01 MAYIS 2015
Sekiz yeni filmin ‘merhaba’ dediği haftada notlarımız arasında üç yeni film yer alıyor. Usta yönetmen Wim Wenders ve Brezilyalı Juliano Riberio Salgado’nun birlikte yönettikleri biyografik belgesel ‘The Salt of the Earth / Toprağın Tuzu’, Rusya yapımı çizgi film ‘Snezhnaya Koroleva 2. Snezhnyy Korol / Karlar Kraliçesi 2’ ile üç yerli yapım, korku gerilim türündeki ‘Ezan’, ‘Tehlikeyle Flört’ adlı komedi ve sosyal bir dramı, eleştirel bir mizahla destekleyen ‘Yolunda A.Ş. Çinçin Bağları Hikayesi’, haftanın diğer filmleri. İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın ha bırakmayın. Herkese iyi seyirler.
TOZ RUHU
Kırklı yaşlarına son hız ilerleyen Metin, temizlikçi olarak çalışmakta. Erkek bir temizlikçi olarak gündelikçilik yapıyor. Yıllar önce İstanbul’a ilk ayak bastığı andan itibaren tek hayali, fantezi müzik sanatçısı olmak. Besteleyecek, icra edecek ve ünlü olacak. Hayatı düzenli ve çok sıradan. İlginç müşterileri var. Yalnız ruhların da tozunu alıyor arada. Askerlik için İstanbul’a yanına gelen yeğeni Ümit, müşterilerinden biri olan Suzan hanım, kendisi gibi emekçi Neslihan ve diğerleri. Dengesi bozuluyor arada Metin’in. Bir televizyon kanalı, şov programı için davet ediyor Metin’i ve her şey başka bir anlam kazanıyor bu zalim dünyada. ‘Annem Sinema Öğreniyor’ adlı kısa filmiyle tanınan Nesimi Yetik’in ilk uzun metrajı, zaman zaman gülümseten, nüanslı, hüzünbaz bir dram işin aslı. Başrolde, gerçekten çok iyi bir performans sergileyen Tansu Biçer’i izliyoruz. Nihal Koldaş, Aytaç Arman, Settar Tanrıöğen, Selin Yeninci ve başarılı genç aktör Aytaç Uşun, oyuncu kadrosunun öne çıkan diğer isimleri. 2014 Adana Altın Koza ve Malatya Film Festivallerinde ‘en iyi film’ seçilen yapım, Tansu Biçer’le elde ettiği ‘en iyi erkek oyuncu’ heykelciği dahil, toplam altı ödül kazanmıştı. İyi ve samimi yazılmış öykü, belli bir biçim gözeterek, başarıyla yansımış perdeye. Bazı detaylar, lezzet katıyor öyküye. Tanıdık oluşlar ve bir tekrara öykünen gelişmelerle, özellikle yerli ve yabancı muadillerini andıran ‘ruh durumu’, seyir zevkini azaltmıyor. Belli boşluklar haricinde, bir ilk film olarak başarılı ‘Toz Ruhu’. Nesimi Yetik’i izlemeye devam etmek gerek. (3,5 / 5)
AŞKI BULUNCA
‘Aşk, yaşam ve diğer yalanlar’ üzerine diyor filmin tanıtımı… Bir ölümün ardından, mecburi bir yalanın tetiklemesiyle başlayan aşk ve kendini bulmaya giden yol. Ressam Liam Price, anlaşılamamaktan şikayetçidir. İçinde resim ve eskizlerinin bulunduğu defteri çalan, kendisine benzeyen bir evsizin ölümünün ardından Liam ölü kabul edilir. Birkaç gün sonra aniden ortaya çıkınca, galerici arkadaşı ona sessiz kalıp, durumu kabul etmesini söyler ve işini bilir galerici tarafından bütün resimleri yüksek fiyatlarla satılır. Mesleğinde düşüş yaşayan ve erkek arkadaşının peşine takılıp, boşlukta salınan gazeteci McKenzie, Liam’ın hayatına girince, iki insan için yeni bir başlangıç ümidi yeşillenir. İlk uzun metrajını yöneten Lulu Wang, aynı zamanda filmin senaryo yazarı. Berlin’de geçen romantik komedide, başrolleri, dev yönetmen John Huston’un torunu Jack Huston ve ‘The East / Gizli Oyun’ filminden anımsayacağınız Brit Marling paylaşıyorlar. Fransız aktör Lambert Wilson, Alman oyuncular Tom