Balayı sırasında gizemli, garip bir gece geçiren Samantha ve Zach, kendilerini hiç beklemedikleri bir gebelikle karşı karşıya bulurlar. Gerçek bir aile olmaya doğru attıkları adımları kamerayla sürekli kaydeden Zach, Samantha’nın gittikçe garipleşen davranışlarını önce hamileliğiyle ilgili zanneder. Aylar geçtikçe genç kadının bedeni ve ruhsal durumundaki karanlık değişimlerin sebebinin çok daha korkutucu ve uğursuz bir güç olduğu ortaya çıkacaktır.
İlk filmde Flint, suyu yiyeceğe dönüştüren bir makine icat etmişti. Devam filmindeyse Flint, durdurduğunu sandığı icadının halen çalışmakta olduğunu öğrenir. Bu sefer dünyayı, makinesinin yarattığı hayvan-yiyecek karışımı mutant yaratıklardan kurtarmaları gerekmektedir.
Film 1960´lı yılların New York’unda geçiyor. 1960´lı yılların başında Greenwich Village, folk müziğin devrimine sahne olur. Film ünlü folk sanatçısı Dave Van Ronk’un hayatından ilhamla yola çıkarak, dönemin müzik piyasasında yaşananları ünlü sanatçılar Bob Dylan, Joan Baez ve Joni Mitchell eşliğinde beyazperdeye taşınıyor.
Dolandırıcı Irving Rosenfeld ve İngiliz ortağı Sydney Prosser, çılgın FBI ajanı Richie DiMaso tarafından yakalanınca onun için çalışmak zorunda kalırlar. DiMaso ve FBI departmanını yöneten beyinler başka dolandırıcıları yakalamak için birlikte Arap Şeyhi’nin yönettiği Atlantic City’de düzenlenecek yüksek profilli kumarbazların katılacağı zekice bir oyun kurarlar. New York’un tehlikeli bölgelerinde geçen inanılmaz ve akla sığmayan gerçek bir operasyonun hikâyesi.
Filmde, farklı nedenlerle hayal kırıklığına uğramış, kalpleri kırık 4 kadının banka soygunu macerası anlatılıyor. Başlarına ne geleceğini düşünmeksizin, hiçbir koşulda birbirini satmayan 4 kadının sırt sırta verdiği film, gerçek dostlara daha sıkı sarılmanın ne denli önemli olduğunu anlatırken, en zor şartlarda dahi gülecek bir şey bularak hayata tutunmanın önemini de seyirciye hatırlatıyor.
Bir kehanet, bir krallığı sonsuza dek kışa mahkum edince, Anna, dağ adamı Kristoff ve onun sağ kolu ren geyiği Sven ile işbirliği yaparak kız kardeşi Kar Kraliçesi Elsa’yı bulmak ve buz büyüsünü bozmak için uzun bir yolculuğa çıkar. Her adımda gizemli yaratıklara rastlayan Anna ve Kristoff, krallığı yok olmaktan kurtarmak için büyük savaş verirler.
Özlem Dershanesi’nin öğrencileri dershaneler arası müzik yarışmasının finali için Antalya’ya gelmişlerdir. Kendileri adına yarışacak olan Ali’nin aniden hastalanmasıyla, hiç de akıllarında olmayan otel çalışanı Zeynep’i kendi adlarına yarışmaya hazırlarlar. İlk görüşte Zeynep’e aşık olan Ali, arkadaşlarıyla birlikte Zeynep’in hayatındaki bilinmeyen gerçekleri öğrenerek, onun için hayati bir önem taşıyan sorununu çözmek için kolları sıvarlar.
Amcası ve yengesiyle yaşayan Ayşe aşık olduğu Ali’nin İstanbul’a gidişiyle hayatının tek mutluluğunu kaybetmiştir. Her gün işe gidip gelmek dışında hiçbir şey yapmaz. Ara sıra Ali’nin annesine uğradığında kendini Ali’ye daha yakın hisseder. Bu arada amcası Ayşe’yi Ahmet’le evlendirmek ister. Bunu öğrenen Ayşe çok üzülür ama çaresizdir. Nikâh kıyıldıktan kısa bir süre sonra Ali’nin annesi vefat eder. Ayşe, Ali ile tek bağlantısı olan kişiyi de kaybetmiştir.
