Kıyametin internetten yayılan bir virüsle başlayacağını anlatan d@bbe ve gerçek bir öyküden uyarlanan Semum filmleriyle tanınan Hasan Karacadağ son filmi d@bbe 2’nin çekimlerini tamamladı. “Türk Korku Filmi” konseptini dünya sinemasına kazandırmak amacıyla konu olarak filmlerinde sadece kültürel öğelerden yola çıkan Hasan Karacadağ, d@bbe 2’de de yerel unsurlar içeren yepyeni bir korku filmine imza attı.
65 yaşındaki anne, huzurevinde yaşamına son vermiş, 36 yaşındaki abla annesinin vefatıyla sarsılmıştır. 32 yaşındaki erkek kardeş de yıllardır dönmediği ülkesine dönmüştür. Abla-kardeş annelerini defnederler, Büyükada münzevî bir yaşam sürmekte olan 71 yaşındaki babalarını bulurlar. Bir araya gelen aile fertleri, o güne dek konuşamadıklarını konuşurlar.
Eskişehir’de edebiyat öğretmeni olan Orhan, evlenmeyi plânladığı Ayşe’yle yollarını ayırıp İstanbul’a gelir, Oya ile evlenir. Evliklerinin ilk günlerinde kendini zor bir aşk üçgeninin ortasında bulur. Bir yandan da yeni tanıştığı öğrencisi Seda, Orhan’ı çıkılması güç bir yola sürüklemektedir. Üç kadın arasında kalan ve hayatı alt üst olan Orhan’ı zor günler bekler.
Celal, karısı ve çocuğuyla mutsuz hayat sürmektedir. Abisi Cemal’le birlikte ortak oldukları elektrik dükkânında da işler pek parlak değildir. Abisiyle tek eğlencesi Samsun’da pavyona gitmektir. Pavyonda çalışan Sibel Ceylan’a olan aşkı Celal’in başına dert açacaktır. Celal’in karısı Sevilay, Almanya’da yaşayan babasının gönderdiği paraları biriktirerek saklamaktadır.
Oğuz, üç yıldır birlikte olduğu Naz ile evlenmeye karar verir. Ancak Naz’ın babası kızını milli formayı giyen birisine vermeye and içmiştir. Çaresizlik içinde kalan Oğuz, tam umudunu yitirmeye başladığı anda televizyonda hiç bilmediği bir spor dalı görür: Curling. Oğuz ve arkadaşları curling takımı kurarak kimsenin bilmediği bu spor ile kolay yoldan Milli Sporcu olmaya karar verirler.
İşitme engelli bir gencin çağrı merkezinde çalışan bir kıza aşık olmasını şiirsel bir dille anlatan film, aşkın hiçbir engel tanımayacağını birbirinden ilginç anekdotlarla beyazperdeye aktarıyor. Örümcek misali kendi etrafına ağ ören ve kendini kendine kapatan insanların öyküsü. Film, sosyal sorumluluk konularında daha duyarlı olmaya davet eden mesajlarıyla dikkat çekiyor.
Film, 12 Eylül darbesinden sonra, anne ve babası polis baskınında gözleri önünde katledilen Gece’in yaşadığı dramı anlatıyor. Ufuk çizgisi ne kadar uzaksa ayrılık o kadar yakındır. İki aşk arasında kalan bir yürek, iki farklı dünya arasında zoraki bir seçim ve bir kadın. Bakışlar vardır insanı ağlatan, duygular vardır karşı koyulamayan. Aşk, uğrunda ölmeyi, bazen çekip gitmeyi bilmektir. Aşk başlangıçla final arasında geçen bir yoldur.
Roberto, Sara’ya aşıktır. Ancak Sara, kendisine olan bu ilgiye rağmen, Roberto’nun hayatından dikkat çekmeden sessizce ayrılır. Roberto aldatıldığını keşfeder, sevdiği kadını kaybetme korkusu, kadının onu aldatmasından daha ağır gelir. Roberto’nun çektiği acıyı paylaşan tek bir kişi vardır, o da küçük kardeşi Carlo’dur.
