştuğu noktaya, kapkara ve zihin açıcı bir yolculukla bakılabilir. Montana’nın ufak kasabasından, karanlık Philadelphia sokaklarına, sinema dehasının gizemli ruh altı tahlilinden, Los Angeles tepelerindeki atölyeye, sanat aşkı ve sinema lezzeti içeren özel ve kişisel bir serüvendi hayatı.
İlham kaynakları, hayatındaki insanlar, algıları, hoşlandıkları, sevmedikleri ve tutkuları. Lynch’in meseleleri ve düşleriyle kendisinin oluşturduğu biçim ve bakışı, başka dünyaları keşif yolculuğu, kapkara bir derinlikten yüzeye doğru ilerledi günbegün!
Lynch’in deneysel kısalarından, ‘The Alphabet’ten, ‘Eraserhead’e ilk dönem filmlerinin içsel hikayeleri o kadar özeldir ki…
Anlamanın değil, içselleştirmenin gerekliliğine inanan bir sanatçıydı. His adamıydı aslen! Kırmızı perdeler, kadifeler, flaş ışıkları, ekstrem bir gerçeküstücülük… Banliyö karanlığı, insanın ruh altı aktiviteleri, kötülük, anlam arayış, düşler, bilinçaltı. Roy Orbison şarkıları… İlginç, genizden gelen sesler… İçselleşmiş grafik şiddet, korkusuz, sınırsız bir çıplaklık, açıklık… Netameli oluşların prensi… Normal denen şeyin ardında yatanla ilgili bir şair. Popüler olmayan bilge bir münzevi. Sessiz, parametrik, transdantal/deneyüstücü bir dost. Anlam arayışta anlamı öteleyiş. Hissiyatın alfabesi… Küçük kasabaların ve insanların büyüleyici derinlikleri…
Akademi Onur Ödülü, 4 dalda Oscar adaylığı olmak üzere toplam 60 ödül. Uzun metrajlar, Kısa filmler, TV dizi ve filmleri, müzik videoları, deneysel çalışmalar ve toplam 109 yönetmenlik… 1977 tarihli ‘Eraserhead’ ile büyük çıkış. 1980’de ‘Fil Adam’, 1984’de ‘Dune’, 86’da ‘Mavi Kadife’, 90’da ‘Vahşi Duygular’, TV anlayışını sonsuza dek değiştiren ‘İkiz Tepeler’, 97’de ‘Kayıp Otoban’, 99’da en iyi yaşlılık öyküsü olan ‘The Straight Story’, 2001’de ‘Mullholland Çıkmazı’, 2006’da ‘Inland Empire’, durup dinlenmeden üreten bir adam ve saygın bir hayat…
Absürt bir şair, titiz bir marangoz ve insancıl ama ‘doğal olarak’ yapayalnız bir dahi öte yandan…
Başka dünyalarda kaybolup gitmeyi istedi ve bizi oralara götürdü.
Rüyalarda buluşuruz ustayla!
SİNEMA TARİHİNDEN 5 KLASİK
You Can’t Take It With You / Para Beraber Gitmez
(Yönetmen: Frank Capra / 1938)
Mrs. Miniver
(Yönetmen: William Wyler / 1942)
The Lost Weekend / Yaratılan Adam
(Yönetmen: Billy Wilder / 1945)
Gentleman’s Agreement / Namus Sözü
(Yönetmen: Elia Kazan / 1947)
All the King’s Men / Saltanat Hırsı
(Yönetmen: Robert Rossen / 1949)
HAFTA SONU AİLE SİNEMASI
ANNE VE BABA İÇİN
American History X / Geçmişin Gölgesinde
(Yönetmen: Tony Kaye / 1998)
The Wolf of Wall Street / Para Avcısı
(Yönetmen: Martin Scorsese / 2013)
Green Book / Yeşil Rehber
(Yönetmen: Peter Farrelly / 2018)
ÇOCUKLAR İÇİN
Pocahontas
(Yönetmen: Mike Gabriel, Eric Goldberg / 1995)
Mulan
(Yönetmen: Tony Bancroft, Barry Cook / 1998)
The Princess and the Frog / Prenses ve Kurbağa
(Yönetmen: Ron Clements, John Musker / 2009)
Vizyonda bu hafta (24 Ocak 2025)
İkisi yerli yapım olmak üzere toplam yedi yeni filme ev sahipliği yapıyor 24 Ocak vizyonu. İstanbul dışında bulunduğumdan dolayı, kimi filmler adına düzenlenen basın gösterimlerine iştirak edemediğim için haftanın filmlerini yapım notlarıyla paylaşacağım.
