TOTO, 40. YILINI ´GREATEST HITS´LE KUTLUYOR

Kaliforniyalı ünlü grup Toto, 40. yaşını bir ´greatest hits´ albümüyle kutluyor. Kendi adını verdiği ilk albümünü 1978 yılında yayınlayan Toto, 40. yılında eski şarkılardan ve üç yeni parçadan oluşacak 40 Trips Around The Sun´la yoluna devam ediyor. Toto´nun efsane klavyecisi Steve Porcaro, 40 yılla ilgili şunları söylüyor:

- 1978´de ilk çıkış yaptığınızda 20 yaşındaydınız. Olan bitenin önemini kavrayabilmiş miydiniz o günlerde?
Her şey son derece hızlı gelişiyordu etrafımızda ve o kadar ilgi görmüştük ki, korkmuştum açıkçası. Disco müzik modaydı ve rock yerini punka bırakmıştı. Bunlar varken bizim yaptığımız müziğin tutmasına şaşırmıştık. Çok çalışmıştık ve özellikle düzenlemelerde başarılıydık. Şarkı sözlerince yeterince iyi değildik, çünkü hiç birimiz iyi bir kitap okuyucusu değildi.

- Böyle donanımlı grupta klavyeleri üstlenmek nasıl bir yük getirmişti?
Klavyeleri iyi çalmasam beni asla gruba almazlardı bir kere. Çalarken yaşadığım heyecan ve hırs onları çok etkilemişti. Zamanla ağırlığım arttı; sahnede özellikle,

- İlk albümle büyük sükse yaptınız, ama ikincisi olan Hydra iyi satmadı. Hayal kırıklığı yaşamış mıydınız?
Yaşadık tabii. İlk albümü uzun uzun düşündükten sonra yapmıştık. Ardından turneye çıktık, gezdik, çaldık. Sonra biri geldi ve ´İkinci bir şahane albüm yapmalısınız ve sadece üç ayınız var´ dedi. Ama öylesine havaya girmiştik ki. Hemen kabul ettik ve her şarkımızın hit olacağına inanıyorduk. Hydra albümü bize iyi bir ders oldu ve şımarıklığın cezasını çektik.

- Bu yeni greatest hits albüm Africa ile Rosanna gibi iki çok sevilmiş parçayla bitiyor.
En üretken ve yaratıcı olduğumuz dönemin şarkıları onlar. Grupta herkes birbirini seviyor ve saygı gösteriyordu. Çok mutlu ve huzurluyduk o günlerde.

- Ardından grupta bazı değişiklikler olmuştu. Siz de ayrılmıştınız ve 2010´da geri döndünüz. Toto ne kadar etkilendi bu değişikliklerden?
Her değişiklik grupta travma yaratır. Kolay bir şey olduğunu sanmayın. İnsanların kafasında o grubun bir imajı vardır ve yeni gelenlerin buna uyması hayli zaman ister.

- 2000´lerin gruplarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz bir parça için aylarca çalışırdık; şimdiki gençler bir şeye fazla konsantre olamıyor, dikkatlerini toplayamıyor. Çalgılarını daha iyi çalabilmek için fazla çabaları da yok; çünkü teknik, onların zaaflarını kolaylıkla örtebiliyor. Bilgisayar her derde deva şimdilerde.

- Sizin dönem tamamıyla kapandı mı yoksa?
Galiba öyle; etrafta hep vasat işler dinliyorum. Bugün şöhrete kavuşmak için iyi müzisyen olmak gerekmiyor; senin yerine menajerler, yapımcılar, teknik ekip çalışıyor, sen de vitrindeki yerini alıyorsun; bu kadar. Ancak, gerçekten umudumu yitirmedim hâlâ. Bir gün gelecek, insanlar yeteneğin önemini yeniden hatırlamaya başlayacak. Merakla bekliyorum o günleri...