Film, şirket egemenliğinin, insanlar üzerindeki mahvedici etkisini konu alıyor. Ama bu sefer, sanık General Motors’tan çok daha büyük ve suç mahalli de Michigan’daki Flint kasabasından çok daha geniş bir alanı kapsıyor. Orta Amerika’dan tutun da Washington’daki iktidar salonlarına ve Manhattan’daki küresel finans merkezine varana kadar, Michael Moore sinema seyircilerini bir kez daha keşfedilmemiş topraklara götürüyor.
Ali Tarantula 45 yaşlarında, eğitimi sınırlı, ‘kendinden menkul’ otoriteye sahip biridir. Bu Ali Tarantula bir gün futboldaki ofsayt kuralına kafayı takıyor. Elinde tabureyle ‘Telegole’ programına giriyor. Arkasından Ahmet Çakar “Maazallah… Başarılı olur da ofsaytı kaldırırsa biz ne hallere düşeriz.” diyor. Sinan Engin de sevgi dolu bir yorum getiriyor, “Bu arkadaş var ya… Ali Tarantula… tam sopalık.” diyor.
Özel ajan Strahm ölmüştür ve Dedektif Hoffman da Jigsaw’ın tartışmasız varisi olarak ortaya çıkmıştır. Ancak, FBI Hoffman’a yaklaştıkça o da bir oyun başlatmaya zorlanır. Böylece Jigsaw’ın asıl büyük plânı sonunda anlaşılmıştır.
Evli ve iki çocuklu bir yazar olan Jeanne’ın bedeni değişmeye başlamıştır ama etrafındaki hiç kimse bunun farkında değildir. Ailesi onun korkularını, yeni kitabını yazmakla ilgili stresine bağlasa da, Jeanne daha derinlerde başka bir şeyler olduğunu bilmektedir. Annesinin evinde bulduğu bir fotoğraf onu İtalya’da bir arayışa sürükler.
Yönetmen A. yarıda bıraktığı filminin çekimini tamamlamak üzere Roma’daki stüdyosuna geri döner. Film, A.’nın annesinin hayat boyu büyük aşk yaşadığı iki adamla olan ilişkilerini anlatmaktadır. Karakterler birbirlerini bir bulup bir yitirir, 20. yüzyılın ikinci yarısının önemli olaylarını kateden bir yolculukta Sibirya, Kuzey Kazakistan, İtalya, Almanya ve Amerika’da birbirlerini ararlar.
Can, bir hafta sonra evleneceği Aybige’yi çocukluk arkadaşı Ilgaz’la tanıştırdığında, garip bir şey olur: Ilgaz, Aybige’ye şaşılacak kadar soğuk davranır. Arkadaşının bu tavrı, Can’ın nişanlısından kuşku duymaya başlamasına, Aybige’nin de huzursuz olmasına yol açar. Ama Ilgaz’ın ağabeyi Harun çıkagelince, olayların seyri değişir. Beklenmedik sırların açığa çıkmasıyla nikâhtan önceki son hafta hayatlarının sınavına dönüşür.
Abimm, bol aksiyonlu, komedisi ve ağır da dramı olan, sıcacık bir aile filmi. İzleyicileri acıklı bir komedi bekliyor. Ticari filmlerin şansı olmadığı önyargısını bu filmle kıracağını belirten yapımcı Ergun Mercan, “Filmimiz özellikle senaryosu ve kaliteli oyunculuğu ile dikkat çekiyor, özellikle Levent Üzümcü’nün canlandırdığı zeka engelli rolü çok konuşulacak.” dedi.
