Bazı şarkıların birçok hayatı oluyor. İlk dinlediği günden sonra neler yaşıyor, neler. Elden ele aktarılıyor, yorumlandıkça değişiyor, müziksever de çoğu zaman ‘coverlaştığını’ bilmeden yeni şarkıymış gibi seviyor, benimsiyor. Never Can Say Goodbye da bunlardan biri. Gloria Gaynor’ın 1975 tarihli şarkısı diye biliniyor ama, yaşı daha büyük.
Final günü geliyor ve Ajda Pekkan ile grubu ikinci sırada sahneye çıkıyor. Grupta Arto Tunç dümbelek çalarken, aralarında Lale Özdemiroğlu’nun da (Lale Mansur) bulunduğu üçlü, arkada dans edip vokal yapıyor. Pekkan mavi elbisesi, koyu saçlarıyla gayet zarif ama, orkestra vasat kalınca pek parlak performans sergileyemiyor. Puanlamaya geçiliyor. Avusturya’dan 3 puan, Fas’tan en yüksek puan 12, İtalya’dan 8 puan toplayabilen Türkiye, 20 ülkeli yarışmada 15.’liği alıyor.
Yıl 1979; Avustralyalı üçlü Bee Gees, Cumartesi Gecesi Ateşi filminin müziğiyle tam anlamıyla zirvede. Avustralya, Kanada, İngiltere, Almanya, İsveç gibi 30 ülkede liste başı olmuşlar. 24 hafta ‘1 numara’da kaldıkları yerler de var. Bu dalda aranan isimlerden artık Bee Gees. Oysa sadece bir yıl öncesinde film müziğiyle ilgili büyük sorunlar yaşamışlar. Şöyle ki; istek üzere Sgt. Pepper’s Lonely Hearts Club Band filmine müzik hazırlamaya başlıyorlar. Too Much Heaven adını verdikleri baladı yazıyorlar. Ancak, filmi izleyince, fikir değiştirip şarkıyı çekiyorlar. Kötü prodüksiyon içinde kaybolup gitmesini istemiyorlar…
70’ler yerli pop dünyasının renkli isimlerinden Serpil Barlas (Serpil Polat) çok genç yaşlardan itibaren sanat dünyasının içinde. Annesi Türk sanat Müziği solistlerinden Aysel İpar. Çocukken tiyatro oyunlarında rol aldıktan sonra çok genç yaşta müziği seçiyor ve Nilüfer’in birinci olduğu ‘Altın Ses Yarışması’nda La Maritza şarkısıyla üçüncülüğü kazanıyor. 1973’te Erdal Güler’le evlenerek yurtdışına çıkıyor. İran, Beyrut, Lübnan, ABD gibi ülkelerde gece kulüplerinde orkestranın önünde ‘Türk Kızı Yakut’ adıyla çalışıyor.
Di Capri, 1961’de model Roberta Stoppa ile evleniyor. 1963’te sözleri Paolo Lepore’ye, bestesi Luigi Naddeo’ya ait ‘Lo Sai’ (Biliyorsun) diye bir şarkı geliyor di Capri’ye. Capri Boys’un yanında Gino Mazocchi’nin büyük orkestrası işliğinde kayıtlara girerken son anda fikir değiştirerek, şarkının sözlerine, eşinin adı Roberta’yı ekliyor. İsmi de Roberta koyulan 45’lik, B yüzündeki Nustalgia’nın desteğiyle adeta patlıyor ve döneminin en sevilenlerinden oluyor.
Her şey yolunda gidiyor ve hem kendi, hem de sesi güzel bu genç kız Sen Olsan Yeter/ Hoş Geldin Bahar 45’liğiyle profesyonel müziğe adım atıyor. Yıl 1975 ve TRT ilk kez Eurovision Şarkı Yarışması’na katılmaya hazırlanıyor. Heyecan büyük. Deneyimli besteci Selmi Andak, Eurovision Türkiye elemelerine Yeliz’in seslendirdiği Hayalimdeki Adam’ı gönderiyor. Finale kalıyorlar ve ortak birinciler Semiha Yankı ile Cici Kızlar’ın ardından ikinciliği alıyorlar…
13 Temmuz 1985; Londra Wembley Stadyumu’nda Afrika’da yardıma gereksinimi olan insanlar için dev konser var. 72 bin kişi biletli. 18.00’e birkaç dakika kala Dire Straits sahneye çıkıyor; yanlarında Sting de var. Dünya çapında 1.9 milyar insan izliyor onları. Daha önce U2 çalmış; sıradaki de Queen. Money For Nothing’i Sting’le birlikte söylüyorlar; sonra da Sultans of Swing’i. Tarihe geçecek performans…
50 yıldır Ajda Pekkan ülkede modern kadının vitrin ismi. Dış görünüşüyle olduğu kadar müziğiyle de Batının bizdeki izdüşümü. Yarım yüzyılı aşan kariyerinde Pekkan’ın sevilmeyen şarkısı az. Çünkü, albümleri o yılın dünya çapında en sevilenlerinin bir araya getirildiği ‘greatest hits’ havasında.Telif filan umursanmadığından yapılacak tek iş, yabancı hit parçaları herkesten önce fark ederek en kısa sürede Türkçe sözlerle plağa okumak.
