DELİ VE DAHİ
THE PROFESSOR AND THE MADMAN
19. yüzyılın ortasında sözlüğün ilk baskısını çıkarmak için gecesini gündüzüne katan bir profesörün eline, bir akıl hastanesinden 10,000 kelimelik devasa bir çalışma ulaşır. Dr. W.C. Minor çok tehlikeli hastaların konulduğu bir akıl hastanesinde yatmaktadır. Profesör James Murray'in hazırladığı sözlük için 10,000 kelimelik bir liste gönderdiğinde iki adamın yolları kesişir.
SEANSLAR
YÖNETMEN:
Farhad Safinia
OYUNCULAR:
Mel Gibson
Sean Penn
Natalie Dormer
Ioan Gruffudd
Jennifer Ehle
Jeremy Irvine
SENARYO:
John Boorman
Farhad Safinia
Todd Komarnicki
GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ:
Kasper Tuxen
MÜZİK:
Bear McCreary
YAPIM:
2019, İrlanda
DAĞITIM:
CGV Mars D.
SÜRE:
122 dakika
FİLMİN SİTESİ:
Web sitesine gidin
Yazar
ŞENAY AYDEMİR (EVRENSEL): '... Yönetmenin belki kağıt üstünde kurduğu bu denge görüntüye aktarılınca işlemiyor sanki. Bunda Gibson'un donuk oyunculuğu ile Penn'in görkemi arasındaki farkın da etkisi olduğu muhakkak. Öte yandan İngiliz egemenlerinin (üniversite dahil) dil gibi evrensel bir meseleyi bile egemenliklerini güçlendirmelerinin bir aracı haline dönüştürme çabalarını, savaşın yarattığı yıkımı da hikayenin arka fonunda görmek mümkün... "Deli ve Dahi", ikilinin dil üzerine yaptıkları küçük oyunlarla şenlense de aralarındaki ilişkinin gücünü sözcüklerin ötesine taşıyıp 'his' olarak ulaştıramıyor seyirciye. Bir yanıyla dünyaya en büyük sözlüklerden birisini armağan eden 'dahi' ve bu sözlüğe çok büyük katkı sunan ama onun dışında da hayatı ilgiye değer olan 'deli'nin merak uyandırıcı hikayesini izlenilir kılıyor film. Diğer yandan Farhad Safinia bu ilk yönetmenlik işinde çarpıcı bir görsel dünya inşa etme konusunda sınıfta kalıyor.'
OLKAN ÖZYURT (SABAH): '... Filmin ilk yarısında karakterleri tanıtan ve daha çok sözlüğün yazım sürecine odaklanan film, özellikle ikilinin fiziki olarak bir araya gelmeye başlamasıyla daha da lezzetli hale geliyor. Ama bir noktadan sonra film sözlüğün yazım sürecinden çok Minor'e odaklanıyor. Vicdan azabı çeken ve öldürdüğü adamın karısının ona ilgi duymaya başlaması sonrası yine hastalığı depreşen Minor kelime yazmayı bırakıyor. Bundan sonra ise Willam'ın Minor'e yardım etmeye çalışmasını izliyoruz.
Yer yer o soğuk İngiliz kibrini eleştiren film, bir yandan dilin her daim kendini nasıl geliştirdiği ve bu gelişimin önünde durulamayacağını anlatırken diğer yandan 19. yüzyıl İngilteresi'nin insanlara bakışını da ele alıyor. Ama verdiği en önemli mesaj ise; "hiç okuyanla okumayan bir olur mu?"
Mel Gibson'un olağan rollerinden biri olarak görülebilecek filmin yıldızı ise Sean Penn. Depresif karakterleri genel olarak seven Penn Deli ve Dahi de yine etkili bir performans sergiliyor...'