CAHİT BERKAY (GİTAR, BAĞLAMA, IKLIĞ, YAYLI TAMBUR..)
Anadolu pop-rockın dev ismi Cahit Berkay 3 Ağustos 1946’da Isparta’da doğdu. Terzi olan anne ve babasının teşvikiyle müziğe ilkokul birinci sınıfta mandolinle başladı. İyi bir eğitim alsın diye ailesi 1959’da İstanbul’a taşındı. Isparta’da ilk ismi Abdullah’ı kullanırken, İstanbul’daki arkadaşları Cahit’i daha çok beğenmişlerdi.
Lise çağlarında arkadaşlarıyla Siyah İnciler grubunu kurup düğün salonlarında çaldı. Kabataş Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne girdi ve müzikle yüksek öğrenimini birlikte sürdürdü.
1964’de mahalle arkadaşı Nazım’ın yardımıyla Selçuk Alagöz Orkestrası’na katıldı ve bu ekiple iki kez Altın Mikrofon’da yarıştı. Temmuz 1967’ye dek çalıştığı Alagözler’le Türkiye’yi dolaşma olanağı buldu ve sahne deneyimini arttırdı.
Moğollar’ın ilk dönem serüveninden sonra film müzikleri yazmaya başladı. Film müziği denince akla gelen ilk isimlerden olan Berkay, Doksanlar’ın ikinci yarısında bu yapıtlarını albümlerde toplayarak büyük bir boşluğu doldurdu.
1975’te Deli Yusuf (yön: Atıf Yılmaz) adlı filme müzik yazarak bu sektöre adım atmış Berkay, maddi açıdan fazla bir şey elde edememesine rağmen dört Altın Portakal (Fırat’ın Cinleri-1978, Kırık Bir Aşk Hikayesi-1982, Gizli Yüz-1991, Melekler Evi-2001), Uluslararası Ankara Film Festivali’nden üç, Uluslararası Akdeniz Film Festivali’nden bir (Herşeye Rağmen) ve Sinema Yazarları Derneği’nden bir ödül kazandı.
Berkay’ın kariyerinde 156 uzunmetrajlı film, 59 TV dizisi müziği, 10’un üzerinde belgesel ve sayısını anımsamadığı reklam müzikleri yer almakta.
Türkiye’ye dönüşü hayli olaylı olan Cem Karaca ve Uğur Dikmen ile Doksanlar’ın başında Rock Kumpanyası grubunu kurdu. Birlikte, Nerde Kalmıştık? albümünü yaptılar. Bu arada, Karaca’nın yorumladığı Kahya Yahya adlı Berkay bestesi Kuşadası Altın Güvercin Yarışması’nda birincilikle ödüllendirildi.
Doksanlar’ın sonunda Uğur Dikmen, Engin Yörükoğlu ve Ahmet Güvenç’le Bindik Bir Alamete Gedeyoz Kıyamete albümünün stüdyo çalışmalarında Cem Karaca’ya destek verdi.
2005’te Sinema Bir Mucizedir filmine yazdığı müzikleri albüm halinde yayınlarken, 2007’de ZAN grubuyla, Moğollar’dan bağımsız olarak Toprak albümünü çıkardı.
Berkay bir söyleşide çaldığı enstrümanlarla arasındaki bağı şöyle özetlemişti: ‘Moğollar’la yurtdışına gitme derdimiz var ya, bir özelliğimizin olması gerekiyor. Anadolu’nun simgesi diye bağlamayı denemeye karar verdik. ‘Ben çalarım’ dedim. Gittim aldım bir tane; akordunu çektim, başladım çalmaya. Perdeli sazlara karşı yatkınlığım var; mesela verin udu elime. Perdesiz filan fark etmez; elime oturunca beş dakika sonra çalarım. Tabii ki bir utçunun tekniğine, onun seviyesine yaklaşamam ama beceririm. Mesela yaylı tamburda, tövbe, bir Sadun Aksüt ya da Ercüment Batanay kadar değil ama kendi bildiğimin en iyisini yaparım. Bağlamada da böyle; hiçbir zaman bir Arif Sağ, bir Erdal Erzincan, bir Musa Eroğlu’nun yanında adım geçmez ama ben gitar tekniğiyle karışık bir çalış tarzı oluşturmuşumdur zamanla kendi kendime. Keman biraz farklı. On dakika çalıştın mı oturuyor parmak. Her şeyi çalamıyorum tabii ama kafamdaki melodiyi elimi alıştırıncaya kadar deniyorum, sonra çalıyorum. Ben Moğollar’da Massachusetts adlı parçada keman çaldım mesela. Ama başka bir şey çal de, çalışmam lazım önceden; gitar gibi, mandolin gibi ana sazım değil. Bağlama, cura, yaylı tambur, kabak kemane, gitar, ıklığ da çalıyorum bu arada…’