Yeşilçam filmlerinin demirbaş oyuncularından Feridun Çölgeçen. Kötü rollerle belleklerde ama karikatürize tiplemeleri de garip bir mizah tadında. 10 Mayıs 1911'de Mehmet Sami Çölgeçen (Atatürk dönemin milletvekillerinden) ile Sıdıka Nevin Hanım'ın dört çocuğundan biri olarak İstanbul'da doğuyor. Çölgeçen'in babası Sami bey, Fizan'a sürgüne gönderilen ittihatçılardan. Mustafa Kemal Atatürk, çölü geçen ilk Türk olması münasebeti ile kendisine Çölgeçen soyadını veriyor.
Konumuz yabancılar; hani şu büyük orkestralarıyla dönemin gözde hafif müzik parçalarını yorumlayıp milyonluk albümlere imza atanlar. James Last, Paul Mauriat, Fausto Papetti ve diğerleri... Bizde plakların raflara alfabetik yerleştirildiği dönemde Batı’da ‘tür’e göre bölümler hizmette. Şeflerin yaptıkları ‘easy listening’ diye etiketleniyor.
Melih Kibar’ın Hababam Sınıfı’yla birlikte en sevilenler listesinde hep en üstte Selvi Boylum Al Yazmalım’ın film müziği. Oysa ne Altın Portakal’ı var, ne de dişe dokunur ödülü; halkın beğenisiyle sevgisinden başka. Döneminde filme yazılmış eleştirilerde müziğinin adı bile yok…
Taksim’den Galatasaray’a yürürken solda kalan Hasan Bey Apartmanı (No: 133) girişindeki ilk dükkan. Öğleye doğru açılıyor; gece yarısına doğru kepenk indiriyor. Üç buçuk metre kare kadar; Vakko ile Tanca’nın bitişiği. 1966’da açılmış. Adı Karakedi Plak Evi. Kurucusu İslam Bey (Nurhat). Dükkanın sahibi bilinen Hasan Üngör işe 1967’de Mecidiyeköy Lisesi’nde öğrenciyken girmiş ve zamanla Karakedi’ye ortak olmuş.
Tarih 3 Aralık 1990. TRT, özendirici yayın olarak Telegün’ü başlattığını duyuruyor. Avrupa’daki 15 ülkenin bir süredir kullandığı ‘teleteks’ hizmetinin bizdeki adı Telegün. Haberler, spor sonuçları, TV ve radyo programları, sermaye piyasası ile döviz kurları, hava ve yol durumu, uçak ve tren tarifeleri ile sanat etkinliklerine ilişkin bilgiler içeriyor Telegün. Diğer deyişle ekran gazetesi bu. Acil yardım rehberi de denebilir.
İsmini, yüzünü bilen az, ama ya sesini? Ramazanlarda TRT’deki iftar duasının vaz geçilmez sesi Nur Subaşı artık aramızda değil; ancak moda deyimle ‘efsaneleşmiş’, kuşaktan kuşağa devrolmuş yorumu hala belleklerde. Evet; mükemmel ses, mükemmel tonlama, mükemmel vurgulama ve derin huzur… Devlet Tiyatrosu oyuncusu, TRT’nin ilk seslendirmecilerinden (Seslendirme sanatçısı diyemiyoruz, kendisi seslendirmeyi sanat olarak kabul etmiyordu) Nur Subaşı Türkiye’deki nadir markalardan biri.
Yerli popta ekip çalışmasını başarıyla uygulamış, besteleriyle herkesin beğenisini kazanmış Melih Kibar, amansız hastalığın pençesinden kurtulamayarak genç yaşta yaşama veda etmişti 2005’in 7 Nisan’ında… 1951 doğumlu Kibar, sekiz yaşında İstanbul Konservatuarı Yarı Zamanlı Piyano Bölümü’ne başlamış, Alman Lisesi'nde okurken Milliyet Liselerarası Müzik Yarışması'nda ilk kez geniş kitlelerin önüne çıkmış, ardından kimya mühendisliği okurken Timur Selçuk'tan dersler alarak yoluna devam etmişti…
İtalyan erotik seks komedi filmleri art arda Türkiye pazarına girmeye başlıyor ve kısa sürede büyük ilgi görüyor. Yeşilçam durur mu; Oksal Pekmezoğlu, ‘Erkek Dediğin...’ serisiyle bizde de hatırı sayılır hayran kazanan İtalyan oyuncu Lando Buzzanca’nın filmlerini bize adapte etmek için harekete geçiyor. Ancak, Buzzanca’ya benzeyen, oyunculuğu da iyi olan birini bulmak gerek.
