BOHEMIAN RHAPSODY (QUEEN)
Hiç şüphesiz, rock müzik tarihinin en ilginç şarkılarından Bohemian Rhapsody. Freddie Mercury tarafından Queen grubunun dördüncü albümü A Night At The Opera’da (1975) yer alması için bestelenmiş, 6 dakika uzunluğuna rağmen teklisi dokuz hafta İngiltere listelerinde dokuz hafta liste başı kalmış, 1991’de Murcury’nin ölümünün ardından yine İngiltere listelerinde beş hafta ‘1 numara’ olmuş sıra dışı parça.
Öyküsü şöyle; 1975 başında Mercury bir gün evine yapımcıları Roy Thomas Baker’ı davet ediyor ve parçanın başını çalıyor, ‘Bundan sonrası da opera’ diyor. Baker ne olup bittiğini anlamıyor o anda. Akşam yemekte Mercury, grup üyelerine ve Baker’a konuyu açıp piyasa işinden çok farklı bir beste yazdığını söylüyor.
Grup, Mercury’nin fikrine çok sıcak bakıyor ve üç hafta bir köy evine kapanıp kayıtlardan önce parçanın provalarını yapıyor.
24 Ağustos 1975’te Queen, Rockfield Stüdyoları’nda kayda başlıyor ve parça için tam altı hafta çalışıyor. Bohemian Rhapsody böylelikle pop-rock tarihinin en masrafları şarkılarından biri oluyor. Videokliple biraz tasarruf ediliyor ve üç saatte çekilen görüntülere sadece 3.500 pound harcanıyor...
Brian May bir günde gitar bölümlerini çalıyor; geriye kalan onca zaman vokallere harcanıyor. Söylentiye göre vokal bölümleri 180 kez kayıt ediliyor. Paul McCarney’nin Hey Jude’un kayıtlarında çaldığı piyanoya bu kez de Freddie Mercury oturuyor.
6 dakikalık süre başa bela oluyor ve tekli için o dönem imkansız kabul edilen bu uzunluk plak şirketinin muhalefetiyle karşılaşıyor. Radyolar da uzun şarkıdan nefret ediyor zaten.
Queen kurnazca bir çözüm buluyor; Mercury’nin DJ arkadaşı Kenny Everett’e, albüm çıkmadan yayınlamaması şartı ile Bohemian Rhapsody’nin kopyası veriliyor. Tabii ki sözünü tutmuyor Everett ve iki günde 14 kez radyosunda şarkıyı çalıyor. Devamında her şey yoluna giriyor ve ‘platin plak’ ödülü geliyor…
Şarkının sözleriyle ilgili çok şey yazılıyor, tartışılıyor; Belzebu gibi ‘şeytan’ın birçok adından biri, sahtekar anlamındaki Scaramouch, ‘Kur’an’dan’ Bismillah’ ve diğerleri. Dişe dokunur bir açıklama hiçbir zaman gelmiyor. Galile’nin ismine de astronomiye tutkun Brian May’i sevindirmek için yer verdiği söyleniyor Mercury’nin.