12 yıl önce, Türkiye sinemasında ataerkil mitlerin, cinsiyetçi kalıpların yeniden üretilip temsil edilmesine ve bu ayrımcılığın normal kılınmasına, kadınlara dair alanların daraltılmasına karşı bir eylem olarak ortaya çıkan Altın Bamya Akademisi, her yıl, biten yılda vizyona giren filmleri feminist bakışla inceleyerek Altın Bamya ile "ödüllendiriyor." Altın Bamya Akademisi bu yıl, yeryüzünü saran pandemi filmlerin yapılmasına, yapılanların sinemalarda izleyiciyle buluşmasına izin vermediği için, Festival gibi ödülü de dijitale taşıdı. 2020 yılının Altın Bamya'ları dijital platformlardaki yapımlara verildi.
13. Altın Bamya Dijital Film Ödülü 'nü kadın kimliğinin kurucu ve eril tanrısal iktidarı yıkıcı mitosu Lilith"i ehlileştirerek sıradan melodramatik kadın figürüne dönüştürdüğü, değersizleştirdiği için 9 Kere Leyla filmi aldı.
13. Altın Bamya Dijital Dizi Ödülü, iki Netflix yapımı tarafından paylaşıldı; Fantastik olay örgüsünde yine parayı, bilgiyi erkeklere münasip görüp kadınları doğurma-doğurmama ikilemine kapatan, "masum-küstah-fettan"larla yetinmeyip hayal-hayalet, deli-cinli-perili kadın kalıplarını da ihmal etmeyen Atiye ve memleketin, hatta dünyanın, bilumum meselelerini başörtülü gündelikçi ile laik(çi) terapist kadınların, solcu ve dindar Kürt kız kardeşlerin çekişmesine indirgeyerek kadınları "velev ki sembol"leştiren Bir Başkadır.
Altın Bamya Akademisi, Dijital Altın Bamya'da dizi dalında Jüri Özel Ödülü 'nü ise cinsiyetçi kadın-erkek klişelerini absürt komedisiyle temcit pilavı gibi biteviye yeniden üreten Blu TV yapımı Aynen Aynen’e verdi. .
13. Altın Bamya Ödülleri'nde Tek Taşlı Bamyalar eşitliğin olmadığı yerde sinema da şifa bulamayacağı için, İstanbul Sözleşmesi'nin feshinde emeği geçenlere gitti.
Sinemada ve her alanda cinsiyetçiliğin sona ermesini dileyen Altın Bamya Akademisi, İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmeyeceğini belirterek, 13. Altın Bamya Ödülleri ve 19. Filmmor Kadın Filmleri Festivali şu 3 dilekle bitirdi:
"Gelecek yıl Altın Bamya Ödülü verecek film, yapım bulamamak; üretilen filmlerin festivale sığmaması ve başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere, eşitliği sağlayarak, ayrımcılığa uğrayan herkesi koruyacak sözleşmelerimiz olması."
Festivalin sonunda da gökten üç elma düşüyor. Biri yeryüzüne şifa olan, arayanlara, diğeri eşitlik diyen-dileyenlere, sonuncusu da Filmmor Kadın Filmleri Festivali ve kadınların sinemasını var edenlere…
|