Bir süre sonra Selda Bağcan, Times dergisinin “Dünya Müziğinde Yaşayan Efsane ve Tarihi Kadın Şarkıcılar” listesinde yer aldı. Yüzüklerin Efendisi'nin Frodo'su Elijah Wood, Selda’ya olan hayranlığını dile getirdi… Selda ülke dışında birçok konser verdi ve vermekte. Pek iyi kimdir Selda ya da son dönemdeki adıyla Selda Bağcan?
Çok satan kitapları kadar filmler aracılığıyla da gönülleri feth etmiş, Türkiye’nin Oscarı’nı almış, milyonları güldürmüş, hüzünlendirmiş Hababam Sınıfı, efsane unvanını tam anlamıyla hak etmiş bir ‘kült seri’ durumunda uzun yıllardır. Yabancı bir internet sitesine ‘Hababam Serisi’yle ilgili düşülen not her şeyin özeti aslında: ‘Türkseniz mutlaka defalarca izlemişsinizdir’.
Mert Ali Başarır’ın Cumhuriyet DERGİ’deki Anket Defteri adlı köşesine 26 Kasım 1989’da Kemal Sunal konuk olmuş. Başarır’ın giriş yazısı ve söyleşi şöyle akıyor:
Yıl 1964; Türkiye Müzisyenler Sendikası’ndan Muammer Yeşil, Yugoslavya’nın başkenti Belgrad’da 1 ve 2 Eylül’de düzenlenecek Balkan Melodileri Festivali’nde Türkiye’yi temsil edecek Milli Orkestra’da yer alacak isimleri önce Şerif Yüzbaşıoğlu Orkestrası’ndan seçer. Boğaziçi Müzik Festivali’nde başarılar kazanmış bu orkestranın Türkiye’yi temsil etmesinin uygun olacağını düşünülmüştür. Ancak...
Adının Ünal Gürel olduğunu bilen az, ama Kemal Sunal filmlerinin en sevilen kötü adamı olarak reytingi her zaman yukarıda... Hanzo’daki öfkeli hasta bakıcıdan sonra 1977 tarihli Sakar Şakir’deki ‘Gardırop Fuat’ tiplemesiyle ülke çapında ünleniyor. Ardından Avanak Apti’de Barut Osman, Yedi Bela Hüsnü’de Karamürselli Deli Hamdi, Tokatçı’da Karbonat Erol, Tarzan Rıfkı’da Kerpeten Hüsnü, Dokunmayın Şabanıma’da Fatsalı Osman, Atla Gel Şaban’da ‘kedi kesen kasap’ oluyor.
Samanyolu (Sen Kalbimin Mehtabısın), Adalı Kız (Bahar Geldi Gül Açıldı Ruhuma Neş’e Saçıldı), Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar, Sarmaşık Gülleri (Yalnız Kalan Ruhumun Acısı Çok Derindir), Buruk Acı (Gurbet İçimde Bir Ok Her Şey Bana Yabancı), Nasıl Geçti Habersiz O Güzelim Yıllarım, Kıskanırım (Saçın Yüzüme Değse Telini Kıskanırım) gibi Türk Sanat musikisinin çok sevilen bir dolu bestesine imza atan Teoman Alpay yapıtlarıyla yaşamaya devam ediyor aramızda.
Cumhuriyet Gazetesi’nin Pazar eki Cumhuriyet DERGİ’nin 03 Mart 1991 tarihli sayısında Mert Ali Başarır, Ayıptır Sorması adlı köşesinde Tarık Akan’a sorular yöneltmiş. Yazı şöyle akıyor: Türk sinemasının bir dönem ‘apolitik çocuğu’ olan Tarık Akan, arka arkaya üstlendiği rollerle ‘politik kimlik’ kazandıktan sora dikkatleri üzerinde toplamayı başardı.
Bir dönemin gözde dergisi Ses'in '1963 Ses Kapak Yıldızı' seçilen Ajda Pekkan için derginin 20 Temmuz 1963 tarihli sayısında şunlar yazılmış: 'Yıldız yarışmamızın bu yılki genç kız birincisi, her role gidebilecek güçlü bir fiziğe sahip. Bakıyorsunuz, başında örtü, omuzunda şal munis bir hanımefendi olmuş. Bir de kucağında kedisi, gözleri alev alev yanan, bakışları esrarlı, vamp Ajda. Bütün bunların dışında ortada bir de gerçek var. Müsabakamızın birincisi Ajda henüz 17 yaşında. Sinema tecrübesi yok. Fakat büyük kabiliyetin, işlenmemiş cevherine sahip...
