İLHAN İREM MÜZESİ Mİ?
İlhan İrem’in bu kadar çok seveni olduğunu kestirebilen var mıydı; bilemiyoruz. Yaşamını yitirdiği andan itibaren sosyal medyada, basında, sokakta, muhabbetlerde ‘bir tane’ olduğunu vurgulayan binlerce yoruma şahit olduk.
Oysa, vitrinden çekilip sadece yapıtlarıyla aramızda olmayı tercih etmişti İrem uzunca yıllar. Onunla birlikte 70’lerden akıp gelen müzikseverlerin yanında, genç kuşak da bazen Yeşilçam filmleri şarkılarıyla, bazen radyoda kulağına takılanlarla İlhan İrem’i keşfetmiş ve yeni bir dinleyici kitlesi de oluşmuştu.
Bu arada İlhan İrem, adeta imkansızı başararak, bütün yapıtlarını kaset, CD, plak halinde geçmişten geleceğe taşımış, kendi külliyatını kendi inşa etmişti. Bellek oluşturma konusunda çok tembel ve savruk davranan yerli pop camiası için örnek adımdı bu…
Kartvizitinde ‘müzik insanı’nın yanına ressamlık, yazarlık da bulunan İrem’in yarım asırlık süreçte kullandığı eşyaları, görüntüleri, fotoğrafları, kayıtları, bantları, afişleri, posterleri, notları büyük bir titizlikle sakladığı da biliniyordu.
Pek iyi bunca anı ve arşiv, bir müze aracılığıyla ya da büyük sergiyle İrem’in dünyasını yakından tanımak, bilinmeyenlerini keşfetmek isteyenlere aktarılabilir mi?
Dün, elektronik posta aracılığıyla bize ulaşan iki okurumuzun sorusunu, çağrısını burada dillendirmek istiyoruz.
Batı’daki dönemdaşları gibi, örneğin Bob Dylan’ınki gibi bu zengin miras bir kuruluş bünyesinde değerlendirebilir mi; İrem’in sanatı, fikirleri, ürünleri insanlara ulaştırılabilir mi? Yüksek sesle düşünmekte yarar var…