Yıl 1967; Cenovalı gençler Franco Gatti, Angela Brambati, Angelo Sotgiu ile Marina Occhiena dörtlü vokal grubu formatında yola çıkıyor. Zamanın ünlü şarkıcılarından Franco Califano koyuyor isimlerini; ‘Ruhunuz zengin, ama cebiniz boş sizin’ diyerek adlarını Ricchi e Poveri (Zenginler ve Yoksullar) yapıyor… 1978’de Eurovision’da İtalya için sahneye çıkıp, Questo Amore şarkısıyla 15. oluyorlar. Uluslararası ün ve para kazanmak için Eurovision Şarkı Yarışması, Ricchie e Poveri’ye yardımcı olmuyor ne yazık ki. Daha farklı şeyler gerekiyor.
Yeni ismiyle MFÖ, ‘The Best of MFÖ’ ve ‘Geldiler’ albümleriyle bir nebze fabrika ayarlarına dönerken, ıskalanmış birkaç parça da nihayet keşfedilip itibar görmeye başlıyor; Yalnızlar Garı gibi. Mazhar Alanson, sözlerini yaklaşık on yıllık zaman diliminde tamamladığı şarkının düzenlemesi için Mazhar Olmak kitabında şu bilgileri aktarıyor: ‘Düzenlemesini Yamaha oyuncak bir klavye ile yaptım. İlk versiyonunda Fuat’ın orta solosunun modern olması için uğraşmıştım. Murphy (Peter) bunu beğenip Fuat’ı Londra’ya bir kayda çağırdı. Erkan Oğur’un da sonunda attığı oryantal solo harikadır…’
Sting ilk solo albümü Dream of the Blue Turtles’ı çıkartıyor ve yapıtın adını, rüyasındaki rengarenk bahçeden esinlenerek koyduğunu söylüyor. Rock, caz, soul arasında gidip gelen albümde, senfoni orkestrası eşliğinde kaydedilmiş Russians şarkısı hemen dikkat çekiyor. ABD ile Sovyetler Birliği’nin ‘soğuk savaş’ı körüklediği günlerde Sting’den böyle barışçıl bir şarkı gelmesi şaşırtıyor. 1985’te Mikhail Gorboçov, Sovyetler’de başa geçiyor ve ‘perestroyka’yı başlatarak dünyaya barış mesajları veriyor. Birkaç yıl sonra da Berlin Duvarı yıkılıyor.
Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra 1964’te Paris’e gidiyor Timur Selçuk ve Ecole Normal de Musique’de piyano, kompozisyon, orkestra şefliği okumaya başlıyor. Günleri tamamen müzikle şekillenirken yanında getirdiği kitaplardaki şiirleri bestelemeye çalışıyor. Kitaplar Faruk Nafiz Çamlıbel ile Ümit Yaşar Oğuzcan’ın. İkisi de babasının arkadaşı. Çamlıbel’in Sen Nerdesin?’i de bu şiirlerden…
Müzik eleştirmenlerinin çoğuna göre Seksenler’in 1 numaralı şarkısı. Nedeni çeşitli; ama en çarpıcı olanı, o güne dek örtülü ırkçılık yapmış MTV’nin ilk kez beyaz olmayan birinin videoklibini yayınlamak zorunda kalması. Billie Jean, Thriller albümünün ikinci teklisi (İlki Paul McCartney ile düet The Girl is Mine). 20 Ocak 1983’te 45’lik olarak yayınlanıyor ve 11 milyondan fazla satarak bütün zamanların rekorunu eline geçiriyor.