Beyazperdenin pek sevdiği ‘kurt adam’ mitinin yeni Hollywood versiyonunu korku-gerilim türünün usta isimlerinden Leigh Whannell yazıp yönetmiş. ‘Wolf Man / Kurt Adam’, uzak bir çiftlik evinde bilinmeyen bir yaratığın saldırısına uğrayan aile hakkında. Gecenin ilerleyen saatlerinde ailenin babası tanımlanamayan bir ‘şeye’ dönüşmeye başlar. Julie Garner, Christopher Abbott, Sam Jaeger ve Matilda Firth’in başlıca rolleri üstlendiği korku öyküsünde Leigh Whannell, sesiyle renk katmış oyuncu kadrosuna.
Halina Reijn’in yazıp yönettiği gizemli erotik gerilim ‘Babygirl’, güçlü bir CEO’nun, kendinden çok daha genç stajyeri ile ateşli bir ilişki yaşamaya başlayınca kariyerini ve ailesini tehlikeye atmasını öykülüyor. Başrolü üstlenen Nicole Kidman’a, Harris Dickinson ve Antonio Banderas eşlik ediyorlar. Yapım, Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan için yarışmış ve Kidman’a en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırmıştı.
Letonya-Belçika-Fransa ortak yapımı animasyonu Letonyalı Gints Zilbalodis yönetmiş. ‘Flow / Flow: Bir Kedinin Yolculuğu’, farklılıkların buluştuğu bir teknede, denizin tam ortasında; dostluk ve dayanışma dalgaları arasında bir kedinin zorlu ve ilginç yolculuğunu yansıtıyor perdeye. En İyi Animasyon dalında Altın Küre kazanan bol ödüllü film, Oscar’ın da en büyük adayı.
ABD-Kanada-İngiltere ortak yapımı animasyon ‘The Day the Earth Blew Up: A Looney Tunes Movie / Looney Tunes: Dünyayı Kurtarma Operasyonu’, Peter Browngardt tarafından yönetilmiş. Babalarından kalan evlerini kurtarmak için iş arayan Daffy Duck ve Porky Pig’in şansı bir türlü yaver gitmez. Son çare olarak bir sakız fabrikasında işe girdiklerinde Daffy, dünyanın bir uzaylının hain planlarına karşı tehlikede olduğunu fark eder. Peki dünyayı kurtarmak hangi cesur kahramanların görevidir? Tabii ki Daffy Duck ve Porky Pig’in!
Cesar Zelada imzalı animasyon ‘Kayara’, Peru-İspanya ortak yapımı. Genç bir İnka kızı, tamamı erkeklerden oluşan Chasqui haberci grubuna katılmanın hayalini kurmaktadır. Her şeye rağmen hırsının peşinden gitmek için geleneklere ve cinsiyet normlarına meydan okuyacaktır.
Muhammed Tümer Sirkecioğlu’nun yönetmenliğini üstlendiği macera, yediden yetmişe bütün aile üyelerine sesleniyor. Babaannesinin yaşadığı hastalıkla baş edebilmek için masallarla dolu bir yolculuğa çıkan küçük bir kızın öyküsü, ‘Tete ve Masal: Rüyalar Diyarı’! Mert Turak, Engin Altan Düzyatan, Ada Erma, Fahriye Evcen Özçivit, Pelin Karahan, Can Kızıltuğ, İnci Türkay, Jess Molho, Keremcem, Cenan Adıgüzel, Somer Sivrioğlu’nun yanı sıra usta oyuncular Meral Çetinkaya, Altan Erkekli ve Haldun Dormen, oyuncu kadrosunda yer alan isimler.
‘Yahuda’, Anastasiya Budakva’nın yönettiği bir korku filmi. Kenan ve Başak evli bir çifttir. Kenan, Başak’ı onun en yakın arkadaşı olan Gizem ile aldatmaktadır. Kenan’ın Başak’tan boşanmasını isteyen Gizem daha fazla dayanamaz ve bir büyücüye gider. Yahuda cinlerini Kenan ve Başak’a musallat eder. Başak’ın annesi ve kardeşleri onu korumak için bir araya gelse de ızdırap dolu gece Başak için zor geçecektir. Derya Şen Akbacak, Mustafa Koçak, Zeynep Çil, Nevide Çiçek, Pelinsu Yılmaz, Bahar Tutkum Ertok, Alper Gündeci ve Mehmet Aygün, yapımın oyuncuları.
İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın ha bırakmayın!
İyi seyirler herkese!
MURAT ERŞAHİN