Schilling, Alexander Fehling ve efsane aktörlerden Klaus Kinski’nin oğlu Nikolai Kinski, ABD yapımı filmin uluslararası kadrosunu oluşturuyorlar. Kimlikler, yalanlar ve gerçekler arasında bir aşkı ve kendini bulma hikayesi. Adeta bilerek derinleşmeyen, sığda yüzmeyi tercih eden bir hali var filmin. Bu bilinçli tercih, bağımsız bir ruh ve mütevazı bir duruş da katıyor filme ama öte yandan, kafa karıştırması gereken, derinlerde yatan buna uygun oluşları da öteliyor diğer eliyle. Berlin’in son derece iyi kullanıldığı romantik komedi, ani bir ‘Before Sunrise / Gün Doğmadan’ esintisi yaratıyor zihinde! (2,5 / 5)
YENİLMEZLER: ULTRON ÇAĞI
2012’de beyazperdeye yansıyan ‘The Avengers / Yenilmezler’in gişe başarısının ardından ikinci film de karşımızda. Yönetmen koltuğunda yine Joss Whedon’un oturduğu bilimkurgu menşeli aksiyon bombası, baştan sona aksiyon içeren 141 dakikalık görsel bir şov. Marvel çizgi karakterleri ile DC Comics’in ölümcül rekabeti, 1960’larda ‘fena’ boyutlara ulaştığında, ‘rüya ikili’ Stan Lee ve Jack Kirby, 63’te ‘Yenilmezler / The Avengers’ı yarattılar. DC’nin ‘Adalet Ligi’ne Marvel’in cevabıydı ‘Yenilmezler’. ‘Demir Adam / Tony Stark’, ‘Hulk / Bruce Banner’, ‘Kaptan Amerika / Steve Rogers’, ‘Thor / Şimşek Tanrısı’, ‘Şahingöz / Clint Barton’ ve ‘Kara Dul / Natasha Romanoff’… Süper Ajan Nick Fury tarafından bir araya getirilen gözü pek ekip, ilk filmde, Thor’un üvey kardeşi olan kötülük timsali Loki’ye ve ordusuna karşı, gezegeni korumak adına; müthiş bir mücadele veriyorlardı. Bu kez yenilmezler, gezegenin ve insanoğlunun soyunu kurutmaya kararlı Ultron’a karşı savaşıyorlar. Yanlarına yeni gizemli karakterleri ve yeni ittifakları katarak tabii. Süper kahramanlar, enfes özel efektler, müthiş oyuncu kadrosu, teknoloji, mizah, dolu dolu aksiyon, gerilim, bilimkurgu, üç boyut, IMAX, nefes nefese bir 141 dakika! Özellikle türün ve çizgi romanların hayranları için ‘yüzde yüz keyif’ içeren bir şölen olmuş perdedeki! Ancak, türe mesafeliyseniz, ‘hoş ama gürültülü bir seyirlik’ deyip, noktayı koyarsınız izlediklerinizin ardından. Bir de yeniden şu bildik , ‘Tanrı Amerika’yı Korusun’ senfonisinin kulak tırmalayan notaları… Robert Downey Jr., Mark Ruffalo, Chris Evans, Scarlett Johansson, Jeremy Renner, Samuel L. Jackson, Chris Hemsworth, Stellan Skarsgård’lı çekirdek kadroya, Aaron Taylor-Johnson, Elizabeth Olsen, Don Cheadle, Anthony Mackie ve Paul Bettany’da dahil olmuşlar. Kötücül Ultron’a sesiyle hayat veren isimse, James Spader. Beyazperdenin yıldızları, gezegenin kaderiyle oynayan ve sıradan insanın yanında yer alan süper kahramanlar olarak, etten kemikten hayatımıza giriyorlar. Gerçekten akıl almaz teknoloji kullanımı, sürekli adrenalin pompalayan son sürat aksiyonuna başarıyla yedirilmiş. Sadece ‘mesele’ değilse aradığınız –ki zaten adı üzerinde, vaat ettikleri belli filmin – keyifli seyirler! Fakat yine de, Marvel ve DC Comics hikâye! Gerçek süper kahramanlar, çocuk çoluk okutup, memur maaşıyla, işçi maaşıyla ay sonunu getirmeye çalışan emekçi memleket insanları işin aslı. Uçmak, konmak, enerji, çekiç, demir giysiler, deri pantolonlar, kalkanlar, oklar, gama ışınları, yeşil devler filan havagazı sonuçta. Herkesin süper kahramanı kendine… (2,5 / 5) MURAT ERŞAHİN