Üniversite gençliğinden ve ‘okumuş’ kesimden ilgi gören Bir Yaz Daha Bitiyor, gitarlı, mandolinli ‘Akdeniz soundu’ denen türün o dönemde satabileceği en iyi tiraja ulaşmıştı. Başarıdaki en büyük pay birçoğuna göre Sen Benim Şarkılarımsın parçasındaydı. Amca İlhan Şeşen ile yeğenler Gökhan ve Burhan Şeşen inandıkları müzikten ödün vermeden, sabırla ilerleyerek, Levent Kırca’nın izlenme rekorları kıran TV dizisi ‘Olacak O Kadar’ın müziklerini yazıp ilk bölümlerde oyuncu olarak da ekranda gözükme operasyonuna doğru büyük bir adım daha atmıştı…
Tek şarkıyla ünlü olanlardan Mauricio Alberto Kaisermann. Brezilya’da San Paolo’da dünyaya geliyor. Müziğe ilgisi var. Mahalledeki birkaç gruba katıldıktan sonra tek başına yola devam kararı alıyor ve besteler yazmaya başlıyor. Yapıtlarıyla dikkat çekiyor ve Brezilya pazarı için ilk albümünü 1975’te yapıyor. Parçalar vasat ama bir tanesi var ki yürekleri dağlıyor adeta. Adı Dime ve bir bolero.
Ümit Besen konunun taverna ayağının kralı. Adana lokallerinde onu dinleyen ‘taçsız kral’ Metin Oktay’ın tavsiyesiyle Tarabya piyasasına sıçrayan Ümit Besen, çok sevilen besteleriyle rakiplerinden birkaç adım öne çıkıyor. Ümit Besen’in şöhrete ulaşması 1980’de yayınladığı ilk albümü Şikayetim Var’daki Tahta Masa şarkısıyla oluyor.
Sıra sözlere gelince, tarihin en ünlü bombardıman uçağı B-29’u, diğer adıyla Enola Gay’i hatırlıyor; hani şu 6 Ağustos 1945’te Hiroşima’ya atom bombasını bırakıp 2. Dünya Savaşı’nı sonlandıran uçak. Kütüphaneye kapanıp bilgi topluyor ve sözleri yazıyor. Etrafındakilere dinletiyor şarkıyı. Hepsi, 100 binden fazla insanı öldüren uçaktan pop şarkısı olur mu deyip karşı çıkıyor.
Grubun 1989 tarihli ikinci albümü Uçtu Uçtu büyük başarı kazanıyor. Albümde lokomotif işlevi gören Acil Demokrasi şarkısının adı kasetin kapağında Uçtu Uçtu’nun yanına yazılıyor. Kapakta Bedri Baykam’ın resmi var. Bulutsuzluk Özlemi, 9 Eylül 1989 tarihli ‘İnsan Hakları Yarın Değil Hemen Şimdi’ konserinde Acil Demokrasi’yi iki kez söyledikten sonra ortalık yıkılınca cesaretlenip ikinci kasetin hazırlıklarını hızlandırıyor ve aynı yılın Ekim ayında Uçtu Uçtu çıkıyor.
Beatles'ın en sevilen şarkılarından Hey Jude, önce grubun White Album uzunçaları için Paul McCartney tarafından yazılıyor ama sonra fikir değişiyor ve 26 Ağustos 1968’de 45’lik olarak çıkıyor. 45’liklerin üç dakikayı aşmadığı dönemde 7 dakika 11 saniyelik uzunluğuyla tarihe geçiyor.
Burada aynı yılın sonbaharında farklı kapakla basılıyor Ada; Attila Özdemiroğlu’nun yeni şirketi ART’ın ilk plağı olarak. Livaneli’nin önceki albümlerine pek benzemiyor Ada. Bağlama yok, türkü yok. Albümdeki çoğu gitarla yapılmış bestelerden Gözlerin bir adım öne çıkıyor ve şairlerin sevilen yapıtlarına yazılmış melodiler arasında Livaneli imzalı aşk şarkısı olarak çok seviliyor. Livaneli, Gözlerin’le ilgili bilgi verirken, daha önce Stockholm’de Yılanı Öldürseler filmi için yazdığı ezginin üzerine Paris’te sözleri oturttuğunu, beste üzerine söz eklemenin çok daha zor olduğunu, gitarla bu işi başardığını anlatıyor.
Müzik listelerinde Melike Şahin 'Canın Beni Çekti'yle birinci, Zeynep Bastık 'Destan'la ikinci, Dedüblüman 'Sana Güvenmiyorum'la üçüncü oldu.