Mükremin diye tanıdık onu; Yılmaz Erdoğan olduğunu sonra öğrendik. Bir zamanlar Umut Taksi’yi yazdığı ve dizide rol aldığı da Mükremin’deki başarısının ardından gündeme geldi. Dizinin adı pek önemli değildi; Mükremin için geçiliyordu ekranın karşısına. Mükremin, ikram anlamına geliyordu, ama dizideki harbi delikanlının adının anlamıyla uzaktan yakından alakası yoktu. Delikanlılığın raconunu kendine göre yontuyor, kan kardeşi Tirbuşon’la bazen ‘Robin Hood’luğu unutup esnafın canını yakmaktan geri kalmıyordu.
70’li yıllarda TRT’de Dünden Bugüne, Haftanın Plakları, Dinleyici İstekleri, Yeni Plaklar gibi programları sunan Yavuz Aydar (d. 1946) askerden döndükten sonra, yönetime yeni bir öneri sunmuştu. Türkiye Radyoları’nda ilk canlı pop müzik stüdyo programını hazırlayıp sunmak istiyordu. Teklifi kabul edildi; Ankara Radyosu’dan TRT 3’de yayınlanmak üzere canlı yayın yapacaktı. Sunucu olarak yanına arkadaşı Şebnem Savaşçı’yı (d. 1946) almıştı. Savaşçı 1966’da TRT’ye spiker olarak girmişti; Aydar ise 1967’de. Programın adını Stüdyo FM koymuşlardı.
Hürriyet Gazetesi’nin 60’larda düzenlediği Altın Mikrofon Yarışması, aranjman anlayışına karşı kazanılmış büyük bir zaferdir. Bu umut verici gelişme karşısında, dönemin diğer önemli yayın organı Milliyet Gazetesi de boş durmaz ve kurumun halkla ilişkiler müdürü Necdet Günkut önderliğinde 1967 yılında, ülke çapında, Milliyet Liseler Arası Hafif Müzik Yarışması’nı başlatır. Amaç, gençlere hafif müziği sevdirmek, besteye yazmaya teşvik etmektir. Ayrıca Sayan Plak da dereceye girenlerin plaklarını basacaktır.
Yeşilçam’ın ‘dört büyüğü’nün öncüsü Fatma Girik; yarışma desteği olmadan işe figüranlıkla başlayan, gönül koyduğu sinemaya yarım yüzyıldır aynı aşkla hizmet etmiş bir yıldız O. Köylü kadın da O, kırsaldan kente göç eden kadın da; güzelliğinin getirdiği avantajların bir adım önüne geçip oyun gücüyle de kabul gören, bir dolu sıradan filmi sırtlayıp götüren, dramlar kadar güldürülerde de başarılı olan, kısa sürede milyonların sevgilisi haline gelen bacı da, sevgili de, ulaşılmaz kadın da, ‘Erkek Fatma’ da, rolü için dekolteden kaçmayan da O…
Geçtiğimiz hafta, yedinci sanatın en değerli isimlerinden David Lynch’i kaybettik... Absürt bir şair, titiz bir marangoz ve insancıl ama ‘doğal olarak’ yapayalnız bir dahi öte yandan… Başka dünyalarda kaybolup gitmeyi istedi ve bizi oralara götürdü. Rüyalarda buluşuruz ustayla!... İkisi yerli yapım olmak üzere toplam yedi yeni filme ev sahipliği yapıyor 24 Ocak vizyonu. İstanbul dışında bulunduğumdan dolayı, kimi filmler adına düzenlenen basın gösterimlerine iştirak edemediğim için haftanın filmlerini yapım notlarıyla paylaşacağım.
Çeyrek yüzyılı aşkın, başta pop olmak üzere müziğin tarihini tutan, radyo programları üreten, kitaplar, eleştiriler yazan, plaklar çalan Naim Dilmener bu uzun yürüyüşün Gazete Pazar ile Radikal adımlarında kaleme aldığı yazılarıyla, müzik serüvenimizden önemli ve değerli isimleri bizlerle paylaşıyor.
Büyük bir tufan sonrası, ortada insan kalmamış... Bir kedi öncülüğünde; üyeleri arasında bir kapibara, bir lemur, bir köpek ve bir sekreterkuşu olan teknedeki ‘yolcular’ hayatta kalma mücadelesine soyunur. Gints Zilbalodis imzalı ‘Flow: Bir Kedinin Yolculuğu’ her yaştan seyircisini içine alan, enfes bir animasyon. UĞUR VARDAN (25.01.2025)
Gündemdekilere ve vitrindekilere aldırmadan upuzun sinema tarihinden cımbızla seçilen hoş filmler, insan kokan öyküler, gözden kaçanlar, ıskalananlar, pamuklara sarılması gereken mütevazı başyapıtlar ve diğerleri Hilal Çetinder’in kaleminden Film Makarası’nda…
Bu aralar, ara tatil olduğu için sinemalarımızda, bolca çocuk filmi var ama korku filmleri de birbiri ardına geliyor. Bu hafta, bunlar içinden 4 tanesine bakalım. Çok iyi bir vampir filmi, ortalama bir kurt adam filmi, bir seri katil filmi klasiği ve yerli sinemadan bir cin filmi.
Esra İçöz ile İhsan Güvenç, müzik tarihimizde iz bırakmış eserleri bugün 20.30’da TRT Müzik’te yayınlanacak Senin Şarkın programında icra ediyor...
Yeni fotoğrafı görmek, müzikseverlerin beğenisinin ne kadar değiştiğini öğrenmek için yerli rockta ‘bütün zamanların en iyileri’ni sinemamuzik.com okurlarına ve müzik eleştirmenlerine sorduk. İlginç liste çıktı ortaya:
Her biri meslekte en az 20 yılı devirmiş müzik yazarlarımızın saptadığı yerli grupların ‘şeref tablosu’nda Moğollar, Bulutsuzluk Özlemi ile ‘orta yaş’a dayanmış akranlar mor ve ötesi ile Duman gözüküyor. Hemen enselerinde Kurtalan Ekspres ile Dervişan yer alıyor. Bir alt basamakta ise, az zamanda çok iş yapmış Hardal ve Mazhar Fuat Özkan bulunuyor. Aslında gözler Mazharlar’ı daha üstte arıyor da, ‘ticaret’in dozunu kaçırmak bazen böyle sonuçlara neden oluyor.
Sinemamuzik.com, bir çoğu Altın Portakal’da jürilik de yapmış sinema yazarlarına sordu: ‘Antalya Altın Portakallı en iyi film hangisi’?... Birinciler listesinde ‘kortej’e çıkan ve bütün zamanların Altın Portakal birincilerini değerlendiren 31 sinema yazarının katıldığı araştırmada, Zeki Ökten’in 1980 tarihli Sürü filmi 213 puan toplayarak birinciliği kazandı. Sürü’yü 204 puanla Muhsin Bey (Yavuz Turgul) ve 192 puanla Uzak (Nuri Bilge Ceylan) izledi.
Sinemamuzik.com sinema yazarlarına sordu: ‘İlk uzun filmini 21. yüzyılda çeken en iyi 10 yerli yönetmen kim?... 30 sinema yazarının katıldığı araştırmada bol ödüllü Emin Alper 195 puan toplayarak birinciliği kazandı. Alper’i 145 puanla Pelin Esmer ve 136 puanla Özcan Alper izledi. Emin Alper'i 27 sinema yazarı listesine alırken, Pelin Esmer’e 25, Özcan Alper’e 20 listede yer verildi. Bazı popüler isimler ön sıralarda yer alamadı.
Timur Selçuk'un Adam Sanat dergisinde yayınlanmış müzik yazılarının bir araya getirildiği Sana Dün Bir Tepeden Baktım Aziz Türkiye - Müzik Yazıları - 1 kitabı Eksik Parça Yayınları etiketiyle satışa çıktı. 256 sayfalık yapıt için Turgay Fişekçi şunları yazmış:
Türkiye´nin büyük kentlerinde yayında olan radyo kanallarının geniş listesi
Genç yaşına karşın uzun yıllardır rap müzikle uğraşan ´sinemamuzik.com´ okuru Emre Onaran sitemiz için şarkı yazdı. Yapıtını arkadaşı Uygar´la (Ragyu) birlikte seslendiren Emre Onaran´ın (Sürgün) videosu içeride:
Ünlü grupların kuruluş öyküleri, müzik serüvenleri yakından takip edilse de isimlerinin nasıl doğduğu ve koyulduğu pek bilinmez. Meraklısı için ilginç bir liste hazırladık:
Popüler orkestralar ile grupların Türkiye serüvenini ‘Günlerin İçinden Canım’ / 100 Yıllık Türkiye Popüler Orkestralar ve Gruplar Tarihi (1923-2022) adlı internet sitesinde anlattım.