AYVALIK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ'NDE PETRA/PETER VON KANT GECESİ
Seyir Derneği tarafından düzenlenen Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin beşinci günü, film gösterimleri, söyleşiler ve panelle geride kaldı. Festivalin İlk Filmler seçkisinden 1976 ve Medusa Deluxe; kısa filmlerden Stiletto, Belki Bir Gün Gideriz, Rüzgâr İçinde, Lekesiz, Sıradan Bir Gün ve Susam; Türkiye’den Filmler bölümünden Zuhal ve Kerr; Bu Dünyanın Çocukları adlı bölümden Bebek Servisi ve Kurtarıcı; uluslararası seçkiden ise Hallelujah: Leonard Cohen, A Journey, A Song adlı yapımlar 20 Eylül Salı günü sinemaseverlerle buluştu. Festival programı kapsamında Aslı Ildır, Fatih Özgüven ve Tayfun Pirselimoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı “Şu Anlaşılmazlık Meselesi: Bir Filmi Anlamamak” başlıklı panel de yoğun ilgiyle karşılandı.
Festivalin kısa film seçkisi kapsamında beş film gösterildi. Can Merdan Doğan’ın yazıp yönettiği, başrollerinde Nihal Yalçın ve Murat Kılıç’ın yer aldığı ilk kısa filmi Stiletto, Türkay Döşkaya yönetmenliğindeki Rüzgâr İçinde, İnan Erbil'in yönettiği Belki Bir Gün Gideriz, Ali Ercivan’ın ilk kısa filmi Lekesiz, Arda Gökçe’nin yalnızlık, yabancılaşma ve iletişimsizlik kavramlarını irdeleyen ilk kısa filmi Sıradan Bir Gün.
Türkiye’den Filmler bölümünde Zuhal ve Kerr, festivalin beşinci gününde izleyiciyle buluştu. Nazlı Elif Durlu’nun kara komedi türündeki ilk uzun metraj filmi Zuhal, başarılı bir avukat olan ve İstanbul’un merkezinde yalnız yaşayan Zuhal adlı bir kadının evinin derinlerinden gelen bir kedi sesinin peşinde çıktığı çaresiz arayışı ve o güne dek yüzlerini bile görmediği komşularıyla yaşadığı absürt karşılaşmaları konu alıyor.
Tayfun Pirselimoğlu’nun aynı adlı kendi romanından uyarladığı, Erdem Şenocak’ın başrolünü üstlendiği Kerr, babasının cenazesi için geldiği kasabada bir cinayete tanık olunca sıkışıp kalan bir adamın hikâyesini anlatıyor. Varşova Film Festivali’nde ilk kez izleyiciyle buluşan film 58. Antalya Film Festivali’nden En İyi Yönetmen, FİLM-YÖN En İyi Yönetmen ve En İyi Müzik ödüllerini; 41. İstanbul Film Festivali’nde ise En İyi Yönetmen ve En İyi Sanat Yönetmeni ödüllerini kazandı.
Yönetmen Tayfun Pirselimoğlu, yapımcı Vildan Erşen, oyuncular Erdem Şenocak, Rıza Akın ve görüntü yönetmeni Andreas Sinanos filmden sonra sinemaseverlerle bir araya gelerek soruları yanıtladı.
Bu Dünyanın Çocukları başlıklı bölüm kapsamında Bebek Servisi ve Kurtarıcı adlı filmleri gösterildi. Shoplifters, Like Father Like Son, After Life filmleriyle tanınan Kore-Eda Hirokazu’nun Bebek Servisi (Broker) filmi, genç yaşta ebeveyn olan ergenlerin evlatlık bebek ticaretine bulaşmalarını konu alıyor. Filmin başrol oyuncusu Oscar ödüllü Parasite filminin yıldızı Song Kang-Ho, filmdeki rolüyle Cannes’da En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Louis Garrel imzalı kara komedi Kurtarıcı (Crusade) ise, gizemli projelerini finanse etmek için işbirliği yapan yüzlerce çocuğun hikâyesini anlatıyor. Dünyanın farklı yerlerindeki bu çocukların projelerinin hedefi ise gezegeni kurtarmak... Yaratıcı drama eğitmeni Elif Özsoğuk, film gösterimi sonrasında çocuklar için bir atölye çalışması gerçekleştirdi.
Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin başta Cannes Film Festivali’nde izleyiciyle ilk kez buluşan filmler olmak üzere yılın iddialı yapımlarının yer aldığı Uluslararası seçkisinden ise Hallelujah: Leonard Cohen, A Journey, A Song filminin gösterimi gerçekleşti. Dan Geller ve Dayna Goldfine imzalı Hallelujah: Leonard Cohen, A Journey, A Song; Cohen’in bu çok cover’lanan şarkısının plak şirketi tarafından reddedildikten sonra liste başı bir hit’e dönüşmesinin yolculuğunu anlatıyor. Bu yolculuğa Cohen'in kişisel defterleri, dergileri ve fotoğrafları, performans görüntüleri ve son derece nadir ses kayıtları ve röportajlar eşlik ediyor.
Son olarak Aslı Ildır, Fatih Özgüven ve Tayfun Pirselimoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı “Şu Anlaşılmazlık Meselesi: Bir Filmi Anlamamak” paneli Ayvalık Sanat Kültür ve Eğitim Vakfı’nda ilgiyle takip edildi. Pirselimoğlu “Filmlere yönetmen olarak bakıyorum. Bu yazarların anlatımlarından farklı olabiliyor. Filme baktığımda olasılıkları görüyorum. Birçok kişinin iyi dediği filmde kaçırılmış ihtimalleri görebiliyorum” diye görüşünü iletti. Disiplinler arası karakter konusu hakkında “Beni yazar olarak bilenler yönetmenliğimi bilmiyor. Yönetmenliğimi bilenlerse yazarlığımı bilmiyor genellikle. Ama kendi dünyam içerisinde bunlar birbirini tamamlıyor tabii” şeklinde belirtti. Filmlerinin anlaşılmadığının düşünülmesiyle ilgili ise “Yaptığım şey anlaşılamaz, anlaşılır hâle getireyim, demeyi sıkıntılı buluyorum. Seyircinin anlaması için özel bir çaba göstererek yazmıyorum” diye belirtti. Fatih Özgüven film eleştiri yazılarının anlaşılmaması üzerine
“Bunu bir iltifat kabul ediyorum. Aklım sinema üzerine yazarken hem sinema hem edebiyata gidiyor. Bu şekilde anlatmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı. Sinema yazılarını okumak üzerine ise Özgüven, “Yazarların sinema yazılarını severek okurum. Ama filmden önce sinema yazısı okumam. İzledikten sonra sevdiğim yazarların film hakkında yazdıklarını merak ederim” düşüncesini belirtti.
FESTİVALDE BUGÜN (21 EYLÜL ÇARŞAMBA)
21 Eylül Salı günü Ayvalık Belediyesi Vural Sineması Nejat Uygur Sahnesi’nde 12.00 seansında bu yıl Cannes Film Festivali’nde Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde gösterilen, Erige Sehiri imzalı İncir Ağaçlarının Altında (Under the Fig Trees); 14.30 seansında Fransız Claire’in zorlu yolculuğunu anlatan ilk film “Yaban; 16.30 seansında Cem Demirer’in ilk uzun metraj filmi Mendirek; 19.00 bu yıl Berlin Uluslararası Film Festivali’nin açılışında gösterilen Peter von Kant ve 21.30 seansında 1972 yapımı Rainer Werner Fassbinder imzalı Petra Von Kant’ın Acı Gözyaşları (The Bitter Tears of Petra von Kant) filmi izleyiciyle buluşacak.
Ayvalık Belediyesi Büyük Park Amfitiyatro’da 20.00 seansında Oslo’da geçen bir narsizm hikâyesini anlatan İlgi Manyağı (Sick Of Myself) adlı filmi ve 22.30 seansında Claire Denis’nin, Denis Johnson’ın aynı adlı romanından uyarlanan Öğle Güneşinde Yıldızlar (The Stars at Noon) gösterilecek.