Dünyanın en azılı suçlularının kalacağı bir hapishane inşa edilir. Tüm hapishaneleri inşa eden ve onlardan ustalıkla kaçabilen Ray Breslin (Sylvester Stallone) bu hapishaneyi kontrol etmek ve kaçışa uygun olup olmadığını anlamak için hapishaneye yerleştirilir. Ray düştüğü tuzaktan habersiz görevi kabul eder, hapishaneye yerleşir ve dünyanın en tehlikeli adamı Emil Rottmayer’den (Arnold Schwarzenegger) destek alarak hapishaneden kaçışlarını plânlar.
Bükreş’in üst sınıf ailelerinden birisine sahip olan Bayan Cornelia Keneres, oğlu Barbu Keneres’in sebep olduğu ölümcül bir trafik kazasından sonra onun tüm sorumluluklarını eline alır. Barbu Keneres, kazada küçük bir çocuğu öldürmüştür. Bayan Cornelia Keneres, bu durum karşısında oğlu hakkında tüm gerçekleri öğreneceği gibi onun durumu düzeltmek için tüm varlığını ortaya koymaya gayret edecektir.
Jesse gizemli kötü güçler tarafından işaretlenmiştir. Ailesi ve arkadaşları onu bu beladan kurtarabilmek amacıyla harekete geçer...
Yaşının icap ettiğine karşı gelip hayattan elini eteğini çekmeyi kabul etmeyen 58 yaşındaki Gloria, bekârların arasına karışmaya karar verir. Gece kulüplerinde aşk ve macera peşinde umut, hayal kırıklığı ve boşluk hissiyle karşı karşıya kalır. Bir deniz subayıyla tanışıp yakınlaştığında kendi sırlarıyla da yüzleşmek zorunda kalacaktır. Acaba bu ilişki aşk yolundaki son durağı mıdır?
Anadolu’dan yayılan sevgi ışığını, yüzyılları aşarak şiirleriyle günümüze taşıyan; barış, kardeşlik ve ilahi aşk düşünceleriyle evrensel düzeyde benimsenmiş, büyük düşünür Yunus Emre’nin ilahi aşk yolculuğu. Dil, din, düşünce ve ırk farkı gözetmeksizin tüm insanlığa barışı, hoşgörüyü ve sevgiyi aşılayan Yunus Emre’yi ve onun ilahi aşkını anlatan Yunus Emre: Aşkın Sesi, büyük düşünürün tüm insanlığı ne derece aydınlattığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
Salim’in kimsesiz bir cenazeyi memleketine götürmeyi kabul etmesiyle başlayan macera, yol arkadaşı Nihal’in annesinin intikam için rehin alınmasıyla yeniden başlıyor. Her yerde 11 kötü adamın seri katili olarak aranan kahramanlarımız yakalanmamak için kılık değiştirirler. Ancak işler düşündükleri gibi gitmez. Salim belâdan kurtulmak için eline silâh alınca da serüven yeniden başlar.
Baskıcı babası Raif ve acar arkadaşı Kısmet’le Tuzla tersane bölgesinde tedarikçi olarak çalışan Ali, 20 yaşında hayalci bir gençtir. Denize açılan gemileri seyrederken kendisi için daha güzel bir hayat olduğuna inanır. Bir gece Kısmet’le şehri başka bir açıdan görmek için bir kulenin tepesine tırmanır. Çevreye bakınırken karşıdaki duvarda yarım yapılmış bir gemi grafitisi gören Ali bunun bir işaret olduğuna inanır.
Filmde, herkesin iyi hissetmesi için gereken potansiyelin içinde bir yerlerde gizlendiği anlatılıyor. Sıradan bir adam olan Walter, sessiz sakin hayatına devam ederken, komik ve şok eden gerçek üstü hayaller görmeye başlar. Bir gün kaderi öyle bir değişir ki, hayallerinin bile ötesinde bir maceralar zincirine adım atar.