Türkiye´nin büyük kentlerinde yayında olan radyo kanallarının geniş listesi
Mazhar Fuat Özkan'ın "En İyiler Akustik, Vol. 1" yayınlandı. Özkan Uğur'un vefatından önce kaydedilen albüm, grubun en sevilen şarkılarının akustik versiyonlarını içeriyor. Poll Production tarafından yapılan açıklamaya göre, üçlünün unutulmaz şarkılarının akustik versiyonları "MFÖ En İyiler Akustik, Vol. 1" albümünde toplandı. Albüm, Poll Production by Polat Yağcı etiketiyle dijital platformlarda ve Poll Production YouTube kanalında yayına girdi. Albüm, Mazhar Fuat Özkan'ın ilk akustik albümü olma özelliğini taşıyor.
Ceyl'an Ertem yapımcılığını da üstlendiği, iki kısım halinde yayınlanacak kendi albümü “Sana Rağmen”in ilk bölümünü yayınlamaya hazırlanıyor. Ceyl'an Ertem’in yapıtlarının yanında Mabel Matiz, Cihan Mürtezaoğlu, Ediz Hafızoğlu, Duygu Soylu, Sena Şener, Sezen Aksu (üç yeni şarkısı) çalışmalarını da içerecek albüm ilk bölümü 10 şarkıdan oluşacak.
2021 yılında kaydedilen ve İlham Gencer'in modern stüdyo ortamında gerçekleştirilen ilk albümü olma özelliği taşıyan The Legend B.I.G. İlham Gencer'in 100. Doğum Yılına Özel plak formatında yayınlandı. A.K. Müzik etiketiyle satışa çıkan 'The Legend B.I.G.' İlham Gencer'in, 2022 yılında yaşamını yitirmiş caz şarkıcısı kızı Ayşe Gencer ile yaptığı iki düet ile hem duygusal hem müzikal açıdan çok özel albüm.
Ancak, şarkının gerçekten güzel olduğuna ve daha büyük bir başarıyı hak ettiğine inanan iki kişi çıkıyor ortaya: Birincisi, 1990 yapımı Vahşi Duygular/ Wild at Heart filminde Wicked Game’in enstrümental halini kullanan yönetmen David Lynch. Diğeri ise Atlanta'nın en önemli Top 40 radyo istasyonu Power 99’nın müzik direktörü Lee Chesnut. ‘Wild at Heart’ü üçüncü kez izlemiştim. Her seferinde filmdeki bu hipnotik enstrümantal şarkı beni daha da heyecanlandırıyordu. Albüm versiyonunda Chris Isaak'ın inanılmaz güzel sesinin olduğunu keşfedince gerçekten şaşırdım. Program yönetmenimize, 'Bunu iki gün radyoda yayınlayalım, bakalım ne olacak' dedim. Power 99 şarkıyı ilk kez çaldığında, istasyonun telefonları kilitlendi.’
Yerli müzikte Destan ile Zeynep Bastık birinci, Reynmen 'Çatma Yarim'le ikinci, Ebru Gündeş 'Duygularım'la üçüncü oldu.
Rock ve müzik tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Genç yaşına karşın uzun yıllardır rap müzikle uğraşan ´sinemamuzik.com´ okuru Emre Onaran sitemiz için rap şarkı yazdı. Yapıtını arkadaşı Uygar´la (Ragyu) birlikte seslendiren Emre Onaran´ın (Sürgün) videosu fotoğrafı tıklayınca:
TRT İstanbul Radyosu ses sanatçısı Ayşen Birgör, gökteki yıldızlar misali ışıl ışıl şarkıları bugün 19.00'da TRT Müzik'te ekranlara gelecek Yıldızlar Altında programında seslendiriyor.
Naz Koçaş, best of'unu Stig'in şarkılarından yaptı:
İsmi Açık Hava Tiyatrosu; halkın ağzında Harbiye Açıkhava; kartvizitinde ise ‘Türkiye’nin Müzik Mabedi’ yazılı. Hem ülke, hem dünya kültür tarihinde bir Royal Albert Hall, Madison Square Garden, Olympia kadar önemli ve değerli bir amfitiyatro. Kent mimarisi için de önemli merkez. Batılı örneklerine benzer şekilde bir eğlence vadisinin ortasında bulunuyor. En üstte Hilton, biraz altında, günümüzde adı İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı olmuş meşhur Spor ve Sergi Sarayı, Açıkhava Tiyatrosu, Küçük Çiftlik Park lunaparkı ve ismi sürekli değişen stadyum…