Mağrip’te 1990´larda, dağların tepesinde bir manastır. Sekiz Fransız Hristiyan keşiş, Müslüman köylülerle huzur içinde yaşarlarken ülke birden karışır. Şiddet olayları bölgeye hâkim olur. Yaklaşmakta olan tehlikeye rağmen keşişler, yerlerinden kıpırdamamaya kararlıdırlar.
Christine, ailesinden miras kalınca doğup büyüdüğü eve kocası ve 9 yaşındaki kızı Lisa ile beraber taşınmaya karar verir. Bir süre sonra Lisa evin karanlık köşelerinde annesinin ölü kız kardeşi olduğunu söyleyen bir kız görmeye başlar. Zamanla babası da, karısının kendisinden korkunç bir sır gizlediğini anlayacak ve bu sır ölümcül sonuçlar doğuracaktır.
Simin, kocası Nader ve kızı Termeh’le birlikte İran’ı terk etmek istemektedir. Nader’in Alzheimer hastası babasını bırakmayı reddetmesi üzerine boşanma davası açan Simin, dava talebi reddedilince anne babasının evine gider. Termeh ise babasıyla kalmaya karar vermiştir. Nader kızına ve babasına bakması için hamile bir genç kadın tutunca başka sorunlar ortaya çıkar.
Hanna ve Simon 20 yıldır beraberdirler, aklı başında kişilerdir. İlişkiler, çocuk sahibi olma isteği, beraber eve çıkma, kaçıp geri dönme. Haber sunucusu Hanna ve sanat teknisyeni Simon, 20 yıla tüm bunları sığdırmışlardır fakat artık pek önlerini görememektedirler. Ta ki ikisi de, birbirlerinden habersiz aynı erkeğe, Adam’a aşık olana kadar.
Julia’nın, sonunda onu kör bırakacak olan bir göz hastalığı vardır. Julia’nın ikiz kız kardeşi de aynı hastalığa yakalanmış ve kendini bodrum katında asarak intihar etmiştir. Herkes onun intihar ettiğini düşünse de Julia aynı fikirde değildir, kardeşini kimin öldürdüğünü bu işin gerçek nedenini öğrenmek amacı ile kendini bu göreve adar ve araştırmaya girer.
Jullien Monnier, çok başarılı bir ilişki danışmanı olmasına rağmen, hayatına giren kadınları iki haftadan fazla elinde tutmayı beceremez. Tam başka biriyle çıkmamaya karar vermişken Johanna’ya âşık olur. Fakat Joanna bir süre sonra başına gelen tersliklerin onunla tanıştığı günden beri olduğunu fark eder.
Dünyanın geçmişine ait gizemli bir olayın, günümüze yansıması o kadar büyük bir savaşa yol açar ki, Transformerlar bizi tek başlarına kurtaramayacak duruma gelir.
Genç çift Josh ve Renai, üç çocuklarıyla birlikte yeni bir eve taşınır. Ancak evde yaşanan tuhaf olaylar, Renai’ye evin hayaletli olduğunu düşündürür. Evde, gece gündüz eşyalar yer değiştirmekte ve etrafta tuhaf sesler duyulmaktadır. Josh, bu olanlara inanmasa da karısının ve annesinin eve medyum çağırmasına izin verir. O andan sonra olanlar ise en çok kendisini şaşırtacaktır.
Genç bir adam gözünü açtığında kendini kasaya benzer kilidi olan bir yere kapatılmış olarak bulur. Buraya nasıl geldiğini hiç bir şekilde hatırlayamamaktadır. Ortada su ve yiyecek de yoktur. Çevresinde bulunan delici aletleri kullanarak buradan çıkmaya çalışır. Ancak zaman da tükenmektedir.
Kartal (The Eagle), Rosemary Sutcliff’in klâsik hikâyesi The Eagle of the Ninth’dan Jeremy Brock tarafından beyazperdeye uyarlandı. 2. yüzyıl Britanya’sında, köle ve efendi konumundaki iki adam, sadakat ve ihanet, dostluk ve nefret, kahramanlık ve madrabazlığın sınırlarında gezinecekleri tehlikeli bir görevi gerçekleştirmek üzere bilinen dünyanın ötesinde heyecanlı ve destansı bir maceraya atılırlar.
Bir Ford fabrikasında çalışan kadınların eşitlik için başlattığı direniş, kısa sürede tüm ülkeye yayılan bir ayaklanmaya dönüşüyor. Hayatları mutfakla fabrika arasında geçen bu sıradan kadınlar, cinsel ayrımcılığa karşı, erkeklerle eşit haklar elde etmek üzere giriştikleri mücadelede patronlarına, kocalarına ve hatta devlete karşı durmak zorunda kalıyorlar.
Aaron, mühendislik programında okuyan zeki ama sakin bir öğrencidir. Burada karşılaştığı, 34 yaşında yeniden okula dönen hayat dolu Linda, Aaron’u hayallere sürükleyen ilk kadındır. Linda onu evine yemeğe davet ettiğinde Aaron artık çok şanslı olduğunu düşünür. Eve gittiğinde Linda’nın 14 yaşındaki asi kızı Beth ile karşılaşır. O andan sonra Aaron için hayat yeniden şekillenir.
1940 yılında Sovyet Rusya’ya bağlı Sibirya çalışma kampından, özgürlükleri için kaçtıktan sonra 4.000 mil yürüyerek Hindistan’a ulaşan esirlerin, yaşadıkları macera ve dramı ustalıkla anlatan yaşanmış bir yol öyküsü.
