12 HAZİRAN 2015
Yeni hafta, beraberinde on bir yeni filmle çıkageldi. Kalabalık vizyonda, notlarımız arasında dört film yer alıyor. Steven Spielberg tarafından yaratılan ve ilk kez 1993’te perdeye yansıyan popüler seri ‘Jurassic Park’ın, yine Spielberg yürütücü yapımcılığında gerçekleşen yeni nesil filmi ‘Jurassic World’, kuşkusuz haftanın değil, sezonun merakla beklenen filmlerinden biri. Sevimli komedyen Melissa McCarthy’ye, Jason Statham ve Jude Law’un eşlik ettikleri ‘Spy / Ajan’ adlı komedi-aksiyon, başrolünü Kate Winslet’ın üstlendiği Alan Rickman imzalı romantik yapım ‘A Little Chaos / Küçük Karmaşa’, Almanya’dan çıkagelen animasyon ‘Ritter Rost - Eisenhart & Voll Verbeult / Şövalye Rusty’, Kadir Sözen’in yazıp yönettiği Alman yapımı ‘Von Glücklichen Schafen / Mutlu Kuzular’ ve yerli örnekler; ‘Fal’ ile korku-gerilim türündeki ‘Hannas: Karanlıkta Saklanan’, haftanın notlarımızda yer alamayan filmleri. İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın ha bırakmayın. Herkese iyi seyirler.
ÖLÜM ORMANI
Şehirli bir çift, ‘bildiğimiz’ kent medeniyetinin uzağında yer alan milli park sınırları içindeki ıssız ormana kamp kurmaya giderler. Doğanın kuytusundaki yaşam son derece sessiz ve huzurlu gözükse de, yollarını kaybetmelerinin ardından ortaya çıkan ölümcül bir tehlike, yaşamlarını tehdit edecektir. Doğadaysan eğer, kendine fazla güvenip, sınırları fazla zorlamayacaksın diyen gerilim, Kanada yapımı. Özellikle ülkesi TV dizi ve filmlerinde aktör olarak kariyer yapan Adam MacDonald’ın yazıp yönettiği ürkütücü yapımda, Missy Peregrym, Nicholas Campbell ve Eric Balfour, oyuncu kadrosunu oluşturuyorlar. Görüntü yönetimi ile artı değer kazanan film, doğanın zorlu ve acımasız koşulları içinde, ‘insan’ın zaafı ve yetersizliğini son derece net ortaya koyuyor. Gerçek olaylara dayanan, Kanada, Ontario’da çekilmiş ilk uzun metraj, ‘sahici’ sahneleriyle bir vahşi yaşam belgeseli görünümünde adeta. Türün müdavimleri dışında, doğanın netameli ‘derinliğine’ yakından tanık olmak isteyenler için özellikle ilginç olabilecek bir seyirlik. (3 / 5)
HAZİRAN YANGINI
Gezi eylemleri sırasında hayatını kaybeden Ethem Sarısülük’ün hikayesi. Gazeteci, yazar ve televizyon programcısı kimlikleriyle tanıdığımız Gürkan Hacır imzalı belgesel, Sarısülük’ün bir polis memurunun tabancasından çıkan kurşun sonucu hayatını kaybetmesini; Ethem’in ailesi, yakınları ve olayın tanıklarının ifadeleriyle öykülüyor. Olayın dava süreci de ayrıntılı olarak ele alınmış. Gezi’ye dönecek olursak; 2013 Mayıs ayında, Taksim Gezi Parkı’nda başlayan eylemlerde binlerce insan, parktaki ağaçların kesilip yerine kışla yapılmasına karşı harekete geçer. Parka çadır kuran protestocular, polisin müdahalesiyle karşılaşır ve çadırları yakılır. Polis şiddetinin ardından sokaklara dökülen insanlar, ülke genelinde başlayacak geniş protestoların ilk adımlarını atar. Protestoların yoğun olarak yaşandığı şehirlerden biri de Ankara’dır. Kızılay’da, polis ve sivil vatandaşlar arasında şiddetli çatışmalar yaşanır. Ethem Sarısülük, Kızılay Meydanı’nda başına aldığı gerçek kurşun sonrasında on üç gün sürecek hayat mücadelesini kaybeder ve genç yaşta veda etmek zorunda kalır hayata. Ailesi ise oğullarının kaybının ardından hukuk mücadelesine başlar. Bu acı dolu olayları, Gürkan Hacır, oldukça ‘sahici’ anlatmış. Dokunaklı ve düşündürücü belgesel, tarihsel bir belge olmasının ötesinde elem bir tespit aynı zamanda. (4 / 5)
VICE
Bruce Willis’in, kadrosunda ‘misafir’ kontenjanından yer aldığı 2014 tarihli ‘The Prince / Prens’ filmiyle anımsayacağınız Brian A Miller imzalı aksiyon denemesi, bilimkurgu sosuyla servis ediliyor. Willis’in ‘yine’ misafir olarak takıldığı kadronun ‘ana’ oyuncularını, Thomas Jane, Ambyr Childers ve Bryan Greenberg oluşturuyorlar. VICE adında, hemen her detayın düşünüldüğü yetişkinlere seslenen bir yaşam alanı kurgulanmıştır. Burada ‘rol’ oynayan yapay karakterler, aynı insanlar gibi görünür, düşünür ve hareket ederler. VICE’ın müşterileri, sınırlarda gezinen istedikleri herhangi bir fanteziyi, bu kurgu içerisinde kanunla başları derde girmeyecek biçimde hayata geçirebilmektedirler. Günün birinde yapay insanlardan biri olan Kelly, bilinçlenir ve neler döndüğünün farkına varır. B sınıfı görüntüsü sergileyen, iyi bir çıkış noktasının heba edilmesinin yeni örneklerinden olan yapım, yazar-yönetmen Michael Crichton’un (1942-2008) 1973 tarihli kült filmi ‘Westworld’ ve 1976 yapımı ‘Futureworld / Geleceğin Dünyası’ filmlerinin kötü bir kopyası niteliğinde. (1 / 5)
ÇITIR KAÇAK TEHLİKELİ
Yeni yetmeler için tasarlanmış aksiyon komedisinde, Coen kardeşlerin 2010 tarihli filmi ‘True Grit / İz Peşinde’den anımsayacağınız 1996 doğumlu yetenekli genç aktris Hailee Steinfield başrolü üstleniyor. ‘İz Peşinde’ ile ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ dalında Oscar adayı olan Steinfield’ın, romantik tatlar içeren yeni filminde; Jessica Alba ve Samuel L. Jackson gibi yıldızlar da rol alıyorlar. Gencecik yaşına rağmen çok yetenekli bir ajan olan yetiştirilmiş Megan, yaşıtlarına özenmekte; ‘normal’ bir hayat özlemiyle yanıp tutuşmaktadır. Bir gün, tehlikeli bir görev sırasında, kendi ölümünü tasarlar ve müthiş bir planla ortadan kaybolur. Sıradan bir lise öğrencisidir artık Megan. Normal ve sıradan hayat, düşündüğü gibi ‘korunaklı ve huzurlu’ değildir işin aslı. Tamamen genç izleyiciye seslenen yapım; kendi sınırları içinde tutarlılığından uzaklaşmasa da, yetişkin izleyici için yavan bir gidişata dönüşüyor elde değil! (2 / 5) MURAT ERŞAHİN