08 ARALIK 2017
Yeni hafta, dördü yerli, sekiz yeni film içeriyor. İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın ha bırakmayın. İyi seyirler herkese.
SUBURBICON
-Cennet mi cehennem mi?-
George Clooney, altıncı uzun metraj yönetmenlik denemesinde, senaryoyu, Coen kardeşlerle birlikte kaleme almış. Yönetmenlik koltuğuna ilk kez oturduğu 2002 tarihli “Confessions of a Dangerous Mind / Tehlikeli Aklın İtirafları”, 2005’de ‘en iyi yönetmen’ dahil altı dalda Oscar adayı olan “Good Night, and Good Luck. / İyi Geceler, İyi Şanslar”, 2008 yapımı “Leatherheads / İkili Oyun”, 2011 tarihli ‘en iyi uyarlama senaryo’ dalında Oscar adayı olan “The Ides of March / Zirveye Giden Yol” ve 2014 yılında yönettiği “The Monuments Men / Hazine Avcıları”nın ardından Clooney, Ethan ve Joel Coen’in güvenli yolunda yeni bir yürüyüşe çıkmış.
Film, 1959’un yaz sıcağında, Amerikan orta sınıfının yerleştiği, aile merkezli, modern, güvenli, sağlıklı, keyifli bir yeni banliyö modelinde, ‘Suburbicon’ adlı yerleşim merkezinde geçiyor! Filme adını vermiş yeni mahalleye taşınan Afro-Amerikalı aile, neredeyse bütün beyaz, orta sınıf, Hristiyan Amerikalıların tepkisini çeker. Irkçı ve muhafazakar söylemler arasında, dışardan ideal bir aile görünümü veren Lodge ailesinin başına gelen trajik kaza, çok derin bir suç hikayesinin, buzdağının suda görünen kısmıdır sadece.
Coen usulü suç öyküsü, derin ABD’nin köklerinde yatan karanlıkları da yansıtmış perdeye. Orta sınıf Amerikan vatandaşının hayat görüşü, tutucu, ırkçı, sığ, vahşi ve nobran tarafı, ABD’nin röntgeni olarak çıkıyor karşımıza. Matt Damon, Julianne Moore, Oscar Isaac ve geçtiğimiz haftalarda “Wonder / Mucize” filmiyle izlediğimiz son derece yetenekli ve sevimli çocuk aktör Noah Jupe, güçlü oyuncu kadrosunu oluşturuyorlar. Usta görüntü yönetmeni Robert Elswit ve orijinal müziğe imza atan bir diğer usta Alexandre Desplat, mutfağın ağır topları olarak çıkıyorlar karşımıza.
Şantaj, ihanet, intikam, vicdan, bir nevi ‘Yunan tragedyasıyla, Shakespeare / Hamlet’ merkezli öykü, küçük resimden büyüğe doğru açılıyor. Çok fazla tanıdık, bildik ama samimi ve dürüst bir itiraf olmuş “Suburbicon”! Coen stili suç dramına, toplumcu gerçekçi çizgide yedirilen tespitler ezber edilmiş olsa da, şık ve yerinde yapılmış. İlgiye aday. (3 / 5)
KORKUSUZLAR
-Yanındakine güvenmek, ekip ruhu ve fedakarlık üzerine-
Biyografik dram, yaşanmış olaylardan uyarlanmış perdeye. Arizona’nın Prescott bölgesine bağlı Granite Mountain Hotshots adlı birinci sınıf yangın söndürme grubunun gerçek hikayesi. Önceleri stajyer olarak geçen yangınla mücadele ekibi, liderleri Eric Marsh’ın önderliğinde birbiri ardına ülkenin hemen her yerindeki yangına ustalıkla müdahale ettikten sonra, birinci sınıf elit birlik unvanını alırlar. 2013’e gelindiğinde, Yarnell Hill yangınına ekipçe müdahale eden bu yirmi kahraman, zorlu doğa felaketinde insanları ve doğayı kurtarmak adına ölümüne bir mücadele vereceklerdir.
2010 tarihli “Tron / Tron Efsanesi” ve 2013 yapımı “Oblivion” adlı büyük prodüksiyonların yönetmeni olarak tanıdığımız 1974 doğumlu Joseph Kosinski’nin üçüncü uzun metrajı, Sean Flynn’ın ‘No Exit’ adlı makalesinden uyarlanmış perdeye. Fedakarlık, arkadaşlık, dostluk, yanındakinin sırtını kollamak, aile olmak, sahiplenmek ve koşulsuz sevgi üzerine sıcak, gerçek ve ‘içerden’ bir öykü anlatıyor film. Özellikle son derece ‘yerel’ bir yönü var hikayenin. Arizona’nın Presscott bölgesine bağlı Granite Mountain’de yaşayan insanların gündelik yaşamları, birliktelikleri, mücadeleleri, keyifleri, hüzünleri, dertleri, oldukça pürüzsüz biçimde sunulmuş. Özellikle country bardaki kutlama gecesi, şarkılar ve danslar, sizi o bara, o insanların arasına götürüyor adeta.
Josh Brolin, Jeff Bridges ve Jennifer Connelly gibi usta isimlere, “Whiplash” filminin 1987 doğumlu yıldızı Miles Teller eşlik ediyor. Teller, iyiden iyiye yetkin bir oyuncu olduğunu belki de en olgun performansıyla kanıtlıyor. Bir diğer usta isim Andie MacDowell’ın ise, yetenekli kadroda bir yama gibi durduğunu söylemek gerek. Film boyunca kameraya son derece nadir görünen o anlarda da perdeye neredeyse repliksiz yansıyan aktrisin filmde neden yer aldığı bir soru işareti. Yangın söndürme ekibinin öne çıkan bütün üyeleri son derece inandırıcı performanslar sergilemişler. Zorlu doğa, felaketler, dayanışma, hayat, ölüm, arkadaşlık, aile, mücadele, tercihler, fedakarlık ve son tahlilde insan hayatındaki en önemli iki detay, sevgi ve dostluk; gayet yerinde vurgularla, ajitasyona kaçmadan, samimi biçimde duygulandırıyor izleyiciyi. Filmin afişinde de yer aldığı gibi, ‘önündeki engelden çok, yanında kimin olduğu önem taşır!’ (3 / 5)
Philippe Lacheau’nun rol aldığı ve yönettiği Fransız komedisi ‘Alibi.com / Delil.com’, yönetmenliğini Martin Campbell’in üstlendiği, başrolde Jackie Chan’i izleyeceğimiz aksiyon ‘The Foreigner / İntikam’ ile birlikte dört yerli yapım; Ezgi Mola’nın başrolü üstlendiği Caner Özyurtlu’nun yönettiği komedi ‘Maide’nin Altın Günü’, yönetmen koltuğunda oturan Özcan Deniz’in başlıca rolleri Meryem Uzerli ve Aslı Enver ile paylaştıkları ‘Öteki Taraf’, Fatih Hacıosmanoğlu’nun yazdığı, yönettiği ve başrolü üstlendiği ‘On Adım’ ile Mete Gümürhan imzalı ödüllü belgesel ‘Genç Pehlivanlar’, haftanın notlarımız arasında yer alamayan diğer yenileri. Tekrar iyi seyirler herkese. MURAT ERŞAHİN