Çeşme. Mayıs’ın son günleri. İstanbul’dan gelen iki kız kardeş, Lale ve Yasemin bir kaç ay önce vefat etmiş anneannelerinin yazlığında tek başlarına kalıyorlar. İki kardeş gün içinde, yarımadayı arabayla geziyor ve ıssız plâjlarda uzanıp tembellik yapıyorlar. İlk başta her şey çok güzel, hava berrak, deniz pırıl pırıl ve belde huzurlu. Ancak bu ilişkide tuhaf bir gerginlik var.
Bir gece içkiliyken apansız kaçırılan ve tuhaf, hotel benzeri bir hapis içerisinde, O’nu esir alan kişinin kimliği ve gerekçesiyle ilgili en ufak bir iz olmadan, eziyetle dolu, bezdirici, yalnız ve 20 yıl sürecek bir mahpusluğa terk edilen, Joe Doucett’in akıl sır ermez deneyimi. Serbest bırakılan Joe, bu kâbustan bir saplantıyla çıkar: Cezasını organize eden kişiyi bulmak ve nedenini anlamak.
Film, gazeteci Evrim Kanpolat’ın bizzat şahit olduğu gerçek bir olaydan yola çıkarak yazdığı senaryosu ile Türkiye’nin en büyük problemlerinden birini, çocuk yaşta gelin olan kızların acı dramını ve akraba evliliklerini ele alıyor. Aynı zamanda Kıbrıs Barış Harekatı’nın 40. yılına denk gelen filmde, Kıbrıs Rum Kesimi tarafı ile yaşanan sınır meselesi de en insani yanıyla işleniyor. Filmin çekimleri Akıncılar köyünde gerçekleştirildi.
Sinan, patronu tarafından Kapadokya’ya bir komedi filmi senaryosu yazmak üzere gönderilir. Süresi çok azdır ve filmin sonu mutlu bitmek zorundadır. Sinan, mutlu bir hikâye için ilham perisini beklerken, önce kalacağı otelin sahibi İzzet Bey’in kızı Eylül karşısına çıkar, sonra da hayatında en çok nefret ettiği kişi olan eski arkadaşı, ünlü oyuncu Faruk. Eylül ve Faruk evlenmek üzeredir ancak Kapadokya’da bir balon gezisi, herkesin hayatını değiştirir, özellikle Sinan ve Eylül’ün.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
Yeni sezonun merakla beklenen filmlerinden Queer'den fragman geldi. İlk gösterimi Venedik Film Festivali'nde yapılan, Luca Guadagnino'nun yönettiği, başrolünü Daniel Craig'in üstlendiği Queer'in Oscar'ın bir numaralı favorilerinden olacağı söylentisi Hollywood kulislerinde dolaşıyor.
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Warner Bros. Pictures, 'Game of Thrones' evreninde geçen bir film üzerinde çalışıyor. The Hollywood Reporter'ın haberine göre, senaristi ve yönetmeni daha belli olmayan filmin ön hazırlıkları sürüyor. '
Bo Lee Swagger Amerikan hükümeti için çalışan keskin nişancıdır. Etiyopya'da ki görevi sırasında girdikleri çatışmada arkadaşı Donnie'yi kaybeder ve kendisi de çatışma alanında terk edilir. Bu olay sonrası keskin nişancılığı bırakarak dağda inzivaya çekilir. Bir gün Amerikan hükümetini temsil ettiklerini söyleyen bir grup kişi kendisini bulur ve başkana bir keskin nişancı tarafından suikast yapılacağını, ondan alacakları teknik bilgilerle ancak bunu önleyebileceklerini söylerl. Bob başta çekinceli davransa da sonrada "vatan için can feda" anlayışı ile kabul eder.
Baba Zula’nın filme yazdığı müzikleri yeterli bulmayan Derviş Zaim, Şenol Filiz-Birol Yayla ikilisinin Bab-ı Esrar albümünden de parçalar alıyor. Hatta bu parçaların sayısı Baba Zula’nınkileri aşıyor. Filiz ile Yayla, istemleri dışında işin içine giriyor açıkçası. 1995 tarihli ikinci albümleri Bab-ı Esrar’daki şarkıların bir bölümünün Tabutta Rövaşata filminde kullanılması albümün tanıtımına önemli katkıda bulunuyor aslında. Özellikle Bab-ı Esrar parçası çok dikkat çekiyor, filmle özdeşleşiyor.
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: