CEM YILMAZ´DAN HOŞÇA VAKİT GEÇİRMEK İSTEYENLERE...
Cem Yılmaz´ın yazıp yönettiği, senaryosunu da kaleme aldığı Ali Baba ve 7 Cüceler, 862 salonda sinemaseverlerin karşısına çıktı. Film eleştirmenleri yapıtı genelde beğenirken, bol küfürlü sahnelerin de rahatsız etmediğini yazdı:
MURAT ERŞAHİN (sinemamuzik.com): ´... Güldürüyor mu, güldürüyor! Cem Yılmaz, kaliteli popüler yerli komedi açığını yine doldurmuş. Bazı anlar, kahkaha da attıran, öyküsünden tutun, plastiğine dek ´titizce´ çalışılmış film, birçok sosyal ve politik gönderme de içeriyor. Yerel ve evrensel değiniler, Cem Yılmaz´ın mizahında, eğlenceli bir avantüre yedirilmiş. Cem Yılmaz´ın yazıp, yönettiği ve başrolü üstlendiği komedi, iki saf girişimcinin, Bulgaristan´da düzenlenen bahçecilik fuarına katılımları sonrası başlarına gelen mizah yüklü olayları taşıyor perdeye. Şenay ve İlber´in, suç baronu Boris Mançov ile olan mücadelesinde, diğer önemli rolleri, Çetin Altay, Zafer Algöz, Irina Ivkina ve Yosi Mizrahi üstlenmişler. Cem Yılmaz´ın ağabeyi Can Yılmaz ise, ´kaderci İsmail´ rolünde, akılda kalıcı ve fark yaratıcı. Gökhan Atılmış´ın temiz görüntü yönetmenliği ve titiz yapım tasarımıyla, Yılmaz´ın bir önceki filmi ´Pek Yakında´dan çok daha iyi bir yapım buluyoruz perdede. James Bond evrenini, Avrupa´ya açılmak isteyen küçük esnaf kafadarlar esprisiyle zenginleştiren film, kelimenin dolu anlamıyla, ´hoşça vakit geçirmek isteyenler için´. Barış Manço ve İzzet Altınmeşe değinileri, öyküye ayrı bir lezzet katmış. Sinema anlamında ise, Cem Yılmaz´dan, ´Hokkabaz´ tadında, daha içli, meseleli ve bir yüzü karanlığa dönük, trajikomik öyküleri bekliyorum şahsım adına.´
SUNGU ÇAPAN (CUMHURİYET): ´. Eski filmlerine göre daha karmaşık bir öyküyü karşımıza getiren ve mizah dozuyla aksiyon öğesinin de beylik başarı formüllerine göre harmanlanıp kaynaştırıldığı "Ali Baba ve 7 Cüceler", yeterince ikna edemediği seyirciyi dolu dolu güldürmese de, her an gülümseten, kanlı, grotesk sahneler ve çeşitli göndermelerle, lafı gediğine oturtmalarla gelişerek sürüp sonuçlanan, tipik Cem Yılmazvari, parodimsi bir komedi. C.Yılmaz´ın en iyi filmlerinden olmasa da üstadın zaman zaman depreşen sinema aşkının, kuşkusuz pek ilgisiz kalınamayacak bu yeni ürününde Zafer Algöz, Mosi Mizrahi, Bahtiyar Engin gibi oyuncular da yan rollerde döktürüyorlar.´
ATİLLA DORSAY (t24.com.tr): ´ Film elbette en çok oyuncuları üzerinde duruyor. Başta bizzat Cem: Film boyunca çok farklı iki kişiliği, saflıkla cinlik arasında kalmış esnaftan Ali Şenay ve azgın Bulgar Mafyacı Mançov´u aynı sağlamlıkta oynarken, bir düzineye yakın dilde konuşmayı da beceriyor!... Hemen ardından, Pek Yakında´da tutmadığım Zafer Algöz, eski Rus askeri, ama aslında yaman bir türkücü olan Memedov´da dört dörtlük oynuyor. Pek tanımadığım Çetin Altay´ın enişte İlber´deki oyunu çok iyi. Yoshi Mizrahi, Bahtiyar Engin, Can Yılmaz için de benzer şeyler söylenebilir. Rus dilberi İrina İvkina ise tam yerine oturmuş. Elbette kusursuz bir film değil bu (öyle olsaydı, beş yıldız verirdik!). Bir noktada biraz tıkanıyor, yavaşlıyor gibi. İlber´in ölüp dirilmesi ve sonra bir zombiye dönüşmesi yeterince işlenmemiş. Sanki çok daha komik bir şeylere yol açabilirdi.´
UĞUR VARDAN (HÜRRİYET): ´.´Cem Yılmaz, senaryosunu da kendisinin kaleme aldığı ´Ali Baba ve 7 Cüceler´de, çeşitli filmlere referanslarda bulunan ama temelde asıl göndermeleri kimi kültürel kod ve değerlerimiz olan gayet keyifli bir eğlenceliğe imza atmış. Ali Baba ve 7 Cüceler´, bence beklentileri fazlasıyla karşılıyor. Kimi sahneleri çok komik, kimi sahneleri de göndermeleri itibariyle çok başarılı, ayrıca ´Cem Yılmaz-Zafer Algöz düeti´ de filmin zirvelerinden. Ayrıca satır aralarına sıkıştırılmış politik espriler de gayet iyi. Kısacası gönül rahatlığıyla salonun yolunu tutabilirsiniz. Son bir not da ´Steril seyirci´ye: Kimi küfürlü sahnelere yönelik olası eleştirilere bizatihi Yılmaz´ın kendisi, basın toplantısında cevap verdi: "Filmimde küfür, hayatta olduğu kadar var..."
BURAK GÖRAL (SÖZCÜ): ´. Yılmaz Avrupa´nın göbeğinde yaşanan bu küçük insan avında değişik sınıfları temsil eden Türkleri yanyana getirerek politik bir mizaha doğru yol alacakken dümeni daha hafif bir iyi-kötü savaşına çeviriyor. Zaten filmin senaryosunun en büyük sorunu da bu. Çeşitli komedi filmi türler arasında zıp zıp zıplıyor. Yeri geliyor bir James Bond komedisi oluyor, bir 80´lerde sık rastladığımız soğuk savaş parodisi; bir "Açlık Oyunları" parodisi oluyor, bir "G.O.R.A"daki gibi yanlış zamanda yanlış yerde bulunan küçük adam komedisi... Bu çeşitliliğin ardında Yılmaz´ın olabildiğince geniş bir kitleye ulaşma arzusu var kanımca. Zira yukarıda saydıklarımın dışında bu hikayenin içinde zombi filmleri, "Olağan Şüpheliler", "Tropik Fırtına" gibi filmleri hatırlatan göndermeler de var; Barış Manço´dan, Cemal Süreya´ya, İzzet Altınmeşe´ye Cem Yılmaz´ın rol aldığı Yavuz Turgul filmi "Av Mevsimi"ne kadar uzanan bir dolu yerli popüler kültür göndermeleri de. Bu kadar tıkış tıkış bir durum olmasına rağmen film uzun ve ormanda geçen sahnelerde bariz ritm bozukluğu var. Hikâyeye yanlış bir sahneden giriyor olsa da Zafer Algöz´ün Azeri asker tiplemesi devreye girince film de toparlıyor biraz.´
MEHMET AÇAR (HABERTÜRK): ´.Filmin kayda değer bir meselesi, derdi yok. Senaryo komedi sahnelerini peş peşe sıralamak için kurulmuş bir tel iskeletten farksız. Şenay ile İlber´i dışarıda tutarsak Veronika (Irina Ivkina) dahil karakterlerin tümü karikatürize. Sonuçta, bir Cem Yılmaz filmi olarak "Ali Baba ve 7 Cüceler"in beklentilerimi tam olarak karşıladığını söyleyemem ama güldüğüm ve iyi vakit geçirdiğim kesin. Özellikle Şenay ile İlber´in Bulgaristan´daki sorguda verdikleri Barış Manço konseri ve Şenay´ın Türkçe destekli İngilizce´si gerçekten çok eğlenceli.´
NİL KURAL (MİLLİYET): ´. "Ali Baba ve 7 Cüceler", Cem Yılmaz´ın yönetmenliğini, senaryo yazımını ve başrolü üstlendiği bir ana akım komedi. Bahçe cüceleri üreten Şenay (Cem Yılmaz) ile ortağı ve eniştesi İlber´in (Çetin Altay) Sofya´da bir fuarda başlarına gelen belalar etrafında mizah üretiyor.Filminin arkasına macera filmlerinin şablonlarını alan Cem Yılmaz, bir kez daha kariyerini yüksek yapım değerlerine sahip filmlerle sürdürmekte kararlı olduğunu gösteriyor. Film ana akım sinema izleyicisine üzerine düşünülmüş kadrajlar, sanat yönetimi, görüntü ve efektler sunuyor. Yılmaz´ın mizahını seven izleyicilere hoş vakit geçirtecek yerli film standartlarının üzerinde bir ana akım komediyle karşı karşıyayız. Yılmaz nesildaşları arasında ana akım sinemaya en çok özen gösteren isimler arasındaki yerini koruyor.´
OLKAN ÖZYURT (SABAH): . Bu yerli yerinde komediyi ortaya koyan ekip çalışmasına da şapka çıkarılır. Hem birlikte hem de yeri geldiğinde solo performanslar çok iyi. Şenay, Cem Yılmaz´ın yeni karakteri ama Arif´ten dolayı antrenmanlı gibiyiz ona karşı. Yabancılık çekmiyoruz yani. Ona İlber´de eşlik eden Çetin Altay da gayet yerinde çıkışlarla ve esprileriyle filmi sürüklüyor. Beyaz Türk Tayanç Pakça ise gerçekten unutulmaz bir karakter. Yosiu Mizrahi sanki bu karakter için oyuncu olmuş. Filmin ikinci yarısında, Azeri Sovyet asker olarak devreye giren Zafer Algöz ise açıkçası finale doğru filmin ritmini yükseltiyor. Tıpkı Tarantino´nun sevdiği filmleri, yönetmenleri yeniden hatırlatması gibi Yılmaz, kimi kıymetli ortak değerleri önceki filmlerinde olduğu gibi yine hatırlatıyor bize. Bu sefer hatırlattıkları Barış Manço ile İzzet Altınmeşe. Bu ikiliyle ilgili bölümler açık ara filmin unutulmazları. Yani Ali Baba ve 7 Cüceler Yılmaz´ın özenli popüler komedi filmlerinden biri. Yılmaz bu filmde hem sinemasal zekasını hem de o mizahi zekasını çok iyi harmanlıyor. Komedisi yerinde eğlencesi leziz, seyirlik keyfi de yüksek... Kaçırmayın deriz!´