St Trinian kızlarının hedefleri bu kez Fritton ailesine ait kayıp bir hazinedir. Okuldaki diğer kızlardan biri okulun sahibi Fritton ailesine ait eski bir yüzüğü çalarken yakalanır. Yüzük efsanevi Fritton hazinesinin anahtarıdır. Zengin engin olma hayalleri kuran kızların hazineyi ele geçirmekten başka hayalleri yoktur.
Genç Lena sevimli bir hırsızdır, bir gece klübünde Louise ile tanışır. Çok güzel bir cadı olan Louise, Lena azılı bir dişi vampir üçlüsünün elebaşıdır. Bu üçlünün diğer üyeleri vahşi bir çocuk olan Nora ve zarif Charlotte’tur. Louise, bu küçük hırsıza ilk görüşte aşık olmuş ve ona sonsuz yaşamı hediye etmeye karar vermiştir. Fakat ölümsüzler için bile herşeyin bedeli vardır.
Yazdığı romanına yayıncı bulamadığı için bunalımda olan Sam’in hayatı metroda karşılaştığı küçük bir çocuğu evine alması ve onunla kurduğu duygusal bağla değişmeye başlar. Sam’in en yakın arkadaşı olan Annie ve kendi ilişkisi de sürprizlerle dolu olan kuzeni Mary, Sam için endişelenmektedirler. Sam bir de Mississipi ile tanışınca hayatı çok daha heyecan verici bir hale gelir.
Bir takı mağazasında çalışan Rachel, Vincent’la tanışır ve onun açık sözlülüğünden çok etkilenir. Eşleri, Frank ve Teri’yi de yanlarına alarak bir akşam yemeği ayarlarlar. Birbirleriyle kaynaşan çiftler, kuraları belirlenmemiş bir eş değiştirme programı uygularlar. Ne var ki kıskançlık ve acımasızlık duyguları, yeni tabloda da kendilerine bir yer bulur.
Fergus ve Frankie adlı iki arkadaş, terhislerinden sonra Irak’ta özel bir güvenlik firmasında çalışmaya başlar. Frankie 2007´de, Bağdat Havaalanı’nı ABD ve İngiliz ana üslerinin bulunduğu Yeşil Bölge’ye bağlayan “Route Irish” adlı yolda öldürülünce Fergus, olayın basit bir tesadüften öte olduğunu düşünür, hırs ve azimle bu cinayeti araştırmaya başlar.
Çukurova, 1960 yılı, Toros dağlarında çadırın içinde Zeynep hamiledir. Bir çoban, uyanmış ve sürüsünün peşindedir. Memet, Haso ve Hamo, define bulacaklarına inanmaktadırlar fakat Gani Efendi kayadaki yazıyı okuyamaz. Zeynep, bir kayanın dibinde sessizce doğurur. Dağlarda alçak uçuş yapan bir jet bu bir avuç insanın sonsuz korkularının nedenidir.
Küçük bir Ohio kasabasındaki bir grup arkadaş 1979’un yazında bir süper 8 filmi yaparlarken felâket bir tren kazasına tanık olurlar ve bunun bir kaza olmadığından şüphelenirler. Kazadan kısa bir süre sonra kasabada sıra dışı kaybolmalar ve açıklanamayan olaylar meydana gelmeye başlar. Kasabanın şerif yardımcısı gerçeği ortaya çıkarmaya çalışır. Hiç birinin hayal edemeyeceği kadar dehşet verici bir şey vardır.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
Türkiye'de Temmuz 2024'te gösterime girecek Deadpool & Wolverine (Deadpool 3) , Marvel Comics'in aynı adlı anti-kahramanına dayanan yeni bir süper kahraman filmi. Film, 20th Century Fox filmleri Deadpool ve Deadpool 2'nin devamı niteliğinde. Marvel Sinematik Evreni'ndeki otuz yedinci film olan yapıtı Shawn Levy yönetti.
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Fatih Akın, 2. Dünya Savaşı sırasında geçen, Alman yönetmen ve senarist Hark Bohm'un çocukluk anılarının anlatıldığı yeni filmi Amrum'un çekimlerine Hamburg'da başladı. Akın ile Bohm, daha önce 2017 yılında Akın'ın yönettiği 'Paramparça' filminin senaryosu için birlikte çalışmıştı. 1945 baharında, savaşın son günlerinde Almanya'nın Kuzey Denizi'ndeki Amrum adasında geçen Akın'ın yeni filmi, fok avlayan, geceleri balık tutan ve ailesi için tarlalarda çalışan 12 yaşındaki Nanning adlı bir çocuğu konu ediniyor.
Yetenekli bir adam. Anlaşılamamış ve sansürlenmiş bir dahi. Sevgi dolu şefkatli bir baba. Özgürlük için mücadele vermiş yalnız bir insan. Yaşadığı dönemde değer görmemiş talihsiz bir şair. Mukagali Makataev, 1976 yılında hayatını kaybettikten sonra değeri anlaşılmış ve tanınmaya başlanmıştır. Günümüzde Kazak edebiyatının efsanevi şairi olarak anılmaktadır.
Baba Zula’nın filme yazdığı müzikleri yeterli bulmayan Derviş Zaim, Şenol Filiz-Birol Yayla ikilisinin Bab-ı Esrar albümünden de parçalar alıyor. Hatta bu parçaların sayısı Baba Zula’nınkileri aşıyor. Filiz ile Yayla, istemleri dışında işin içine giriyor açıkçası. 1995 tarihli ikinci albümleri Bab-ı Esrar’daki şarkıların bir bölümünün Tabutta Rövaşata filminde kullanılması albümün tanıtımına önemli katkıda bulunuyor aslında. Özellikle Bab-ı Esrar parçası çok dikkat çekiyor, filmle özdeşleşiyor.
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: