‘YÜZÜNÜ BİLMEDİĞİMİZ ÜNLÜ’
Efekt deyince birkaç kuşağın aklına gelen ilk isim Korkmaz Çakar. Radyo Tiyatrosu, Arkası Yarın derken 1968’de başlayıp 40 yıl süren ilginç bir öykü onunki.
Tek değil tabii işinde; Erhan Mesutoğlu, Ertuğrul İmer ile Yüksel Doğru gibi isimlerin de büyük emeği var efekt konusunda TRT’ye.
Adıyla soyadının ilginçliğinden midir, nedir, TRT’nin ‘yüzü bilinmeyen ünlüsü’ Korkmaz Çakar.
Ocak 1990’da Çakar’ı İstanbul Harbiye’deki ‘Radyoevi’ne ziyarete gidiyoruz.
Çakar anlatıyor: ‘Efektin sözlük anlamı bir cismin hareketinden çıkan, hareketi takip eden ses. Radyo oyunlarındaki önemi ise konunun, atmosferin, mekanın, zamanın anlaşılırlığını temin etmek, gerilimi tırmandırmak. Tabii ki zamanla efekt teknikleri çok değişti, ama sistem aynı kaldı. Oyun stüdyoda seslendiriliyor, kaydediliyor, Sanatçılar kayıt sırasında yapılabilecek ‘sıcak efektleri’ stüdyoda gerçekleştiriyorlar. Kapı, merdiven, kum, taş zemin gibi. Montajda ise biz elimizdeki teknik araçları kullanıyoruz’.
O günün şartlarında TRT’nin elindeki en yeni efekt makinalarını tanıtıyor. Efekt konsolunda 70 tuş var ve her biri 18 ses çıkarabiliyor; yani 1260 ses geliyor konsoldan. Bunun dışında bantlar, plaklar, compactdiscler var.
Yerli yazarların oyunları için radyoevi dışına çıkıp kayıt yapıyor; örneğin pazar yerinin gürültüsünü çekip kullanıyor, sonra da saklıyor.
Radyoevi’ndeki yapımcılarla, sunucularla arası iyi; sözsüz müzik konusunda besliyorlar Çakar’ı.
Radyo dışından gelen taleplere seve seve yanıt veriyor. Üniversitelerin tiyatro kollarına yardım ediyor. Televizyon için çalıştığı yapımlar da var…
Bir konunun altını özellikle çiziyor: ‘Aslında efektör efekt üretmez, efektleri en verimli şekilde kullanmaya ve yerleştirmeye çalışır…’
İşin zorluklarını soruyoruz:
‘Efektörün görevi oyunun kompozisyonunu baştan sona kadar hazırlamak. Stüdyodan çıplak çıkan oyunu saniye saniye işlemek zor bir olay. Tam 100 çeşit tren sesi var örneğin. Gerilimli anda çalan telefonun sesi başka, normal anda çalanın başka. Bu nedenle iyi bir izleyici olmanız, sesleri ayırt etmeyi bilmeniz gerekiyor. Bazı günler bir oyunun efekti ertesi güne bile sarkabiliyor’.
Korkmaz Çakar, gördüğü ilgiden memnun ama bir şeyi söylemeden de edemiyor: ‘Ödüllerin sadece yönetmenlere verilmesi bizi üzüyor. Oysa oyunları hayal etmede, gözünüzde canlandırmada efektörlerin payı büyük’.
CUMHUR CANBAZOĞLU