BU DERGİ ÜÇ AYDA BİR ÇALACAK!
Plak koleksiyoncularının ve müzisyenlerin hikâyeleri, anlatıları... Kadıköy’ün sevilen dükkânlarından Plakhane’nin, usta karikatürist Aptülika’nın kapaksız plakları için tasarladığı alternatif kapakları, pikap incelemeleri, nadir plakların hikâyeleri, kült plak kapaklarının öyküleri... İşte, karşınızda Plak Mecmuası...
Bu, Türkiye’nin ilk ve tek plak dergisi. İlk sayısı 28 Kasım’da yayımlandı. Türkiye’nin tek polisiye dergisi 221B’den sonra, dizi kültürü dergisi Episode’u yayımlayan Mylos Yayın Grubu’nun elinden çıkma.
2017’nin ilk dokuz ayında plak satışlarında geçen yıla oranla yüzde 3.1’lik bir artış olduğunu duydunuz mu? Hatta plağın basılı müzik pazarı içindeki yerinin yüzde 16’ya ulaştığını?
Bu dergi üç ayda bir çalacak
İstanbul’a ilk kez 1895 yılında gelen plaklar, uzun süre çok renkli bir dönem yaşadı, 70’lerin sonlarında yerini kasetlere bıraktı.
Mecmuanın Genel Yayın Yönetmeni Onur Bayrakçeken’e göre plağın dönüşünü fark etmek için istatistiklere ihtiyaç yok; şöyle bir çıkıp Kadıköy’ü dolaşın, birçok harika plak dükkanı göreceksiniz. Zincir kitabevlerinde plak satılması da yine plağa dönük ilginin arttığının bir işareti. Artık hemen her sanatçı albümlerini plak olarak da basıyor. Peki, bu ilginin sebebi ne? Bayrakçeken, “Dijital formatlar, birçok avantaj getirdi ve müziği yanımızda taşıyabilir olduk. Plak sonrası formatların ses olarak plaktan alınan sesi aratması, en azından pek çok ciddi müzik dinleyicisi için, bir diğer etken. Bir de galiba insanlar dinledikleri müziği elle tutabilmeyi seviyor. Plağı pikabın platosuna yerleştirmenin, kolu hareket ettirmenin de ritüelistik bir yanı var. İnsanlar bunları arıyor” diyor.
Plak toplamak maliyetli bir uğraş. Bayrakçeken, aradığınız plağı kovalamanın, bulmaya çalışmanın birer uğraş olduğunu vurgulayıp, “Sanırım plağın temsil ettiği de bu: Müziğin uğraş tarafı; müzik dinlemek için emek harcamak” diyor. İPEK İZCİ (HÜRRİYET/09.12.2017)