Leo, kız kardeşi Ale’nin evleneceğini duyunca aralarına soğukluk girer. Leo, Ale’nin nişanlısının, Sicilya’da kızkardeşine bir ev almayı plânladığını öğrenir. Evin kızkardeşinin bilmediği bir sırrı vardır. İki kardeş henüz çocukken, bir aile trajedisi sonucunda bu evden kaçmaya mecbur kalmışlardır. Leo, köklerine doğru bir yolculuğa çıkar.
Teknesiyle dünya turuna çıkan Türkiye’nin en zengin ve ünlü Türk işadamını kaçıran Somalili korsanlara karşı Türkiye’den gönderilen özel ekibin maceraları.
Neşeli Hayat, kış aylarında İstinye Park ve Reşitpaşa mahallesi ile İstanbul’un çeşitli mekânlarında çekildi. Yılmaz Erdoğan’ın “küçük adamın, büyük hikâyesi” olarak tanımladığı filmde Rıza Şenyurt krismıs mevsiminin dünyadaki en sorunlu Noel babasıdır. Bir kere Noel babanın tam olarak ne olduğunu bilmemektedir. Sırtında dünyanın yükünü taşıyan Rıza sonunda işi öğrenir: Hayat dediğimiz şey, çocukların inandığı yalanlardan daha gerçek değildir.
Mucit Flint’in suyu yiyeceğe dönüştürmek için tasarladığı makinesi bulutlara doğru fırladığında gökten çizburger yağmaya başlar. İnsanlar daha çok yemek istediklerinde, makine makarna kasırgaları ve dev köfteler üretir. Şekerleme ve kavun dağlarının altında gömülmek üzere olan kasabanın kaderi, Flint ve arkadaşı Sam’in makineyi durdurmalarına bağlıdır.
İstanbul Taşkasap’ta yaşayan Hürmüz, değişik mesleklerden altı kişiyle hiçbir yasal yanı olmadan evlenmiştir. Her kocasını haftanın bir günü ağırlamakta, gönüllerini hoş etmekte ve ekonomik sorunlarını çözmektedir. Ancak, onun gönlü berber eşinin dükkânında gördüğü doktordadır. Bir hastalık uyduran Hürmüz doktoru da evine getirtir. Doktor da ona âşık olur. Doktor ve Hürmüz, kendilerini karmaşık olduğu kadar, gülünç gelişmeler karşısında bulurlar.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
Netflix yapımı olacak, Charlize Theron'un başrolü üstlendiği The Old Guard 2'dan ilk fragman geldi. 2020'de büyük ilgi gören “The Old Guard”ın devamı olan film, Theron'un canlandırdığı Andy karakterinin başını çektiği ölümsüz savaşçıların yeni bir tehdit karşısında insanlık adına yeni mücadeleye kalkışmalarını anlatıyor. Theron’un yanı sıra...
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Şeytan Marka Giyer'in (2006) devam filmi için iş başı yapıldı. Variety'nin haberine göre, Anne Hathaway, Meryl Streep ve Emily Blunt'ın başrolleri üstlendiği film in 1 Mayıs 2026'da gösterime girmesi hedefleniyor. Filmin oyuncu kadrosuna Kenneth Branagh, Miranda Presley'nin (Streep) eşi rolüyle dahil oldu. canlandıracak.
Kahramanımız David Copperfield karmakarışık bir dünyada kendi yerini bulmaya çalışırken başına gelmedik kalmıyor. Mutsuz çocukluğunun ardından, hikaye anlatıcılığı ve yazarlıktaki yeteneğini keşfeden David’in yolculuğu, şamatalı ve trajik ama her zaman hayat dolu, renkli bir serüvene dönüşüyor.
Amerikan müzik dergisi Ultimate Classic Rock, punk dünyasına dalıp 60'ların sonuyla 70'ler müzik dünyasının en güçlü akımlarından punkın en ünlü aktörlerini inceledi ve 30 şarkılık bir liste hazırladı. Sex Pistols, Clash ile Ramones'ten Green Day ile Blink-182 gruplarına uzanan zaman diliminden şu şarkılar öne çıktı:
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: