GECELERİM (MODERN FOLK ÜÇLÜSÜ/ DOĞAN CANKU)
1970’lerde tek sesli halk müziğini çok sesli hale getirerek yarışmalarla, konserlerle Anadolu’yu dünyaya taşıymayı hedefleyen Modern Folk Üçlüsü (Ahmet Kurtaran, Selami Karaibrahimgil, Doğan Canku),
Türk Halk müziğini, Klasik Türk müziğini polifonize edip dünyaya tanıtmak amacıyla yola koyuluyor.
İlk günlerde, kullandıkları 12 telli gitar ve banço nedeniyle, ünlü grup Kingston Trio’nun Türkiye şubesi diye de tanımlanan Modern Folk Üçlüsü, bağlama ile diğer yerel halk sazlarımızı baş tacı eden ‘Anadolu popçular’ın aksine, sadece Batı enstrümanlarıyla müziğimizi modernleştirmeyi seçiyor.
Basına hedeflerini o günlerde şöyle anlatıyorlar: ‘Folkun belirli bir enstrümanla icrası düşünülemez; yani çok kimsenin söylediği gibi folk sadece bağlamayla icra edilemez. İlk önce folku modern kalıplara uyarlayıp, halka bizim folkumuzun böyle de olabileceğini göstereceğiz. İyice benimsettikten sonra işin daha zoruna, kulağa daha yabancı gelen armonileri çalıp, polifonik hale getireceğiz. İşte böyle modernize edeceğiz. Eğer parçalarımızda bağlama kullanacak olsak müziğimizin nasıl zayıf kalacağını görürdünüz. Herkes bizi tenkit etmekte serbesttir. Meyve veren ağaç taşlanır. Biz ne yaptığımızı biliyoruz...’
Halkla ve basınla ilişkilerini düzenlemeyi üstlenmiş Hıncal Uluç’un yardımıyla gayet başarılı bir tanıtım politikası yürütülüyor. ‘Anadolu pop/rock’ın ‘beat ve rockçı’ cenahına oranla daha sakin sularda gezinen grup, zoru başararak 7’den 70’e herkesin sevgisini kazanıyor.
HEY dergisine de hedeflerini şöyle açıklıyorlar: ‘Beatles gibi bir müzik akımının öncüsü olmayı, ona adımızı vermeyi başardık ve bugün Türkiye’de bir Modern Folk müziği var... Bundan sonra hedefimiz Los Paraguayos gibi, ülkemizin adını dünyanın en uzak köşelerine müzik yoluyla götürmeyi başarmak...’
Kendi olanaklarıyla olmasa da grup, devletin müzik elçiliğini yaparak hedeflerini gerçekleştirmeye başlıyor. Ancak, 1971 yılının sonlarına doğru, Kurtaran ile İbrahimgil öğrenimini gördükleri mesleklerini icra etmek amacıyla profesyonel sahne faaliyetlerini donduruyor.
Yaşamını müzikle kazanan Doğan Canku kalkıp Durul Gence’nin orkestrasına (Durul Gence-7) giriyor.
Kurtaran-Karaibrahimgil ikilisi bir süre sonra kararlarından vaz geçip yeniden bir araya geliyor ve eleman aramaya başlıyor. İstedikleri adamı bir türlü bulamayınca Canku ekibe dönüyor ve Modern Folk Üçlüsü Aralık 1972’de klasik kadrosuyla devam ediyor.
İlginç bir durum yaşanıyor. Devlet, Modern Folk Üçlüsü’nü Türkiye’yi temsil etmesi için yurtdışına müzik elçisi diye gönderiyor, 33 ülkede 280 konser verdirtiyor ama, kendi radyo ve televizyonuna çıkartmıyor.
Nedeni de, Modern Folk Üçlüsü’nün arı kovanına çomak sokması. Bazı kesimlerin devletin radyo ve televizyon arşivinde büyük kıskançlıkla, gözü gibi sakladığı hazineye uzanıyorlar, bunları Batı armonisiyle seslendiriyorlar.
Sonuçta, sansürcülerin dediği oluyor ve yeni türün tutması halinde, TRT bünyesinde ya da piyasada çalışan birçok halk müziği sanatçısının ekmeksiz kalma tehlikesinin önüne denetim sayesinde set çekiliyor.
TRT Denetim Kurulu bütün parçalarını yasaklıyor grubun. Hatta bir ara basında, ‘40 Yıl Sonra’ albümünün TRT Denetim Kurulu’na dahi ulaşmadan Müzik Dairesi tarafından direk yayınlanamaz kararıyla cezalandırıldığı haberleri çıkıyor.
Ancak, Modern Folk Üçlüsü pes etmiyor ve folkla birlikte bir başka yola daha sapmayı kararlaştırıyor. Adlarındaki folk lafına rağmen Klasik Türk Sanat musikisini de çok sesli yorumlamayı kararlaştırıyorlar bundan böyle.
1974’te Canku, Hacettepe Üniversitesi’nde kurulan ‘Müzik Ve Güzel Sanatlar Bölümü’nde müzik direktörlüğüne başlarken üçlü, ‘Alaturka’ yapıtlara yer verdiği ‘40 Yıl Sonra’ (Dün Bugün Yarın grubuyla kayıtlarda işbirliği yapıyorlar, düzenlemeleri de Attila Özdemiroğlu yazıyor) adlı albümle yerli pop tarihinde yepyeni sayfa açıyor.
Doğan Canku’nun, babası Şeref Canku’nun sözlerine yazdığı beste Gecelerim de bu albümde yer alıyor.
Üçlüdeki iki arkadaşından ayrı, gitarıyla tek başına seslendirdiği Gecelerim, grubun alaturka yorumları arasında bambaşka bir tat olarak büyük ilgi görüyor.
Bir yıl sonra Gecelerim, B yüzüne Elif parçası koyularak bu kez 45’lik halinde yayınlanıyor ve liste başı oluyor.
1978’de, dönemin genç yıldızlarından Sibel Egemen yine Gecelerim adıyla plak yapıyor.
Doğan Canku, parçanın ne kadar sevildiğini iyi biliyor ve 1981 tarihli ilk solo albümüne Gecelerim adını veriyor.
Canku’nun 1990 albümü Sonsuza Dek-Ayrılık’ın da repertuvarında bulunan Gecelerim’i devamında Seden Gürel, Haluk Levent, Zuhal Olcay, Güvenç Dağüstün yorumluyor.
Kenan Doğulu ise ‘Doğan Canku ile 50 Yıl’ saygı albümüne katkıda bulunurken bu şarkıyı seçiyor.
Gecelerim yorumlarının hepsinde ortak yorum: ‘Doğan Canku’dan sonra en güzelini söylemiş…’