ZEYTİNE ALGI OPERASYONU: ´ZEYTİNYAĞLI YİYEMEM AMAN´
2. Dünya Savaşı sonrası, Marshall planı kapsamında Türkiye’yi de kendine muhtaç ülkelerden biri haline getirmeye çalışan Amerika Birleşik Devletleri, o dönem elinde birikmiş mısırözü yağını bize pazarlamak için türlü yöntemler uygulamaya başlamıştı. Zeytin yurdu Türkiye’nin politikacıları aracılığıyla önce zeytin ağaçları söküldü, ardından zeytinyağının kanser yaptığı söylendi. Yetmedi; ısmarlama türkü yaptırıldı.
Bugün bile, her yerde bangır bangır çalınan, hatta göbek atılan ‘Zeytinyağlı Yiyemem Aman’ adlı türküde, algı operasyonu yapılıyor; insanlara zeytinyağı yememeleri söyleniyordu. Diğer yanda da ABD damgalı mısırözü yağı ve yapay margarin yağlar Türkiye pazarına adeta akıtılıyordu.
Kısacası, Anadolu yaşantısından imbikle damıtılarak bugünlere kalmış türkülere bu kez sadece ticari çıkarlar için 1954’te Bursa’da yazılmış bir tane daha eklenmişti.
Türkünün devamında, yerli malı ´basma’ da eleştiriden nasibini almış, Amerikan bezi ve diğer plastik kumaşlar karşısında ikinci plana itilmişti.
“Zeytinyağlı Yiyemem Aman” türküsünün sözleri
Zeytin Yağlı Yiyemem Aman,
Basma da Fistan Giyemem Aman.
Senin Gibi Cahile,
Ben Efendim Diyemem Aman.
Kaldım Dumaniçi Dağlarında,
Sevgili Yarim Nerelerde.
Kara Üzüm Asması,
Yeşil Olur Yazması.
Ben Yarimden Ayrılmam,
Kara Yazı Yazması.
Kaldım Dumaniçi Dağlarında,
Sevgili Yarim Nerelerde.
Asmadan Üzüm Aldım,
Sapını Uzun Aldım.
Verin Benim Yarimi,
Annemden İzin Aldım.
Kaldım Dumaniçi Dağlarında,
Sevgili Yarim Nerelerde.